Ataerkilliğe İnat Feminist Ütopya Bilimkurgusu: Kadınlar Ülkesi
Charlotte Perkins Gilman‘ın, yazıldıktan 65 sene sonra kitaplaştırılan bilimkurgu ıomanı Kadınlar Ülkesi, İthaki Yayınları tarafından Türk okurlarla buluşturuldu. Feminist ütopyanın ilk örneklerinden de olan Kadınlar Ülkesi, Birinci Dünya Savaşı’nın arifesinde üç Amerikalı erkeğin keşfettiği kadın topluluğunu anlatan eser, toplumsal cinsiyet rollerini sorguluyor.
Charlotte Perkins Gilman yaşadığı dönemin önde gelen hümanistlerinden ve kadın hakları savunucularından biri olmasının yanında feminist edebiyatın en önemli erken dönem temsilcilerinden. Yazıldıktan yaklaşık 65 sene sonra kitap formatında yayımlanabilen Kadınlar Ülkesi ise feminist ütopyanın ilk örneklerinden!
Birinci Dünya Savaşı’nın arifesinde üç Amerikalı erkek pek fazla insanın bulunmadığı, ücra bir yerde, tamamen kadınlardan oluşan bir topluluğa denk gelir. Gözlerine inanamayan kâşifler bu topraklarda erkeklerin de olması gerektiğine dair inançlarıyla araştırmalarına başlar.
Çok geçmeden bu gizemli ülke ile ilgili gerçekler bir bir açığa çıksa da misafirlerin merakı giderilmenin aksine daha da artar ve Kadınlar Ülkesi’nin yönetim biçiminden inançlarına, kültüründen ekonomisine ve hatta anneliğe kadar pek çok konuda bilgi sahibi olmaya ve toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamaya başlarlar.
Toplumsal roller cinsiyete göre belirlenebilir mi? Kadınlık ve erkeklik değişmez kavramlar mıdır?
Kadınlar Ülkesi, ataerkilliğe verilmiş nüktedan bir yanıt olarak edebiyat tarihindeki yerini alıyor.
“Kadınlar Ülkesi kadınların neler yapabileceğini incelik ve zarafetle anlatan, gülümseten bir ütopya.” — Marge Piercy
“Altın Çağ bilimkurgularının tadını veren ve günümüzde hâlâ geçerliliğini koruyan bir eser.” — Joanna Russ
216 sayfalık bilimkurgu romanı Kadınlar Ülkesi, Sevda Deniz Karaali tarafından Türkçe’ye çevirildi.
Keyifli okumalar…