Douglas Niles Röportajı

Douglas Niles, hem yazdığı oyunlarla hem de romanlarıyla tanınan bir yazar. Oyun tasarımcılığına TSR’a girdikten kısa süre başladı. Kısa sürelerde çok satan ve çok ses getiren oyun box setleri ve adventure modülleri yazmasıyla ünlüdür. Yazdığı pek çok Dungeons & Dragons modülü sonradan yaratılacak evrenlere (özellikle Unutulmuş Diyarlar ve Greyhawk) temel oluşturmuştur. Ejderha Mızrağı oyunlarında Flint Fireforge olarak yer almıştır. Dungeons & Dragons haricinde başka şirketler için yarattığı çok sayıda oyun tasarımı bulunmaktadır. Amerika’nın politikalarını sert bir dille eleştiren oyun maceraları ve kitapları ile pek çok yazım türünde kendini gösteren bir ustadır.

Biz de bu üstadı sorularımızla kenara sıkıştırdık, bakalım ne cevaplar verdi?

Sencer Coşkun: Gerçekten çok klasik bir soru olacak ancak röportajların olmazsa olmaz başlangıcını sormak istiyorum, yazmaya nasıl başladınız?

Douglas Niles: 12 yaşındayken eğlence için hikayeler yazardım. Ama özellikle bir tanesini hala hatırlıyorum. Kısa ve üzücü bir hikayeydi; ay ışığı altında, trafik kazasında ölen anne babasının mezarına bakan bir çocuğu anlatıyordu. Öğretmenimin hikayemi sessizce okumasını izledim. Bir mendil aldı gözlerindeki yaşları sildi ve o an kelimelerimin ona o duyguları yaşattığını farkettim. Benim için gerçek bir başarı duygusuydu.

Sencer Coşkun: İlk kez TSR ile karşılaşmanız nasıl gerçekleşti? TSR ile çalışmaya başladığınızda eski mesleğiniz olan öğretmenliği bıraktınız mı?

Douglas Niles: Halk dili dersimin öğrencilerinden biri Gary Gygax’in kızı Heidi’ydi. Bana D&D’den bahsetti ve oyunun bir kitabını verdi. Oyuna anında bağlanmıştım ve kısa süre içinde DM (dungeon master) olmuştum. Neredeyse her hafta sonu arkadaşlarımla oynuyordum. İki yıllık oyundan sonra, TSR’ın oyun tasarımcıları işe aldığını duydum ve şansımı denemeye karar verdik. Ve kabul edildim!

Sencer Coşkun: Çok eğlenceli ve uzun soluklu adventure modülleri yarattınız. İlk yazdığınız zamanlar ortada modern fantezi adına çok fazla eser yoktu (Tolkien hariç). Bundan dolayı maceralarınızı yazarken hayalgücü adına bir eksiklik çektiniz mi? Şimdi geriye dönüp baktığınızda “şimdiki bilgim ve mizahım olsa daha güzel şeyler ortaya çıkarabilirdim” dediğiniz oldu mu?

Douglas Niles:Aslına bakarsan yazmaya başlamadan önce pek çok ilham kaynağım oldu. Tabii ki en önemlisi Tolkien’in üçlemesi, Lloyd Alexander’dan Chronicles of Prydain (Prydain Günlükleri), Edgar Rice Burroughs, Conan vs.

Sencer Coşkun: Romanlarınızı yazarken Campaign Settings’lere (oyun kurallarına) bağlı olmak size hiç engel oldu mu? Bazı durumlarda yazarların yazılarını kısıtlayan bir engel olarak duruyor.

Douglas Niles: Kurallarının yaratılmasında çalıştığım bir dünyada roman yazdığımda (Ejderha Mızrağı, Moonshae Adaları -Unutulmuş diyarlar-) engelden ziyade o dünyayı anlamama yardımcı olduğunu söyleyebilirim. Ama kurallarının yaratılmasına dahil olmadığım bir dünyada yazıyorsam çok fazla araştırma yapmam gerekiyor ve bazen bu engelleyici olayabiliyor.

Sencer Coşkun: Ülkemizde fantezi edebiyatı giderek daha geniş kitlelere ulaşıyor. Elinden kitaplarını düşürmeyen, okumadıkları zaman da hemen kalem alıp kendi maceralarını ve romanlarını yazan çok sayıda hayranlarınız var. Onlara bu alanda başarılı olabilmeleri için ne önerirsiniz?

Douglas Niles: Kısa hikayeler yazarak başlayın, roman değil! Kendi yarattığınız tek bir evrende geçen birden fazla hikaye yazın, böylece her yazınızla birlikte kendi evreninizi detaylandırabilirsiniz. Değer verdiğiniz insanlara hikayelerinizi gösterin (aileniz, öğretmenleriniz, başka yazarlar, oyun arkadaşları) ve söyleyecekleri her şeyi DİNLEYİN! Eğer hoşlanmadıkları bir yeri belirtirlerse veya eleştirirlerse sakın alınmayın; o eleştirileri daha iyi bir yazar olmak için kullanın.

Sencer Coşkun: Diğer meslektaşlarınız bir yana D&D’nin gerçekleştirdiği hemen her şeyde bir “ilk” olarak adınız geçiyor. Ben ilk olarak ülkemizde en çok sevilen evrenlerden Ejderha Mızrağı’nı sormak istiyorum. Sizin de yazdığınız romanlardan (ve her biri benim için çok değerlidir) Puppet King (Kukla Kral), Last Thane (Sonuncu Şef), Icewall Trilogy (Buzduvarı Üçlemesi), Fistantandilus Reborn (Fistandantilus, Yeniden Doğuş), Kinslayer Wars (Soykıyımı Savaşları) Türkçe’ye çevrilmiş durumda. Böyle bir şeyin parçası olmak nasıl bir duygu? Bu evrenin bu kadar popüler olabileceğini düşünmüşmüydünüz?

Douglas Niles: Ejderha Mızrağı’nın bu kadar ünlü ve popüler olabileceğini hiç düşünmemiştim. Tracy Hickman ile birlikte evrenin oyun tasarımı kısmı üzerinde çalıştık; ve Margaret ve o birlikte roman yazmaya başladığında çok mutlu olmuştum.

Sencer Coşkun: Ejderha Mızrağı kahramanlarından kendinize benzettiğiniz ya da özendiğiniz bir karakter var mı?

Douglas Niles: Flint Fireforge her zaman favorim olmuştur. GenCon gibi buluşmalarda ben ve ekibim Ejderha Mızrağı karakterlerini canlandırırdık ve Flint’i hep ben oynardım.

Sencer Coşkun: Ejderha Mızrağı maalesef kapandı. Biz mızrak sevenleride epey üzdü. Siz bu durumu nasıl karşıladınız? Sizce WotC yanlış bir karar mı verdi?

Douglas Niles: Wizard of the Coast şirketinin sahibi olan HASBRO bu kararı verdi. ÇOK büyük hayal kırıklığına uğradım ve evet, bence bu büyük bir hataydı.

Sencer Coşkun: Umarım sizi sıkıntıya sokacak bir soru olmaz ancak merak ediyoruz; elinizde şu anda imkan olsa Ejderha Mızrağı’nı geri getirmek ister miydiniz? Hem FRP hem de edebi anlamda.

Douglas Niles: Tekrar Ejderha Mızrağı kitapları yazmak isterdim. Oyunun tekrar dirildiğini görmek isterdim ancak bu başkasının yapacaği bir iş –15 yıldan uzun süredir oyun tasarımcılığı yapmıyorum-

Sencer Coşkun: Ve gelelim Unutulmuş Diyarlar’a. Belki çok kişi bilmiyordur, siz Unutulmuş Diyarlar’da geçen ilk roman olan Darkwalkers on Moonshae’yi yazdınız. Yepyeni ve hiç denenmemiş bir dünyada ilk yazan olmak nasıl bir duyguydu? Size zorluk çıkardığı veya hayalgücünüzü zorladığı oldu mu?

Douglas Niles: Unutulmuş Diyarlar’ın ilk kitaplarını yazmak çok büyük bir ayrıcalıktı. Üç tane üçleme yazdım. İki tanesi Moonshae adası ile ilgili ve bir tanesi Maztica ile ilgili. (Maztica Amerika-Unutulmuş Diyarlar karışımı bir oyun sistemidir. Meksika’daki mağaralardan Karanlıkaltı’na geçiş portalları bulunmaktadır). Her durumdada oyun tasarımını istediğim gibi yapabilme ayrıcalığına sahiptim. Moonshae yazarken Prydain ve Kral Arthur’un efsanelerinden bolca ilham aldım.

Sencer Coşkun: Unutulmuş Diyarlar şu an Wizards of the Coast’un odak noktası durumunda. Ülkemizde de çok fazla kitabı çevrilmiş bulunmakta (R.A. Salvatore, Ed Greenwood, Elaine Cunnigham, Troy Denning, Richard Baker, Thomas M. Reid, Paul Kemp, Richard Byers, Lisa Smedman ve Philip Athans). Siz, diyarların gidişatını nasıl buluyorsunuz?

Douglas Niles: Unutulmuş Diyarlar’ın böyle bir başarı elde etmesinden dolayı çok mutluyum. Herkes tarafından Krynn’e göre daha geniş bir dünya olarak görüldü. Ejderha Mızrağı oyundan ziyade hikaye temelliydi, Unutulmuş Diyarlar ise ağırlıklı olarak oyun.

Sencer Coşkun: Tekrar Diyarlar’da yazmak gibi bir isteğiniz var mı?

Douglas Niles: Yazmaktan memnun olurdum, gerçi oradaki son gelişmelerden hiç haberim yok.

Sencer Coşkun: Önümüzdeki yıllarda D&D Next oyun sistemi ve buna bağlı olarak büyük değişikliklere maruz kalacak bir Unutulmuş Diyarlar bulacağız. Bunu da ilk elden The Sundering serisinden öğrenicez gibi duruyor. Bize Sundering ve yeni Diyarlar hakkında tüyolar verebilir misiniz?

Douglas Niles: Maalesef veremem, zaten ne yaptıkları hakkında hiçbir fikrim yok.

Sencer Coşkun: Sadece D&D içerikli yazmadığınızı biliyoruz. Diğer kitaplarınız –örneğin War of the Worlds: New Millenium- yazdığınız tarzlardan çok farklıydı. Farklı bir dalda yazmak sizin için zor oluyor mu?

Douglas Niles: Farklı türlerde yazmayı seviyorum aslında. Sanırım benim yazı stilim macera bazlı, ancak bilimkurgu ve alternatif tarih türlerinde yazmak da güzel bir değişiklik oldu (Birkaç AltHist War of the Worlds hikayesi yazdım)

Sencer Coşkun: Son zamanlarda vaktinizi nasıl geçiriyorsunuz?

Douglas Niles: Eğitim dersleri için bazı şeyler yazıyorum. Aynı zamanda başkasının adına iki Alman/Amerikan’ın hayatlarını anlatan bir biyografi yazıyorum. İsmi ise WE WERE BERLINERS.

Sencer Coşkun: Son olarak Türkiye’deki hayranlarınıza, FRPNET takipçilerine, RPG oyuncularına ve fantezi edebiyatı okuyucularına söylemek istediğiniz birşeyler var mı?

Douglas Niles: İlginiz ve desteğiniz için minnettarım. Sorular için teşekkür ederim! Wizard of the Coast’a mail atın ve daha fazla EJDERHA MIZRAĞI yazmalarını söyleyin! ;-)

Douglas Niles’ın yazdığı kitapların tam listesine buradan ulaşabilirsiniz.

Röportaj: Sencer Coşkun