Achilles: Legends Untold İncelemesi – Antik Yunanistan’ın Büyük Savaşçısı ile Heyecanlı Bir Yolculuk

Polonyalı küçük bir indie (bağımsız) oyun şirketi olan Dark Point Games‘in geliştirdiği ve yayınladığı oyun olan Achilles: Legends Untold (Aşil: Anlatılmamış Efsaneler) geçtiğimiz sene 12 Mayıs 2022 tarihinde early access (erken erişim) olarak ilk defa Steam platformunda piyasaya sürülmüş, bu çıkış tarihinden tam 5 ay sonra da Epic Games platformunun raflarındaki yerini almıştı. Bu geliştirme aşaması süresinde oyunun Windows dışında Play Station 4, Play Station 5, Xbox One, Xbox X ve S serilerine de geleceği açıklandı.

2 Kasım 2023 tarihinde tam sürümü çıkması planlanan oyunun, Epic Games ve Steam platformlarındaki fiyatı günümüz ku- ru ile 299TL’ye oyuncuların beğenisine sunulmuş durumda.

OYUNUN HİKAYESİ

Achilles: Legends Untold erken erişimde olan bir oyun olduğu için, sadece oyunun çeyreğine yakın bir kısmını oynayabiliyoruz. Oyunun tam hikayesi hakkında bir fikir edinmek henüz mümkün değil.

Tam hikayeyi ancak oyun tam sürüm çıktığında öğrenebileceğiz. Oyunun oynanabilir kısmında anlatılan hikayeyi spoiler vermeden özetleyecek olursak, Antik Yunan mitolojisindeki en bilindik olaylardan biri olan Truva Savaşı’yla başlayıp, bu savaşın en büyük efsanesi olan savaşçı Achilles’in (Aşil) Truva Savaşı’ndaki bilinen ve savaştan sonr ki bilinmeyen hikayesiyle karşımıza çıkıyor.

Aşil’in bu hikayedeki yolculuğu, neler yaşadıkları, hırsları, amacı, bu süreçteki değişimi ve gelişimini gözlemlediğimiz bir hikayeyle karşımıza çıkıyor.

OYNANIŞ

Oyun tam anlamıyla karma bir oyun diyebiliriz. Birçok oyundan belli özellikleri bünyesinde harmanlandıran ve bunu da kötü yapmayan bir oyun gibi duruyor. Geliştirici ekibinde tanımladığı üzere oyun Aksiyon-RPG, Soulslike türünde. ‘’Tamam da neden karma bir oyun dedin?’’ diye soracak olursanız;

Kamera açısı tepeden bakan, Diablo tarzı yani tipik bir izometrik kamera açısı. Ayrıca Diablo’dan esinlendiği bir diğer özellik ise savaş anında kullanabildiğimiz aktif ve pasif yetenekler. Bunu açıklayacak olursak, yetenek ağacımızdan seçtiğimiz bazı yetenekleri pasif olarak, harita üzerinde bulduğumuz bazı sandıklardan edindiğimiz birtakım yetenekleri ise aktif olarak kullanabiliyoruz. Aktif yetenekleri, ekranın sağ alt kısmında bulunan ve toplamda dört adet olan yetenek slotlarına atayabiliyoruz. Bu yeteneklerden bazıları silahlardan bağımsız kullanılabilir yeteneklerken bazıları ise her silahla kullanılamayan spesifik olarak belli silahlara ve silah stillerine ait yetenekler oluyorlar.

Oyun henüz erken erişimde olduğu için yetenek slotlarının sadece iki tanesi açık şekilde oynanabiliyor. Dolayısıyla yalnızca iki yetenek slotuyla oyun deneyimlenebiliyor. Bu durum sadece elinize kalkan aldığınız vakit farklılık gösteriyor. Bir elinize kalkan diğer elinize kılıç, balta veya mızrak aldığınız zaman kalkana ait olan fırlatma özelliği otomatik olarak üçüncü slota ekleniyor. Kalkanı çıkardığınız takdirde de slot kendiliğinden tekrar kapanıyor. Kalkana özel bu yetenek slotunu ise başka herhangi bir yetenekle değiştirme şansınız bulunmuyor.

Oyunun karma bir oyun olduğu konusuna geri dönecek olursak;

Oyunda karakterimizi geliştirmek için bir yetenek ağacı sistemi var ki bu RPG olarak adlandırılan bir oyun için doğal bir durum. Fakat bu doğal durumun neredeyse birebir olarak The Elder Scrolls V: Skyrim’in yetenek ağacıyla aynı olması, esinlenmeden biraz daha fazlasıymış gibi göze çarpıyor. Kuvvetimizi, dayanıklılığımızı, canımızı ve diğer farklı özelliklerimizi bu yetenek ağacından geliştirebiliyoruz. Yukarıda örneklendirerek saydığımız bu yeteneklerin her biri kendi dalları içerisinde birer tane pasif yetenek özelliğine sahipler. Bu pasif yetenekleri açmak için, her bir yetenek ağacı içerisindeki puan sistemini doldurmamız gerekiyor.

Oyunun savaş mekaniklerine gelecek olursak, tabi ki o da ‘’Soulsborne’’ oyunlardan. Bu tarza pek hakim olmayanlar için Dark Souls serisi, Bloodborne, Sekiro veya Elden Ring gibi oyunları yaratan From Software firmasının, oyun tarihine kazandırdığı kendine has mekanikleri ve zorluklarıyla nam salmış olan oyun türüne verilen ad. Achilles: Legends Untold’da bu türden ilham aldığından dolayı kendisi bir ‘’Soulslike’’ oyun oluyor. İzometrik kamera açılı bir soulslike oyun var yani karşımızda. Soulslike mekaniklerine sahip oyunların dövüş sisteminde her bir düşmana karşı dikkatli olmanız gerektiği, dikkatlı olmaz ve karakterin dayanıklılığını kontol etmezseniz her bir sıradan düşmanın sizi alt edebileceği bir dövüz sisteminden söz ediyoruz. Anlayacağınız üzere sabır ve dikkat isteyen bir sistem.

Oyun içerisinde çeşitli silahlar bulup sağ elimize ve sol elimize ayrı ayrı alabiliyoruz. Burada önemli olan asıl tercih ettiğimiz birincil silahın sağ elimizde olması gerektiği. Her silahın kendisisne ait bir combo sistemi olduğundan dolayı, silahların hangi elde kullanılıyor olacağı önemli görünen bir durum. Tek elli kılıç ve baltalar, çift elli kılıç ve baltalar, kalkanlar ve mızraklar… Bunlarla birlikte ‘’Gem’’ dediğimiz bazı özel taşların takılı olduğu silahlar. Ayrıca silahların birçok oyunda da olduğu gibi gri renkten sarı renge kadar uzanan silah kalitesi sistemi de mevcut.

Savaşlardaki vuruş hissiyatı gayet tatmin edici seviyede. Bir düşmanla savaşırken düşmana darbe attığınızda veya darbe aldığınızdaki hissiyat animasyon ve ses efektleriyle iyi desteklendiği için, vuruş hissiyatı da iyi kotarılmış duruyor. Bu da bir aksiyon oyunun olmazsa olmazı olduğu için, oyunun oynanabilirliğini arttırıyor.

Oyunda öldüğümüz zaman ‘’Soulsborne’’ oyunlarındaki gibi ‘’Bonfire’’ sistemi mevcut. Bilindiği üzere bu sistem, oyunların kaydedilip, karakterlerin geliştirilebildiği belirli bölgeleri sunan bir sistem. Oyunda bu sistem, harita üzerinde keşfedilen tapınaklarla görselleştirilmiş. Anlatılan hikaye ve dönem baz alındığında, bu tercihin çok iyi bir seçim olduğu söylenilebilir.

Oyunda aynı zamanda birçok oyunda görülen ‘’crafting’’ yani üretim sistemi de mevcut. Harita üzerinde bulunan çeşitli materyaller toplanarak, farklı üretimler gerçekleştirilebiliyor.

Oyundaki harita sistemine değinecek olursak, tek bir açık dünya haritasına sahip olmadığı söylenebilir. Daha ziyade sinematiklerle birbirine bağlanan birçok bölüm ve harita geçişi mevcut. Bölümlerin haritaları çok büyük değil ve kayıt alıp Aşil’i geliştirdiğimiz tapınaklar ve sandıklar dışında haritada hiçbir detay belirtilmemiş. Bu tapınaklar ve sandıklar, sadece keşfedildiklerinde haritada görünür oluyorlar. Bunun dışında haritalarda bir de ana görevlerin yönünü bize işaret eden sıralı boncuklar mevcut. Bu tarz oyunların vazgeçilmezi olan dungeonlar (zindanlar), keşfedilmiş olsalar bile, haritalarda görünmüyorlar. Oyunun tam sürümünün çıkmasıyla, haritaların bu şekilde aşırı yetersiz kalmasının düzeltileceği düşünülebilir.

Oyunda tüm ‘’Soulsborne’’ oyunlarındaki gibi co-op ve multiplayer seçenekleri mevcut. Fakat oyun erken erişimde olduğu için ve henüz yeterli sayıda oyuncuya ulaşamadığı için bu seçenekler aktif olarak kullanılamamaktadır.

GRAFİKLER

Oyunun tam sürümü çıktığında görsellerinin, erken erişime göre, belli bir oranda değişeceği öngörülebilir. Mevcut görselliği değerlendirecek olursa, izometrik kamera açısıyla oynanılan oyunda karakterlerin, düşmanların, çevrenin ve yapının grafikleri göz doldurur nitelikte olmasına rağmen bir takım eksiklikler de göze batmıyor değil. Örneğin, çevrenin ve yapıların detaysız olması, bölüm dizaynlarında çeşitliliğin az olması, ortamlarda ince işçilik bulunmaması ve ışıklandırmanın yetersiz olması oyunun oynanış zevkini düşürüyor. Bunların dışında dialogların kötü tasarımı ve de özellikle sinematiklerdeki konuşmalardaki cansızlık da genel atmosferdeki eksikliklere bir yenisini ekliyor.

MÜZİK

Oyunun ana müziği, bir Zack Snider film olan ‘’300’’ün soundtrackini yapan Tyler Bates’in elinden çıkmış gibi. Epiklik ve tını olarak çok benzese de oldukça kısa ve kendini tekrar ediyor. Bu durum müziğin üzerinden çok durulmadığını anlamamızı sağlıyor. Dahası oynanış esnasında neredeyse hiç müzik duymamamız oyunun atmosferini olumsuz yönde etkiliyor. Bu sebeple ana müzik oyunun geri kalanı için biraz iddialı bir seçim gibi kalıyor.

SONUÇ

Oyun büyük savaşçı Aşil’in hikayesini tatmin edici bir şekilde anlatamıyor, buna ek olarak oyunun görselliği ve müzikleri yeterli değil, oynanış mekanikleri ve kombat stili ise düşük düzeyde. Tüm bunlara rağmen Achilles: Legends Untold oyuncuyu sürükleyecek ve eğlenceli bir oyun deneyimi sağlayacak seviyede bir oyun. Temennimiz oyunun tam sürümünde eksikliklerinin giderilerek tam potansiyeline ulaşması yönünde.

Oyunu Steam üzerinden satın alabilirsiniz.

SİSTEM GEREKSİNİMLERİ

Minimum:

• 64-bit işlemci ve işletim sistemi gerektirir
• İşletim Sistemi: Windows 10
• İşlemci: AMD Ryzen™ 3 1200 / Intel® Core™ i3-8100
• Bellek: 8 GB RAM
• Ekran Kartı: NVIDIA® GeForce® GTX 1050 4GB / AMD Radeon™ RX 560 4GB
• Depolama: 20 GB kullanılabilir alan

Önerilen:

• 64-bit işlemci ve işletim sistemi gerektirir
• İşletim Sistemi: Windows 10
• İşlemci: AMD Ryzen™ 5 2600X / Intel® Core™ i5-8400
• Bellek: 16 GB RAM
• Ekran Kartı: NVIDIA® GeForce® GTX 1660 6GB / AMD Radeon™ RX 580
• Depolama: 30 GB kullanılabilir alan