Bir Akım Olarak İkinci Dünya Savaşı

Bu gün 6 Haziran 2014. Tarihte önemli bir yer tutan, İkinci Dünya Savaşı’nın kaderini değiştiren Normandiya Çıkarması’nın 70. yıldönümü.

General Eisenhower’ın dünya savaş tarihinde eşi benzeri görülmemiş cephe harekatlarından birine imza attığı, Normandiya kıyılarına yapılan Overlord operasyonunun başladığı gün.

Son 30 yılda bu konu ve devamında da WW2 olarak bakıldığında sinema, video oyunları, müzik sektörü dahil birçok sektöre inanılmaz içerik katan bu olay üzerine size bir makale hazırlayalım dedik. Aklımızda kalan bilgisayar oyunlarını, filmleri ve müzik gruplarını bir başlık altında topladık. Nazi cehennemine açılan kapaklarıyla taşıyıcı gemilerden başladığımız Medal of Honor Allied Assault’tan, koskoca savaş tarihine şarkılar yazan Sabaton grubuna kadar birçok içeriği yazının devamında bulabilirsiniz. İyi okumalar dileriz.

Bilgisayar Oyunları

Muhtemelen bunu dediğimizde aklınıza ilk etapta Medal of Honor, Call of Duty, Battlefield ve Wolfenstein gelecektir. Biraz daha açalım konuyu o zaman.

The Saboteur vardı mesela; cephe ardında Nazilerin çeşitli planlarını bozduğumuz, İrlandalı bir ajanı oynadığımız RPG öğelerine sahip (ve ben bu satırları yazarken de Origin’de muhteşem bir indirimde olan) bir oyun olarak bizlere sunulmuştu. Open World yapısı, keyifli görevleri ile mutlaka göz atılması gereken bir yapım kendileri.

Bir Commandos serisi vardı, bir jenerasyonun sinirlerini bozan, fıtık eden… Daha başka bir şey yazmaya gerek var mı? Adını araştırın ve bir iki tane video izleyin… Kamınrodayvasöğğ!

Men of War, Face of War, Order of War, Soldiers: Heroes of WW 2 olarak devam eden aynı kalıba sahip, Commandos’un diktiği bayrağı aynı zorluk seviyesinde devam ettiren oyunları da mutlaka elden geçirmelisiniz.

Silent Storm. Allah seni kahretsin dediğimiz bir başka zor ama enfes RPG’nin dibi bir oyun daha… Elinizdeki MG42 ile ahşap bir evin tavanına ateş ederek üst kattakileri kevgire çevirmeyi başka hangi oyun size sunabilir ki?

Wolfenstein dedin mi akan sular durur. Onunla bağlarımız çok eskilere dayanıyor, hazır yeni mahsulü de çıkmış piyasada burayı okumakla vakit kaybetmeyin ve oynayın.

Hidden & Dangerous Serisi günümüzde pek çok bir oyuna benzetemeyeceğimiz, ilk oyununu 1999 yılında çıkartmış 2.sini de 2003 yılında piyasaya sürmüş takım tabanlı bir oyun. FPS desen değil TPS desen değil… Sözün özünde mis gibi bir oyun daha olmuş ama piyasa sağ olsun onu da eritip tüketmiş.

World of Tanks & War Thunder ise benzer 2 oyun olarak yıllardır havada ve karada simülasyon olarak tattığımız zevki bize multiplayer olarak sunan dönemin uçaklarını, tanklarını hatta yakın zamanda da gemilerini hizmete açacak 2 oyun. Çok keyifli ve saatlerde içinde kaybolacağınız yapıdalar.

R.U.S.E. çok tuhaf bir oyun. Risk oynar gibi oynadığınız sıra tabanlı ve stratejik bir oyun. Eskinin Panzer General’ini hatırlayanların günümüzde başından ayrılamayacağı bir yapım.

Day of Defeat, bir nesilin internet kafede çürümesini sağlayan o muhteşem Half-Life modu. Tarifi olmayan bir oyun anlayışı ile özellikle üniversiteli mühendislerin akınına uğramıştı kendileri.

Mortyr’i hatırladınız mı? Büyük umutlarla çıkan ve sonrasında ortadan kaybolan oyun.

Blitzkrieg serisi ise pirinç tanesinden hallice ordularımızla bütün bir savaş dönemine yayılan (kaç ek paketi çıktı benim bile unuttuğum) sağından solundan kalite akan bir RTS idi. Mutlaka oynayın! GOG’da olması lazım.

Ağır strateji mi, savaş mı istiyorsunuz, alın size Hearts of Iron.

Call of Duty dedik mi benden daha çabuk sayarsınız serideki oyunları biliyorum, o yüzden hızlıca geçiyorum :D

Silent Hunter (Amiga’da ise yanılmıyorsam Silent Service idi benzer yapımı. Hatta Das Boot isimli bir denizaltı simülasyonu da vardı) bize denizin altında savaşa bakış açısı katmamızı sağlamıştı. O zaman sabrımız ve sinirlerimiz bu oyunu oynamaya yetiyormuş, şimdi mümkünatı yok dayanmaz sinirlerim.

Brothers in Arms serisi… Ya bir oyun ne kadar efsane giriş yapabilir? Band of Brothers’ın temasına sahip, uçaktan atlayarak maceraya başladığımız bir avuç askerin o cansiperhane mücadelesini bize anlatan, bazı sahnelerde gözümüzden yaş akıtan nefis oyun.

NOT: Furious isimli serinin 4. oyunu sakın çıkmasın! Laçkalaştırılmış bir WW2 içeriğine ihtiyacımız yok!

Medal of Honor dediğimizde de Call of Duty’de olan olacak biliyorum, güzel seri, nefis seri, oynayın ve oynatın.

Sniper Elite. Bir keskin nişancının dürbününden cephe ardındaki olaylar leziz kere leziz izliyorsunuz. 3. oyunu da geliyor Afrika tarafına yöneliyorlardı bildiğim kadarıyla.

Codename Panzers: Phase 1 & 2 ise çok güzel bir RTS olmakla birlikte yer yer Company of Heroes ile kıyaslandığından (ve o dönem uyguladıkları kopya korumasının orijinal oyunlarda bile saçmalamasından ötürü) biraz patlayan bir oyundu. Sakin bir zamanda mutlaka kurup oynanması gereken yapımlardan.

Çizgi Roman

Bu konuda çok takipçisi olmasam bile Batman, Superman ve Captain America’nın savaş döneminde propaganda amacıyla kullanıldığını ortaya koyan içeriklerimiz mevcut. Zaten Captain America’nın kendi serisini anlatan filmlerini izlediğimizde de o döneme yolculuk yapmış oluyoruz.

[Show slideshow]

1 2 ►

Dizi

Tabii ki Band of Brothers! Benim izlediğim birçok yapımdan (Pacific’ten bile) daha güçlü bir anlatıma sahip olduğunu düşündüğüm (E tabi bunda yoğun patriotik içeriğin de olduğu) bir mini dizi.

Kubilay’ın beni desteklediği bir nokta da Unsere Mütter, Unsere Väter oldu. Öneriyor kendisi, izleyin dedi ;)

Sinema

Bu konuda eleştirmenden ziyade size güzel bir liste bırakıyorum. Bunları tek tek 3-4 günlük aralıklarla izleyin, ağır ağır keyfini sürün.

• Saving Private Ryan
• Downfall
• Schindler’s List
• Das Boot
• The Longest Day
• A Bridge Too Far
• Inglourious Basterds
• Patton
• The Great Escape
• Battle of Britain
• Valkyrie
• Enemy at the Gates

Yine Kubilay beni bu konuda da yalnız bırakmadı ve onun gözüne takılan iyi yapımları eklememi istedi:

• The Guns of Navarone
• Where Eagles Dare
• The Dirty Dozen
• Cross of Iron
• Stalingrad
• Idi i smotri (come and see)
• Black Book
• Max Manus

Müzik

Sabaton. Net. Başka söze gerek duyamıyorum adamların hayatı WW1 ve WW2 ile odaklı olmakla birlikte dünya üzerindeki epik savaşlar. Özellikle Primo Victoria, Screaming Eagles ve Aces in Exile gibi kült şarkılarla domine ettiler ortalığı. Sağ olsunlar gelip bir de konser verseler de mutlu olsak.

Iron Maiden. Aces in High ile tepe yapmış, dönem dönem diğer şarkılarında da çeşitli göndermeler barındıran bir grup kendileri. Zaten “baba” olmalarının ötesinde başka bir tadı bulunur.

Winterborn geliyor aklıma, geçen benzer grup arayışlarındayken Levent Pekcan’ın bana önerdiği.

Aynı şekilde at gibi müzik yapan Hail of Bullets da tadından yenmeyen bir grup.