Miyazaki’ye Son Saygı Duruşu: Rüzgar Yükseliyor
Hayao Miyazaki, Rüzgar Yükseliyor isimli masalsı biyografi filmi ile anime sinemasına veda etti.
Rüzgarlar yükselirken, rüyaların peşinden koşanlar mutlu olacak!
Anime tarihinin en büyük yönetmen ve yazarlarından biri olan, şahsıma göre daha da iyisi olmayacak isim Hayao Miyazaki’nin son çalışması beyaz perdeye yansıtıldı.
!F Film Festivali’nde yer alan ve kısa sürede biletleri tükenen Rüzgar Yükseliyor, Miyazaki’nin son çalışması. Stüdyo Ghibli bundan sonra, evlat Goro Miyazaki ile devam edecek. Miyazaki’nin emekliye ayrılıyor olması Stüdyo Ghibli’nin kapanması anlamına gelmiyor elbette. Sevimli Totoro logosuyla beraber daha çok fazla çalışma göreceğiz.
Orijinal ismi Kaze Tachinu (The Wind Rises – Rüzgar Yükseliyor) olan film, aslında bir biyografi. Miyazaki’yi yakından takip edenler, ustanın uçmak, rüzgarlar, gökler ve ötesindekilere dair olan takıntılarını bilir. Kendisi de çocukluğundan beri alanında uzman uçak mühendisi Jiro Horikoshi’nin hayranıdır.
Rüzgar Yükseliyor, Jiro Horikoshi’nin hayat hikayesini masalsı bir dille ele alıyor. Tabii bunda Miyazaki’nin devasa hayal gücü ve Joe Hisashi’nin inanılmaz müzikleri eklenince ortaya gerçekten, tadından yenmeyecek bir yapım çıkıyor.
Miyazaki, son yıllarda billimkurgu, fantazi temasını bir kenara bırakarak gerçek hayattan öyküler anlatmaya başladı. Geçtiğimiz yıl ülkemizde de gösterilen Tepedeki Ev (Kokuriko-zaka Kara – From Up on Poppy Hill) filmi ile bu alanda da ne kadar başarılı olabileceğini kanıtlamıştı.
Horikoshi’nin hikayesi çocukluğundaki rüyalarından başlıyor. Pilot olmak isteyen Horikoshi ileri derece miyoptur. Ancak rüyalarına giren ünlü uçak mühendisi Giovanni Battista Caproni’nin desteğiyle uçak yapma hayallerine kavuşur.
20. yy’ın başlarıdır. 1. Dünya Savaşı’nın etkileri sürmektedir. Havacılık, askeri amaçlarla kullanılmak üzere geliştirilmeye çalışılmaktadır. Caproni, her ne kadar savaş uçakları dizayn etse de, uçakları seyahat amaçlı kullanmak üzere tasarlamayı amaçlamaktadır. Jiro da Caproni ile aynı hayallere sahiptir. Kendisini Mitsubishi firmasında bulmasıyla birlikte, savaş uçakları tasarımına girer.
Hayat hikayesinde buraya yazıp spoiler edeceğim çok fazla madde yok. Ama Jiro’nun hayallerini izlerken siz de bir an koltuğunuzdan yükseliyormuş gibi hissediyorsunuz. Mitsubishi A6M Zero uçaklarının mucidi olsa da, hayatının aşkı hayallerini büyütmektedir.
Jiro’nun hayalleri uçakların sesleriyle birleşince daha da gerçeklik kazanıyor. Tayyarelerin, savaş uçaklarının, bombardıman uçaklarının ve onları oluşturan her ufak civatanın sesleri, insanlar tarafından kaydedilmiş. Bu da onları daha da gerçek yapıyor. Miyazaki’nin bu seçimini gene ayakta alkışladım desem yeridir.
Miyazaki’nin bu son filmi, insanın içini burkmuyor. Sizi farklı diyarlara götürmüyor ya da bambaşka ülkelerde geçen iyilik-kötülük savaşını anlatmıyor. Ama içinizi ısıtacak bir hayat hikayesi sunuyor.