İşte İstediğimiz Tat! – Sonsuz Macera Günleri İncelemesi

Dungeons & Dragons: Sonsuz Macera Günleri ile Baldur’s Gate’ten Ravenloft’a uzanan bir maceraya çıkıyoruz. Bu cilt hikayesiyle olduğu kadar kağıt seçimi ve mürekkebinin kokusuyla bile keyif veriyor.

İnceleme yazısına hikayeden önce Presstij‘in cilt için yaptığı tercihleri överek başlamak istiyorum. Zira kitabı elimize aldığımız anda bir memnuniyet hissi bizi sarmaya başlıyor. Cilt kalın olmasına rağmen tek elimizle kolayca tutamayacağımız kadar kalın değil. Ayrıca seçtikleri kağıt sebebiyle ağır da değil. Yani saatlerce elimizde tutsak da bizi yormayacak bir kitap olmuş.

Bu ciltte kuşe kağıt kullanmamışlar; kitap kağıdı diye de geçen Enzo kağıt kullanmışlar. Ki bu eski çizgi romanlarda görmeye alışık olduğumuz kağıt. Dolayısıyla kitabı açıp sayfaları şöyle bir çevirdiğimizde hem kağıdının dokusu hem de mürekkebin kokusu bize nostaljik bir keyif veriyor.

Ciltte 3 macera bir araya geliyor: Baldur Geçidi Efsanesi, Vampirin Gölgesi ve Buz Devinin Öfkesi. Bu maceraların her biri de 5 sayıdan oluşuyor. Yani 336 sayfalık bu kitap 15 sayıyı bir araya topluyor. Her hikayenin yazarı aynı: Jim Zub. Ancak çizerler ve renklendiriciler değişiyor. Bu yüzden kitaba hızlıca göz atarken gözümüz farklı tarzda çizimlere takılıyor. Karakterlerinin stilinin değişmesi normalde benim pek hoşuma gitmez. Fakat burada çizimler arasındaki farklılık rahatsızlık vermiyor. Özellikle de hikayeleri okuduktan sonra fark ediyoruz ki her macerayla birlikte kahramanlarımızın içinde bulundukları diyar ve hikayelerinin atmosferi değişiyor. Çizimlerdeki değişim de bununla uyumlu gelmeye başlıyor.

Bu Kadar Göz Atmak Yeter, Artık Okuyalım

Kitapla yukarıda anlattığım gibi bir ilk bakışta aşk durumu yaşadıktan sonra hikayeler ile hayal kırıklığı yaşamak çok üzücü olurdu. Neyse ki Jim Zub böyle bir şeye izin vermiyor. Yazar bizi kolayca içine çeken, takip etmesi kolay ve sürükleyici bir maceranın ortasına atıveriyor.

Eğer okumayı bırakmak istiyorsanız ilk maceranın, yani beşinci sayının sonu bunun için en uygun yer. Zira onu takip eden sayılarda aksiyon hiç durmuyor. Bir bakmışız, kitabın son sayfasındayız. Orada da ne yazıyor biliyor musunuz? “DEVAM EDECEK –Mİ?”

Devam etmeyecek olma ihtimali hüsranla karışık bir endişe yaratıyor. Çünkü çok güzel vakit geçirmiştik! Bu macera burada bitemez. (Çoğu D&D macerasının son seansı da bu duyguları yaratmıyor mu zaten?)

Maceralar

Hikayenin sürprizlerini bozmayı hiç istemiyorum. O yüzden onlar hakkında kısa ve öz bilgi vereceğim. Ancak bunun yerine yüzeysel seviyede bilgi almak isterseniz tanıtım yazımızı buradan okuyabilirsiniz.

Macera Delina adlı bir sahirin (sorcerer) Baldur’s Gate şehrinin sokaklarında koşmasıyla başlıyor. Gücünün kontrolünü pek de sağlayamayan Delina’nın bir telaş anında yaptığı büyü kentin meydanındaki ünlü heykele işliyor. Bu aslında bir heykel değil. Sevilen Korucu Minsc ve minyatür dev uzay hamster’ı Boo yıllar önce Flesh to Stone (Petrification) büyüsüne maruz kalmış ve taşlaşmışlar. Delina da farkında olmadan bu büyüyü bozuyor. Bir anda kendine gelen Minsc, Delina’yı dostu Neera’ya benzetiyor ve onu korumak için kılıcını çekiyor. Böylece çizgi roman daha ilk sayfalardan Baldur’s Gate oyunlarına selam çakıyor. Sonra da Unutulmuş Diyarlar romanlarından, oyunlarından ya da D&D maceralarından tanıdık mekanlarda bildik isimler ve cemiyetlerle macera boyunca karşılaşmaya devam ediyoruz.

Minsc ve Boo, Delina’yı korumaya çalışırken yolda iyi kalpli (good alignment’lı) başka arkadaşlar da ediniyorlar. Bu gruptaki üye sayısı da her macerada artmaya devam ediyor. Ancak Minsc ve Boo dışında önceki roman, oyun ya da maceralarda gördüğümüz biri olmuyor asıl partide. Yani partinin Minsc ve Boo dışındaki karakterleri bu çizgi romanlarda yaratılmışlar.

İkinci macera bizi alıp Ravenloft’a götürecek demiştik. Çizgi romanın tanıtımı “teknik olarak Ravenloft’a ait bir bölgede geçiyor” demişti. Yalan söylemiş: Barovia’nın göbeğine, Strahd’ın ayağının ucuna götürüyor bizleri. İyi kalpli kahramanlardan oluşan maceracılarımız soludukları havanın bile kötücül olduğu bu topraklarda hayatta kalma mücadelesi veriyor. Ancak Ravenloft’tan kurtulmanın pek de kolay olmadığını herkes bilir. Dolayısıyla kendilerini Baldur’s Gate’in 1500 kilometre kuzeyinde bulduklarında pek de şikayet edemiyorlar.

Sonsuz Macera Günleri: Herkese Tavsiye Edilir

Sonsuz Macera Günleri cildinin içindeki hikayelerden her yaştan okur keyif alabilir. Bu yüzden Dungeons and Dragons ya da Unutulmuş Diyarlar ile tanıştırmak istediğiniz bir ufaklık varsa bu harika bir hediye olacaktır. Öte yandan yazının başında da anlattığım gibi cilt hem kokusu ve baskısı hem de karakterleri ve hikayesi ile nostalji yaşatmayı başarıyor. Bu yüzden yaşını başını almış kişilerin de zevkle okuyacağı bir kitap olmuş.

Daha önce fantastik maceralarla, D&D ya da Forgotten Realms ile tanışmamış biri de bu çizgi romandan çok keyif alabilir. Hatta bu maceraların gazıyla bu diyarlar hakkında daha fazla şey öğrenmek isteyebilir, soluğu romanlarda veya oyunlarda alabilir. Yani deneyimli olmaya gerek yok. Öte yandan deneyimli olan kişiler de basit bir kurgusu olsa da keyifli bir macera okuyor olduklarını kabul edecektir. Minsc’i Ranger’lıktan gelen yeteneklerini kullanırken görmekten eğlenecek, karşılaştıkları yaratıkların can puanları ve özelliklerini düşünerek macerayı başka bir gözle görebilecektir. Dolayısıyla her deneyim seviyesinden okura tavsiye edebiliriz.

Bu arada incelediğimiz varyantın karton kapaklı varyant olduğunu da ekleyeyim. Ciltli ve limitli sayıda basılan özel varyant da muhteşem görünüyor. Fakat hangi varyantı olduğundan bağımsız olarak kütüphanenizde olmasından memnun olacağınız bir iş çıkarmışlar ortaya.

Kısacası Sonsuz Macera Günleri’ne bayıldık! Şimdiden ikinci cildin gelmesi için yanıp tutuşuyoruz.

Bu arada Presstij‘in FRP tutkunlarını mutlu etmeyi hedefleyen hikayeleri dilimize kazandırdığı da gözümüzden kaçmadı. Önce Die hikayelerini dilimize kazandırdılar ve bir FRP oturumunun ne kadar ters gidebileceğini anlattılar. Burada klasik D&D class’larının da farklı yorumlarını okuyarak eğlendik. Ardından da Dungeons & Dragons: Sonsuz Macera Günleri ile bizi mest ettiler. Tabii diğer yayınları arasında süper kahraman hikayeleri ve fantastik maceralar da var ancak FRP odaklı bu iki çizgi romanı yayınlayarak bizce fazladan XP’yi hak ettiler, ne dersiniz?