Uyuyan Mecha’yı Uyandırdınız! – Battletech İncelemesi
Kickstarter’da yakaladığı başarının ardından çıkış tarihinin iple çekildiği Battletech; sadece kendi dünyasının hayranlarının değil, tur-tabanlı strateji hayranlarının da uğraması gereken ilk duraklardan biri.
Battletech dünyasına ilk atılışım, Mech Warrior’un en sıcak zamanlarından biriydi. O dönemlerde piyasadaki Mecha temalı oyunları incelemeyi kendime görev edinmiştim. Yakın zamanda serverları kapatılmış olan Hawken, ardından Titanfall derken oyuncuyu bana en uygun oyunu bulmaya çalışıyordum. Oyuncusunu her alanda zorlayan, detaylarla dolu Mech Warrior son duraklarımdan biri olmuştu. Fakat bu detay daha düz aksiyon arayan beni, tatmin edememişti.
Mech Warrior dünyası, doyurucu bir çizgi çizse de oyuncuyu detaylara boğan özellikleriyle beni kendiden uzaklaştırmıştı. Yıllar yıllar sonra aynı evren geçen bir oyuna aşık olacağımı hiç düşünmemiştim. PlayStore üzerinden indirimli olarak satın alabileceğiniz oyunun incelemesine geçelim şimdi de.
Mech Savaşçıları’nın Dev Hikayeleri
Koskaca bir evrenin hikayesini anlatan Battletech, aslında bir masaüstü oyunu olarak hazırlanmıştı. Yıllar içerisinde çıkan birçok bilgisayar oyunuyla kendine has bir oyuncu kitlesi oluşturan Battletech, politik savaşlara son noktayı dev mechaların koyduğu çok katmanlı bir sistem.
Battletech’in büyük hikayesini bir kenara bırakırsak, oyunumuz 3. Büyük Savaş sonrasında geçiyor. Arano Hanedanlığı’nın önde gelen ismi ve lideri olan Tamati, kardeşi tarafından bir darbe sonucunda tahttan indiriliyor. O sırada yasal varisi olan kızı Leydi Kamea, bizim de içerisinde bulunduğumuz bir tatbikat senaryosu içerisindedir. Tahtın düşmesinin ardından Leydi Kamea’yı güvenli bölgeye ulaştırmayı başarıyor fakat sonrasında bindiği geminin patlatılmasını önleyemiyoruz. Buradan sonra oyunumuz paralı asker olan ekibimizi odak alarak, üç yıl sonrasında başlıyor.
Battletech’in hikayesinin çok katmanlı olduğundan bahsetmiştim. Karakteri yaratırken sunulan taraflar, tarafların güçleri, yaşanan savaşlar ve gemide tanıştığınız mürettabatın geçmişleri öylesine doyurucu ki, sadece bu kısımda bile saatlerce vakit harcayabilirsiniz. Battletech’in evreni bana nedense yer yer Isaac Asimov’un Vakıf Serisi’ni anımsattı. En başında insanlığı son noktaya kadar götürmeyi amaçlayan topluluklar, en sonunda birbirlerine düşman kesilmişler. Bizse küçük adımlarımızla büyüklerin oyunundaki yerimizi almaya çalışıyoruz.
Saldırıyı Başlat!
Battletech, tur-tabanlı strateji konusunda muazzam bir iş çıkartmış. Eğer X-Com tadında en ufak detaya kadar strateji yapmayı seviyorsanız, Battletech’in savaş mekanikleri sizi bir hayli doyuracaktır. Hatta ihya edecektir.
En başta sürekli saldırı yapmayı, tüm silahlarınızla düşmanı mermi ve lazer manyağı yapmayı düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. Çünkü adeta gerçek bir savaş alanını kontrol eden bir general gibi davranmanız gerekiyor. Silahlarınız ısınabilir, ağır ekipmanlı mechanız savunmasız kalabilir ya da en beklenmedik anda arkadan saldırı yiyebilirsiniz.
Bunun için oyunu hızlı bir şekilde öğrenmeye çalışmak yerine, yavaş adımlarla ilerlemeyi deneyin. Çünkü birden fazla mecha ve her bir mechanın kendine has görevleri var. 25 tonluk hafif mechalarla, savaşın ortasına dalmak yerine, gözcülük yapıp haritadaki en uygun saldırı pozisyonlarını saptamanız gerekiyor. Aynı mechaları yem olarak kullanıp düşman mechaların yerini açığa çıkarabilir, uzak mesafeli saldırı yapabilen tayfanızla onları köşeye sıkıştırabilirsiniz. Bu noktada oyuncunun dikkat etmesi gereken birçok değişken var.
Örneğin mechaların dengeleri, kaçış puanları ve ısınma süreleri dikkat edilmesi gereken önemli başlıklar. Eğer bir mechayı sürekli olarak tüm silahlarıyla saldırıya zorlarsanız ısınmaya başlıyor ve kritik seviyeye geldiğinde kendini kapatmak durumunda kalıyor. Savaş meydanının ortasında açık hedef haline gelen mechanın pek şansı kalmıyor haliyle.
Denge konusu ise dikkat etmeniz gereken bir başka etken. 50-55 tonluk mechalar yakın mesafeden yoğun saldırıya ya da bacaklarına yapılan saldırıya maruz kalınca dengelerini kaybetmeye başlıyorlar. Yere devrilen mechanın yok edilmesi haliyle daha kolay oluyor. Bu yüzden ağır ekipmanlı ve yüksek ağırlığa sahip mechaların bacaklarını yoğun ateşe tutmayı unutmayın!
Battletech’te oyuna ufak bir mürettabat ile başlıyoruz. Bu mürettabatı geliştirmek ya da daha iyi Mech Savaşçıları almak oyuncunun tarzına kalmış. Aynı şekilde elinizdeki Mechaları da dikkatli kullanmanız gerekiyor çünkü ağır hasar alan mechaların tamirleri çok uzun sürebiliyor. Bu konuya da sonrasında değineceğim.
Tur Sende Olabilir Ama Kaptan Benim
Battletech, piyasadaki diğer tur-tabanlı strateji oyunlarından açık ara farkla geçmeyi başarıyor. Hexlere bölünmüş haritadaki konumlandırmanızı iyi yapmanız gerekiyor. Bu noktadan sonra saldırı stratejilerinizi belirleyip eldeki görev tamamlamanız lazım.
Bu görevleri bir tür pazardan alıyorsunuz. Görevler karargah yok etme, koruma ya da düşmanların hepsini ortadan kaldırma gibi değişkenlikler gösteriyor. Görevi alırken bir pazarlık payı oluyor. Bu pazarlık payında alacağınız ücreti ve ganimetleri belirlemeniz gerekiyor. Ödemeyi fazla tutarsanız, ganimet azalıyor. Ganimeti artırırsanız bu sefer ödemeniz düşüyor. Değişik bir etken ise ödemeyi en yüksek meblağdan teklif ettiğinizde, paralı askerler arasındaki saygı puanınız da etkileniyor. Aylık gelir gider tablosunu önünüze aldığınızda, bu harcamaları en iyi şekilde yapabilmek için zaman zaman yüksek ücretlerde çalışıp piyasadaki paragöz mürettebattan biri olup çıkabiliyorsunuz.
Bağımsız görevlerin dışında hanedanlar tarafından yönetilen sistemlere girip özel görevler de alabiliyorsunuz. Tabii bu hanedan ile aranızın iyi olması gerekiyor yoksa onların bölgesine girmeniz durumunda düşman sahasına girmiş oluyorsunuz. Eh, bu da pek hoş bir durum değil.
Her görevden sonra topladığınız ganimet ile ekipmanlarınızı geliştirmek mümkün. Ayrıca bu ekipmanlardan sağlayacağınız C-Bills adı verilen bir birimle, sistemler arasında bağımsız olarak gezebilme fırsatınız var. O geminin yakıtı için su kullanmıyorsunuz sonuçta.
Maaşlar Yattı Mı?
Battletech’in en sevdiğim yönlerinden biri, oyuncuyu sadece tur-tabanlı bir mekanikle savaşa sokmaması. Az biraz da olsa sunduğu rol yapma ögeleriyle, mürettebatın moralini de yüksek tutmaya çalışıyorsunuz. Örneğin bir sistemden, diğerine önemli bir görev için yolculuk yaparken, iki tayfa arasında son kahveyi kimin içeceğine dair bir tartışma çıktı. Komik olduğunu düşündüğüm için “Kaptan olduğum için son kahveyi de ben içeceğim” seçeneğini seçtim. Seçmez olaydım! Kavga eden o ikilinin moralleri bir düştü ki sormayın. Bunların savaşlarda fazlasıyla etkili olduğunu anlamanız gerekiyor. Bazı özel özellikleri kullanmak için ekibin morallerinin de yüksek olması gerekiyor.
Moralleri yüksek tutmak için adamlarınızın aylık maaşlarını da düzgün bir biçimde yatırmanız gerekiyor. İlk başlarda biraz nakit sıkıntısı yaşanız da ilerleyen görevlerde kazanacağınız yüklü meblağlar ile ekibinize çifte maaş verme imkanınız da var. Çok zorlu bir görev öncesinde moralleri yükseltmek için bu kararı verebilirsiniz.
Ana havuzunuzdaki para ne kadar yüksek gözükürse gözüksün, her ay sonunda ortaya çıkan masraflar, mecha tamirleri ve aylık ücretlerle fakirlik sınırının altına düşebiliyorsunuz. Böyle bir durumla henüz karşılaşmadım ama kasadaki para bitince neler olduğunu düşünmek dahi istemiyorum.
Mürettebat ile ilgili son dikkat edilmesi gereken husus ise özellik kısmı. Mech Savaşçıları’nın (Mech Warriors), dört ana özelliği oluyor. Gunnery silah kullanımı ve isabet oranını belirliyor. Piloting, mechalar üzerindeki hakimiyetini, Guts ise canla alakalı tüm özellikleri kapsıyor. Tactics ise savaş alanında daha iyi gözlem yapabilmesini sağlıyor.
Oyuncu her bir özelliği, savaşlardan sonra elde edilen tecrübe puanlarıyla geliştirebiliyor. Fakat bunlardan sadece iki tanesinde uzmanlaşabileceğini sakın unutmayın. Saldırı odaklı, ağır bir mechaya vermeyi düşündüğünüz savaşçınızın Gunnery ve Guts özelliklerini yükseltebilirsiniz. Böylece birden fazla hedefe saldırı yapma özelliği açılırken aynı zamanda saldırılara karşı daha dayanıklı olur ya da 25 tonluk bir mecha için Piloting ve Tactics ile sahanın kurnaz savaşçısı haline gelebilirsiniz.
Atış Serbest
Battletech son dönemde oynadığım en keyifli oyunlardan biri oldu. En ince ayrıntısına kadar bir gemiyi yönetmek, savaş alanında minik detaylarda kaybolmak oyuna saatlerce süre ekliyor ve bu sadece buzdağının görünen kısmı. Ana hikayeden sonra online olarak da saldırıya geçebiliyorsunuz.
Bu oyuna başlamak isteyenler için tavsiyem, eğer en ufaktan en büyüğüne kadar detaylarla uğraşmak istemiyorsanız Battletech’ten uzak durun. Çünkü gerçekten de doğru ekipmanı doğru mechaya yerleştirmek, o mechaya en uygun savaşçıyı bulmak gibi değişkenlere dikkat etmeniz gerekiyor. Çok önemli bir göreve gitmeden önce her şeyin yolunda gittiğinden emin olmanız gerekiyor. Bazı ağır görevler sonrasında adamlarınız dinlenme süreleri haftaları, mechaların tamirleri ise ayları bulabiliyor. Bu yüzden sahaya indirebileceğiniz ekstra adamlarınız ve mechalarınız olması çok önemli. Tabii maddi olarak bunu karşılayabiliyorsanız.
Eğer Battletech’in bu detayları sizin ilginizi çektiyse en azından taktik rehberlerine bakmayı ya da Steam sayfasındaki başlıklar arasında dolaşmayı unutmayın. Gözünüzden ne kaçacağını asla bilemiyorsunuz. Bazen tüm silahlarınızla topyekün ateş etmek yerine, sadece balistik silahlarınızı kullanmak en iyisi olabiliyor. Haritada dolaşan minik tankları umursamamazlık etmeyin, yakın mesafede 50 tonluk mechalarınızı yere devirecek kadar kuvvetli top atışları yapabiliyorlar. Bunlar ilk anda aklıma gelen ip uçlarından sadece bir kısmı.
Battletech’te ilerledikçe devasa mechaların ve içindeki savaşçıların sorumlulukları bir kaptan olarak omzunuza daha fazla yüklenecek.
Puan: 8
Artı Yönleri | Eksi Yanları |
Ufak ya da büyük tüm detaylarla sizin uğraşmanız (Bu kimine göre eksi de olabilir) | Hikaye modundaki sinematik eksikliği |
Tur-tabanlı savaş mekanikleri muazzam | Coğrafi şekillerin modellemelerine hiç önem verilmemiş |
Saatlerce oynama fırsatı |
Dilerseniz oyunu çok uygun fiyata PlayStore üzerinden satın alabilirsiniz.