Deathbound İncelemesi: Ruhlar Arenasında Kaybolduk

Son yıllardaki Souls benzeri oyunların artışını durdurmak namümkün. Deathbound bu türde, ruh temelli dövüş sistemiyle farkını ortaya koymayı hedefliyor. Bakalım bu cesur hamle, oyunu başarıya ulaştırmak için yeterli mi?

Deathbound, son yıllarda giderek artan Souls-like oyunları arasına dün (8 Ağustos 2024) katıldı. Trialforge tarafından geliştirilip, Tate Multimedia‘nın yayıncılığını üstlendiği oyun, FromSoftware‘in popüler hale getirilen türün yeni örneklerinden… Kendine has bir deneyim sunmayı amaçlayan Deathbound’a başlıyoruz.

Deathbound Hikayesi: İnanç ve Bilimin Savaşı

Ölüm ve sonsuzluk temalarını ön plana çıkaran Deathbound, bizi inanç ve bilimin çarpıştığı kıyamet sonrası bir dünyada hayatta kalma mücadelesine sokuyor. Ziêminal, teknolojik geçmiş ile ortaçağ şimdiki zamanını bir araya getiren, çeşitli kültürlerin evi.

Ölüm Kilisesi’nin temsilcisi Therone olarak burada bulunuyoruz. Lakin Akratya adlı yasak şehir, yalnız fethedilemeyecek kadar acımasız bir toprak parçası! Zengin bir bilgi ve tehlike kaynağı olan Akratya, büyük bir haçlı seferinin gölgesinde harabeye dönüşmüş.

Arenalara ve ibadet yerlerine kadar, teknolojiyi ve brutalist mimariyi bir araya getiren bu şehrin sokakları cesetlerle dolu ve yok oluşa mahkum. Buradaki zorlukları aşmak için, yolculuk sırasında düşmüş savaşçılarla bağ kuruyoruz. Bu da bizi Ruh Temelli Dövüş Sistemi’ne götürüyor.

Ruh Temelli Dövüş Sistemi

Deathbound‘u öne çıkaran, altı farklı karakteri kontrol edebileceğiniz ruh temelli dövüş sistemi. Bu sistem, çeşitli oyun tarzlarını deneyimlememiz için geliştirilmiş. Böylelikle oyuncular savaşçılarla bağ kurarak, onların benzersiz becerilerini, dövüş stillerini ve hikayelerini teker teker keşfedebiliyor.

Dövüş Sistemi ve Morphstrike

Savaş sırasında, tüm karakterler arasında paylaşılan bir senkronize metreyi dolduruyoruz ve senkronize metreyi boşaltıp, düşmüş savaşçıların birleşik gücünü kullanarak yıkıcı bir Morphstrike başlatabiliyoruz. Ürkütücü bir yaratıkla karşı karşıya kaldığınız anda yapacağınız doğru bir Morphstrike, oyunda yaşam ve ölüm arasındaki farkı belirleyebiliyor.

Sonuç

Teoride harika gelen birçok fikre sahip bir oyun Deathbound, lakin bu fikirlerin bazıları pratiğe geçememiş. Deathbound’u oynarken teknik sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Güçlü bir PC’de bile takılmalar ve kare hızı düşüşleri ortaya çıkıyor. Hikaye kurgusu hiç de fena olmayan oyunda karakterlerin kendilerini biraz daha iyi ifade etmeleri beklenebilirdi. Bir de ruh temelli dövüş sisteminde de sıkıntı mevcut. Bu sistemde, dövüş sırasında karakterler arasında geçiş yapmak, stratejik avantajlar sunsa da bu geçişler yavaş kalıyor. Tam o anda çevresel faktörler de devreye girince oyuncuların sıkışmasına ve hareket kabiliyetinin sınırlanmasına neden oluyor. Bu da savaşlar sırasında dezavantaj yaratıyor.

Sonuç olarak, Yenilikçi ruh temelli dövüş sistemi ve ilgi çekici hikayesiyle dikkat çeken bu Souls-Like denemesi, şu an için minik teknik sorunlar ve karmaşık sistemi nedeniyle potansiyelini tam olarak gösteremiyor gibi. Oyunun, tüm unsurlarıyla Souls türünü başarıyla temsil edebilmesi için bir miktar daha çaba gerekiyor. Keyifli oyunlar!