Fallout 4’te Ne Göreceğiz?
Fallout 4’ün fragmanı yayınlandı yayınlanmasına ama kafalarda bir sürü soru işareti bıraktı. Oyun nerede geçecek, biz kim olacağız, Vault 111 ne iş, sene kaç derken sorular üst üste yığılmaya başladı. Sakin olun, hepsini açıklayacağım.
Elimizde çok fazla veri olmasa da, yayınlanan bilgilerin paragraf aralarını okuduğumuzda birçok yeni bilgi ile karşılaşıyoruz. Bethesda Softworks, oyunun fragmanını yayınladı ama Fallout 4’ün içeriğine ilişkin pek de bilgi vermedi. Hal böyle olunca, bir kısım oyuncunun çıldırması çok normal. Geriye kalan bilgileri E3 Fuarı’nda göreceğiz, orası kesin.
Biz de elimizden geldiğince ortaya çıkan bilgilerin doğruluğunu tespit etmeye çalışacağız. Öncelikle oyunun nerede geçtiğine bakalım!
Bekle Bizi Boston!
Geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkan asılsız söylentilerde, Boston şehrinin ismini sıklıkla duyduk. Hatta bir ara Fallout 4’ün alt başlığının Shadow of Boston olacağı söylentisi çıkmıştı. Artık Bethesda gizliden gizliye bir PR çalışması mı yaptı, orasını bilemeyeceğiz ama yayınlanan fragmanla birlikte Fallout 4’ün Boston şehri ve çevresinde geçeceğini öğrendik.
Boston, ABD’nin Massachusetts eyaletine bağlı bir şehir. Kuzey Amerika kıtasının kuzey-doğu kısmında, Atlantik Okyanusu’na sahili olan bir şehir. Daha önce Fallout serisinde hiç gidip görmediğimiz bir yer. Sadece daha önceki oyunlarda Enstitute adı verilen bir topluluğun buradaki M.I.T merkezinde konuşlanmış olduğunu duymuştuk. Enstitute, halen gelişmiş teknolojiye sahip bir topluluk olarak tanıtılıyor. Robot teknolojisinin ötesinde insansı robotlar ya da bilinen diğer adıyla Android yapabiliyorlar. Bunun da hikayenin önemli bir kısmını oluşturacağını düşünüyorum.
Gelelim fragmanda karşımıza çıkan kent simgelerine. Aşağıdaki görseller oldukça açıklayıcı olacaktır:
Fenway Park

Yukarıdaki pazarımsı merkezde dikkati çeken pek bir şey yok. Ancak tam da arka taraftaki dikdörtgen ışıklandırma, Fenway Park stadının ikonik ışıklandırmalarına benziyor. Bu stadyum Boston Red Sox beyzbol takımına ev sahipliği yapıyor. Artık stadyuma girip maç mı yaparız yoksa arena dövüşlerine mi şahitlik ederiz, orasını oyun çıkınca göreceğiz. Ancak Fenway Park’ı çevreleyen büyük bir yerleşkenin olacağı kesin.
Scollay Square

Bu görselde de dikkati çeken pek bir şey yok. Ancak dikkatli bakarsanız 2 önemli detay var. Fotoğrafın üst kısmında Scollay yazısını görebilirsiniz. Yani burası bir zamanların meşhur reklamcılık merkezi Scollay Square. 1919 yılındaki ünlü Boston Polis Grevi’ne ev sahipliği yapmış devasa bir merkez. Fallout 4’te de pis işlerin merkezi haline gelmiş bir yer olabilir.
Peki aydınlatmanın altında yürüyen kişi kim? Mysterious Stranger’dan başkası değil.
Paul Revere heykeli ve Eski Kuzey Kilisesi

Boston şehrinin iki büyük tarihi simgesine bakıyorsunuz. Arkadaki bine Old North Church olarak da bilinen 18. yy’da inşa edilmiş bir kilise. Önünde ise Amerikan İç Savaşı kahramanlarından Paul Revere’in heykeli var. Hani şu “İngilizler geliyor! İngilizler geliyor!” sözü ile bağdaştırılan kişi. Haliyle bu iki kent simgesinin de gözümüze sokula sokula gösterilmesi, hikayenin Boston’da geçeceğinin en büyük kanıtı. Tabii kiliseyi ve heykeli yerinden söküp başka bir yere taşımadılarsa.
Öte yandan gökyüzündeki devasa zeplin dikkat çekiyor. Kimin icadıdır bilinmez. Fallout dünyasında hava araçları ile çok fazla karşılaşmıyoruz. Demek ki, Boston’da bir şeyleri doğru yapan gruplar var.
U.S.S. Constitution

Fragman adeta Amerikan Tarihi’ne bir selam duruşu olmuş. Karşımızdaki eski fırkateynin ismi U.S.S. Constitution. 1797 yılından beri kullanılıyor. Tabi artık biraz daha yüzen müze tadında. Ama halen çalışır durumda, denizler yüzen en eski gemilerden biri olma unvanına sahip. Bu gemi inşa edildiği yer olan Boston’da demirlemiş halde duruyor.
Üzerindeki ekipmana bakılırsa, baya enteresan bir hikayesi olmalı. Sanıyorum onlar uzay roketi itici motorları. Tam anlamıyla bir uzay gemisi yapmaya çalışmışlar.
Bunker Hill

Karşımızda bir başka tarihi simge. Birbirleriyle dip dibe olan Bunker Hill Anıtı ve Bunker Hill Konağı, Amerikan Bağımsızlık Savaşı’nı hatırlatması için inşa edilmiş. Bu iki tarihi simge de Boston’da bulunuyor.
Şimdi asıl dikkatimizi çeken nokta Freedom Trail’e ait 3 farklı tarihi simgenin gösterilmiş olması. Freedom Trail, Boston’da bulunan ve Amerikan Tarihi açısından çok önemli yerler olarak adledilen 16 yeri kapsıyor. Bu yol yaklaşık 4 km uzunluğunda. Boston şehir merkezindeki parktan başlayarak, U.S.S. Constitution gemisinde son buluyor. Bu yol üzerindeki 16 simgeden 3’ünü Fallout 4 fragmanında gördük. Yani Eski Kuzey Kilisesi, Bunker Hill Anıtı ve USS Constitution fırkateyni. Oyun içerisinde bunlardan daha fazlasını da göreceğimize dair bir his var içimde.
Sanıyorum ki, Fallout 4’te adı Freedom Trail olan ve bu simgelerle alakalı bir dizi görev yapabiliriz. Hatta ana senaryoya dahil bile olabilir.
Massachusetts State House

Tüm Boston şehrinin hatta, tüm Massachusetts eyaletinin en ikonik yeri: Massachusetts State House. Yani eyaletin yönetildiği belediye binası. Altın kubbesi ile hem tarihi açıdan hem de turistik açıdan önemli bir bina. Bununla birlikte oyunun Boston’da geçmeyeceğini söyleyen olursa, daha ne diyebilirim bilemiyorum.
Görsel aslında oldukça ilginç. Daha önceki Fallout oyunlarında görmediğimiz bir manzara ile karşı karşıyayız. Ayakta kalmış dev bir şehir var. Birçok noktadan irili ufaklı gökdelen yükseliyor. Arkada kalan turunculu-mavili binanın Enstitute ile alakalı olacağı düşünülmekte. Fallout 3 oyununda Washington sokaklarında yıkılmış gökdelenler görmüştük. Hiç birinin içine girilemiyordu. Ancak Fallout 4 ile birlikte bu yerlerin hepsini gezeceğiz gibi gözüküyor.
Biz Kimiz, Ne Yapıyoruz, Nereye Gidiyoruz?
Hikaye Boston’da geçiyor. Tamam orasını anladık, diyorsunuz. Peki hikayenin ortasında bulunan bizler, yani oyuncu kime hayat verecek. Bu soru da henüz tam anlamıyla yanıtlanmış değil. Fragmanda karşımıza Vault 111 isimli bir barınak geçiyor. Daha önce hiçbir Fallout oyunununda ya da Fallout Bible’ında esamesi bile okunmayan bir barınak. Fallout 4 ile birlikte, Vault 111’in varlığını öğrenmiş olduk.

Vault 111, diğer barınaklardan biraz daha farklı duruyor. Hatırlarsanız, önceki oyunlarda barınak kapıları mağara içlerinde bulunurdu. Kapıları yana doğru açılırdı. Vault 111’in iki kapısı var. Birisi yeryüzünde, yere yatay biçimde açılıyor ve içerisinde bir asansör bulunuyor. Diğer kapı ise yer altında bulunuyor ve yana doğru açılıyor. Bu ne anlama geliyor? Aslında çok mühim bir nokta değil. Ama barınak, benzerlerine göre şehre daha yakın olabilir. Bu yüzden de bir mağara, tepe ya dağ oyuğuna inşa etmek yerine direkt olarak şehrin altına yerleştirilmiş olabilir.
Şimdilik ana karakter hakkında söylentiler dışında hiç bir şey yok. Sadece Vault 111 sakini olduğunu biliyoruz. Savaştan hemen önce uyutulduğunu söyleyen var, aslında bir Android olduğunu söyleyen de var. O yüzden bu söylentiler ile kafanızı karıştırmak istemiyorum. Bu yüzden Protagonist’in amacını da tam olarak bilememekteyiz.
Ancak genel kanıya göre oyuncular, Fallout 3’te olduğu gibi karakterlerinin doğumundan itibaren gelişimini görebilecek. Savaş öncesinde uyutulduğu düşüncesinden yola çıkarak bunu doğrulayabiliriz. Büyük Savaş öncesine ilk defa yakından bakma imkanı sunulabilir. Oyuncu belki de, retrofütüristik kasabasında hayatına başlayıp, Büyük Savaş’ın sirenlerini duyduğunda koşarak Vault 111’e ulaşmaya çalışır. Böylesi daha mantıklı gözüküyor.

Hikayenin Büyük Savaş’tan (23 Ekim 2077) 200 yıl sonra geçeceği söyleniyor. Yani 2277 yılı. Ama bu pek kuvvetli bir sav değil. Çünkü Fallout 3 de 2277 yılında başlamıştı. Bir başka kuvvetli söylenti ise hikayenin Fallout 3’ten tam 10 yıl sonra yani 2287’de geçeceğini işaret ediyor. Bu yıllarda ana hikaye kronolojisinde değinilmemiş döneme denk geliyor. Bu da biraz daha olası bir söylenti.
Bugüne kadar piyasaya sürülen tüm Fallout oyunları, hem bölge hem de tarih olarak farklılık gösterdi. 2287 yılında, savaş sonrasında toparlanmaya başlayan bir ülke görebiliriz. Teknolojik açıdan gelişmiş Boston şehri de bunun merkezi olabilir. Bunun nedenlerinden biri de, bir sonraki konu başlığımız olan Brotherhood of Steel.
Düşman Kim?
Fallout evrenini altını üstünü getirdiyseniz, Brotherhood of Steel’in de son hikayelerde ne kadar kuvvetli bir birlik haline geldiğini görmüşsünüzdür. Fallout 1’de Master ve Super Mutant ordusu karşısında mutlak galibiyet sağlayan Bos, Fallout 2’de Enclave’in Batı Sahili kolunu yok etmişti. Fallout 3’e baktığımızda ise Brotherhood of Steel oluşumunun farklı bir boyuta ulaştığını görüyoruz. Washington’ın en korkulan ve en saygı duyulan fraksiyonu haline gelmiştir. Başlarındaki Enclave belasını, kökten yok etmeyi de başarmışlardır.
Bu sayede doğu sahilindeki en büyük yapılanmanın BoS olduğunu söyleyebiliriz. Ancak yıllar içerisinde BoS askerlerinin ve yönetiminin yozlaştığı da söylenmekte. Özellikle BoS’un batı kanadı, New California Republic ile amansız bir güç savaşına girişmişti. Ellerindeki teknoloji üst seviye olmasına karşın, sayıca az olmaları taktiksel avantajı kaybetmelerine sebep olmuştu.
Fragmanda da bol bol BoS askerleri görüyoruz. Benim kafamı karıştıran konu ise BoS askerlerinin, Vault 111’in girişinde ne yaptığı. Birbirinden tamamen bağımsız iki grup. Vaultlar, Vault-Tec isimli bir firma tarafından, Amerikan Hükümeti’nin gizli deneyleri için inşa edilmişti. Brotherhood of Steel ise Büyük Savaş sonrası oluşumlarını bitirmişti. Yani arada bir kopukluk var. Elbette o dönemde T-51b zırhı giyen ordu mensupları var. Ancak Boston’da işleri ne? O döneme kadar mekanize piyade tugayları, Alaska’daki sınırı korumakla yükümlüydüler.
Kafayı karıştıran çok fazla soru var. Sanıyorum ana hikayede değişikliğe gidilecek birçok nokta ile karşılaşabiliriz. Bu sebeple ana düşmanımız Brotherhood of Steel olabilir. Bunun başlıca sebeplerinden biri, yukarıda da bahsettiğim gibi fraksiyonunun yozlaşmış olması. Doğu kolu, Washington’da kontrolü tamamen sağladığında kuzeye doğru ilerleyip Boston şehrine gelmiş olabilir. Burada da eski teknolojiyi elde edip, insanları kontrol altına almak isteyebilirler. Bunu yapacak güçleri de var.
Ana hikayeye bakılırsa ellerinde tonla teknolojik ekipman var. Washington’da ise devasa Liberty Prime robotu bulunuyor. Ayrıca HELIOS-1 uydusu ile gökyüzünden ölüm ışınları saçabiliyorlar. Karargahları ise bulunması neredeyse imkansız şekilde yer altına inşa edilmiş durumda. Hal böyle olunca Boston’ı kontrol altına almaya çalışan, amacı dışarısına sapmış bir BoS ihtimali üzerinde durmamız gerekiyor.
Öte yandan fragmanda Enclave Eye Bot robotu da gözlerden kaçmıyor. Enclave, Fallout 3’ü takip eden olaylar sırasında (Yani DLCler) tamamen yok edilmişti. Geriye kalan Enclave askerleri de Mojave Çölü’ne kaçmıştı. Fallout: New Vegas ile birlikte bu eski Enclave askerlerini bir araya toplayıp, Hoover Dam savaşına sokabiliyorduk. Belki de, Hoover Dam savaşı sonrasında yeniden yapılanmaya giden ve asıl amacı değişen bir Enclave karşımıza çıkabilir. Çünkü Brotherhood of Steel varsa, karşısında mutlaka Enclave unsuru olmalı.
Ayrıca şu Vertibird helikopterlerinden birden fazla gördük. Fallout 2 sırasında, Vertibird planlarını Enclave’in laboratuvarından çalıp Brotherhood of Steel’e verebiliyorduk. Duruma bakılırsa Brotherhood of Steel’in artık kendine ait Vertibird helikopterleri var. Hem de birden fazla. Umuyoruz bu helikopterleri kullanma ya da en azından binip, bir yerlere çıkarma yapma fırsatı buluruz.
Sonuç
Fallout 4 fragmanı ile çok heyecanlandı. Ama fragman kelimenin tam anlamıyla hiç bir şey anlatmıyor. Şu an hali hazırda bir Fallout 4 furyası ya da yeni bir başka deyişle Hype’ı sürüyor. Bu trene atlamak için acele etmeyin derim. Daha çok fazla açıklanması gereken nokta var. Oyunun çıkış tarihi bile muallakta kalmış durumda. Ekim ya da Aralık 2015 gibi piyasaya sürüleceği belirtiliyor. Ayrıca oyunu izometrik bakış açısı ile oynayıp F1 ve F2 nostaljisi yapılabileceği söylenmekte.
Bunlar güzel söylentiler ama hemen heyecan yapıp, ortalığı bilgi kirliliği ile doldurmaya gerek yok. Şimdilik 14 Haziran tarihinde, E3 Fuarı’nda Bethesda’nın düzenleyeceği konferansı beklemekten başka çare yok. Belki o zamana kadar kısa bir fragman daha paylaşılabilir. Konferans sırasında tüm sorularımıza cevap alacağımızı düşünmekteyim.
Ben bir yıl kadar önce sızan senaryolarda yazanlara ve yukarıdaki resimlere bakarak oradaki bebeğin babasının ana karakterimiz olacağını düşünüyorum. Görünüşe bakılırsa sızan senaryolar doğru çıktı ve senaryonun en başında ana karakterimiz bebek oğlundan ve eşinden bahsediyor. Senaryonun en üstündeki adamda fragmanın sonunda çıkan karakterimize ve baştaki bebeğin babasına çok benzettim ben.
http://i.kinja-img.com/gawker-media/image/upload/s–64mU25__–/1282433217878676879.png