Japon Mitolojisinden Birbirinden İlginç 11 Yaratık
Japonların yaratıcılıklarının dahil olduğu herhangi bir alanla azıcık bile ilgiliyseniz çok rahat bir şekilde fark etmişsinizdir ki hayal gücü konusunda çok az kültür onlarınkiyle boy ölçüşebilir. Özellikle de konu ilginç yaratıklar olduğunda Japon sineması, manga ve animeler bize uçsuz bucaksız bir şaşkınlık kaynağı sağlıyor. Doğal olarak Japon mitolojisinin de bu farklılık ve çeşitlilikten nasibini almamış olması düşünülemezdi. İşte karşınızda Japon mitolojisinde yer alan birbirinden ilginç 11 yaratık.
Nyoijizai
Oldukça işlevsel bir yaratık olan Nyoijizai’ler aslında iyi niyetleri ile ortaya çıkan bir ruh türü. Nyoijizai’lerin en temel özelliği insanların ne kadar uğraşırsa uğraşsın sırtlarında bir türlü ulaşamadığı kaşınan yerleri kaşımaları. Hani özellikle yalnız ve kaşıntılı (çok ilginç bir tanım oldu aslında) olduğumuz zamanlarda herkesin sadık bir Nyoijizai’ye ihtiyaç duyacağına şüphem yok. İyi ki varlar!
Mokumokuren
Mokumokuren, bizim tasarım kültürümüzde pek bulunmayan Japonların o ünlü kağıttan sürgülü kapıları ile ilgili oldukça tüyler ürpertici ancak temelinde zararsız bir hayalet. Eğer bu kapılara iyi bakmazsanız ve bu kapılarda delikler oluşursa; o delikler, zaman içinde kapıların hayaletlerinin gözleri ile doluyor ve içeri girip çıkanları izliyor. Yani tamam bir nevi güvenlik kamerası işlevi görüyorlar ancak kapıdaki gözlerin sürekli beni izlediğini bilsem evde pek rahat davranamazdım sanırım.
Betobeto-San
Betobeto-San’lar da gene zararsız ancak geceleri oldukça korkutucu olabilecek yaratıklardan. Geceleri yalnız yolculuk edenler, eğer arkalarından gelen beto beto diye bir ses duyarsa ki bu tamamen sevimli(!) yaratığımızın giydiği tahta sandaletlerden kaynaklı oluyor, arkasında onu takip eden bir Betobeto-San var demektir. Böyle bir durumla karşılaştığınızda ise tek yapmanız gereken sakinliğinizi korumak ve arkanızı dönüp “Lütfen önden buyurun Betobeto-San” demek. Tabii karşılaşma sıklığınıza ve yakınlığınıza göre “Betobeto-Chan” da diyebilirsiniz.
Shichinin Misaki
Shichinin Misaki’ler kazalarda ölmüş insanların hayaletleridir. Bu hayaletler kaybolmuş ve öteki tarafa gidip huzuru bulmak için dolaşmaktadırlar. Ancak asıl sıkıntılı konu huzura erişmek için her Shichinin Misaki’nin birisini öldürmesi ve onun ruhunun yerine öteki tarafa gitmesi gerekir. Öldürdüğü kişinin hayaleti ise yeni bir Shichinin Misaki olur. Bu nedenle de Shichinin Misaki’ler her zaman 7 kişilik gruplar halinde dolaşırlar ve bu grupların sayıları hiç değişmez.
Futakuchi Onna
“İki ağızlı kadın” olarak açıklanan Futakucji Onna’lar aslında lanetlenmiş insanlardır. Eğer bir kadın üvey çocuklarına bakmaz ve açlıktan ölmelerine izin verirse bu çocukların ruhları kadına musallat olup onu bedeninde, genellikle de ensesinde ikinci bir ağız olarak ortaya çıkarlarmış. Oldukça korkutucu bir görüntüye sebebiyet verseler bile bu cinsiyetçi ruhların ilginç bir intikam anlayışına sahip oldukları aşikar.
Imori
İmori’ler aslında iyi niyetli kişilere karşı zararsız oldukça sevimli yaratıklar. Unutulmuş ve doğa tarafından yutulmuş harabelerde hayatını kaybeden ve bu göreve layık olan savaşçıların ruhları bir çeşit kertenkele olan geko vücudunda hayata geri dönermiş. Bu geko savaşçıların görevi ise harabelere izinsiz giren kötü niyetli kişilerle savaşmak ve bölgeyi korumakmış. Keşke bizim ülkemizdeki tarihi alanların ve harabelerin de İmori savaşçıları olsaydı.
Nekomata
Nekomata’lar kötü niyetli kedi şeklinde yaratıklardır. Sevimli dostlarımız gibi insanlara yukarıdan bakan bu yaratıklar kargaşa çıkarmaya bayılırlar. Fireball fırlatma yetenekleri olan Nekomata’lar çok sayıda insanın ölümüne neden olan büyük yangınların sorumlusu olarak görülürmüş. Ayrıca cesetleri kontrol etmelerine yarayan güçleri sayesinde de insanları tehdit ederek köleleştirdikleri ve kendi bakımlarından sorumlu hale getirdikleri düşünülüyormuş. Yani bizim evdeki tekirin bir necromancer olduğunu sanmıyorum ancak gene de kendi bakımını pek de güzel yaptırdığı ve tam bir kaos makinası olduğu düşünülürse Nekomata’ların soyundan gelen kedilerin her yerde olduğu aşikar.
Keukegen
Muppet Show karakterlerini andıran, kocaman gözleri ve tüylü bedenleriyle aslında oldukça sevimli görünen Keukegen’lerden çok iyi ev hayvanı olmaz diye düşünüyorum. Hatta kendisi Çünkü kendileri kötü şans ve hastalık getiren küçük bir ruh türüymüş. Oldukça utangaç olan bu ruhlar evlerin yakınlarında yaşamalarına rağmen insanlarla iletişime girmekten kaçınırlarmış. Onları bulmak ise ancak yetenekli gözlerin yardımıyla olabilirmiş. Bir Keukegen, yakınında yaşadığı evin sakinlerini hasta ettiği için eğer Keukegen görürseniz en yakındaki ruh kovucuyu çağırmanız faydalı olacaktır.
Bake-Kujira
Japonların balıkçılık konusunda oldukça uçlarda hareket ettiklerini biliyoruz. Bunun mitolojideki bir yansıması olarak da Bake-Kujira’lar ilginç bir örnek olabilir. Devasa bir balina iskeleti olan Bake-Kujira’lar yağmurlu gecelerde balina avlayan sahil köylerinin kıyılarına gelip balıkçıları korkutur ve onları fazla avlandıkları için lanetlermiş. Bu lanet sonucunda da köye açlık, veba ve yangın gibi felaketler gelirmiş. Doğanın dengesini pek bozmamak gerektiği konusunda ilginç ve didaktik bir örnek yani Bake-Kujira’lar.
Gashadokuro
Bir diğer kötücül yaratığımız ise 15 insan boyunda olan iskeletimiz Gashadokuro. Yaklaşık 15 insan boyunda olan Gashadokuro’lar savaş alanında ya da açlıktan ölmüş ancak gömülmemiş insanların kemiklerinin bir araya gelmesiyle oluşuyormuş. Gece geç saatlerde yollardaki yalnız yolcuları avlayan Gashadokuro’lar, tek ısırıkta kurbanlarının kafalarını koparıp kanlarını içermiş. Kısacası, Japonya’dayken gece ıssız yollarda yalnız yürümemekte fayda var sanırım.
Kami-Kiri
Kami-Kiri’ler makastan gagaya ve jiletten ellere sahip berber ruhlu yaratıklar olarak karşımıza çıkıyorlar. Küçük ve oldukça sinsi olan bu yaratıklar, geceleri açık bırakılan pencerelerden sessizce evlere sızarak uyuyan kişilerin saçlarını kesermiş. Eğer saç modeli ve uzunluğunuz konusunda pek bir standardınız yoksa aslında oldukça faydalı bir yaratık olarak karşımıza çıkıyor Kami-Kiri’ler, kuaför ya da berbere gitmek zorunda kalmıyorsunuz sonuçta. Durum tam tersi ise baya korkutucu bir yaratık olduğu şüphe götürmez özellikle de saç modellerinin kimi zaman sınıf ve onurla bağdaştığı eski Japonya’da. Ayrıca kestikleri saçlarla ne yaptıkları ise tam bir muamma bu yaratıkların.