Agents of SHIELD Sezon Ortası İncelemesi
Agents of SHIELD’a hala başlamadınız mı? Yoksa geçen sezonun başındaki vasat bölümlerden dolayı yarıda mı bıraktınız?
Öyleyse gelin, neden bu diziyi seyretmeniz gerektiğini açıklayayım.
Kabul edeyim, SHIELD ilk bölümlerinde beklentinin altında kaldı. Ancak Captain America Winter Soldier’ın çıkışıyla bambaşka bir şeye dönüştü. Filmin konusunu aldı, kendi merkezine oturttu. Aksiyon yükseldi, o zamana kadar sıradan görünen karakterler büyük gelişme gösterdi, sayısız ters köşeyle karşılaştık. Dizi onu sabırla izleyenlere beklediklerine değecek şeyler sundu ve ilk sezonun sonundaki ivmesini düşürmeden yeni sezona girdi.
SHIELD şu an fazlasıyla kaliteli bir dizi. Marvel’la ilgilenmeyenlerin bile izleyebileceği halde. (Eğer casus maceralarını seviyorsanız SHIELD tam size göre. İleri teknoloji aletler, undercover görevler, takım dinamiği, hepsi var) Artık bir ana düşmanımız var: Cap filminin armağanı HYDRA. Geçen sezon sürekli yeni gizemler bırakan, fakat hiçbirini cevaplandırmayan dizi artık hızlandı, HYDRA ile savaşı anlatıp MCU’daki boşlukları doldururken soru işaretlerinin kafamızda uzun süre durmasına izin vermiyor. Bu da kurgunun yeni sezonda daha iyi ve akıcı olmasından kaynaklanıyor.
SHIELD yalnızca MCU’nun boşluklarını doldurmuyor, MCU’ya yön veriyor. Coulson’ın çizimleri etrafında gelişen hikaye öyle bir yere bağlanıyor ki ne kadar şaşırdığımı anlatamam. Yazının ilerleyen kısmında değineceğim bu olay diziyi MCU’daki filmler kadar önemli yapacak derecede büyük ve geleceğe yapılan yatırımı gördüğünüzde yapımcılara hayran bıraktıracak kadar harika.
Oyunculara bir övgü yollamazsam ayıp olur. Bireysel performanslarının yanı sıra takım kimyası da harikulade. Bu sezon takıma üç isim daha katıldı ve hiçbiri sırıtmıyor, karşımızda birlikte çok iyi savaşan, muhabbetleriyle eğlenebildiğimiz gerçekçi bir ekip var. Bobbi Morse takımın ihtiyacıydı, bu dizide bir süper kahraman olmalıydı zaten, Hunter’la da -özellikle başlarda- eğlenceli bir ilişkileri oldu. Aynı zamanda sahada dövüşebilen karakter sayısını artırdılar. (Skye’ın da May’den eğitim almasıyla sahaya inebilen elemanlar çoğunlukta artık, bu da daha sağlam bir ekip demek) Ian DeCaestecker, Fitz rolünde döktürüyor, Mick’le de güzel bir ikili oldular. Skye gerçekten de esas kız olmayı başardı. Coulson ve May’e söylenecek söz yok, iyiydiler, daha iyi oldular.
Kyle MacLachlan (The Doctor) ve Brett Dalton’a (Grant Ward) ayrı bir parantez açmak istiyorum. MacLachlan agresif karakterini başarıyla yansıtıyor, Dalton’sa inanılmaz bir evrim geçirdi. Yakışıklı çocuktan amacı belli olmayan, sıradaki hamlesi tahmin edilemeyen kötü adama dönüştü, herkesi şaşırttı.
SHIELD çizgi roman okuru kitleye hitap etmekten de vazgeçmiyor. Klan Koenig’ler, May’in suratını alan ajan, Agent Carter cameo’su ve Bobbi’nin Star Wars tişörtü gibi ögeler dizi içinde sırıtmadan geek’leri mutlu ediyor. Ha son olarak teke tek dövüş sahneleri mükemmel bu sezon!
Agents of SHIELD kendi ayakları üzerinde durabilen, çok az hata yapan, MCU’da tartışılmaz bir önemi olan, cesur ve kaliteli bir dizi haline geldi. İzlemeyenler direk Winter Soldier sonrası bölümlerle başlayabilir. İzleyenlerleyse ikinci sezonda olan bitenleri tartışalım. Spoiler bölgesi!
2. sezonun kötü adamları harikaydı. İlk bölümden tanıştığımız Absorbing Man çok iyi kullanıldı. Filmlerde rol alacak kadar önemli olmayan, dizi içinse zorlayıcı bir düşmandı. Blizzard’ı tekrar gördük. Soğuk duruşlu Daniel Whitehall’a da değinmek lazım. Öldürülmesine şaşırmadım, dizinin gerçekçiliği ve Inhumans’a odaklanması açısından gerekliydi bence. SHIELD, HYDRA açığa çıktığından beri cesur bir dizi. Victoria Hand öldürülüyor, Skye Ward’u vuruyor, Tripp ölüyor. Dizinin bu konuda elini korkak alıştırmamasını beğeniyorum, çünkü büyük ve ciddi bir savaştayız, SHIELD zayıf, HYDRA her yerde ve ölümler bu atmosferi hissetmemizi sağlıyor. (Hand’le Tripp’in ölmeden önce daha çok geliştirilmesini isterdim ama olmadı)
Yazının başından beri haykırmak istediğim kısma geldim artık: İlk Inhumanlar! Marvel’ın casusları en başından beri Inhumans’a hazırlıyormuş bizi. Film 2018’in kasımında çıkacak ama ilk Inhumanları gördük bile. Skye’ın Daisy Johnson, (Quake) babasının Calvin Zabo (Mr. Hyde) olduğu kesinleşti. Normalde Zabo, Hyde formülü ile güçlerini kazanıyor, kızı da onun DNA’sı ile. Ancak MCU Quake’in orijinini Inhuman olmasına bağladı. Bu, mutant kelimesini kullanamayan Marvel için büyük avantaj, mutant olan olmayan birçok karakterin orijini Inhumanlara bağlanabilir. Bu noktada akla Quicksilver ve Scarlet Witch geliyor. Acaba onları da Inhuman yaptı mı Marvel? Kulağa mantıklı geliyor, doğru çıkar mı bilmiyorum, izleyip göreceğiz. Ayrıca Raina’nın Tigra, son sahnedeki Inhuman’ın da Reader olduğuna dair dedikodular var. Ne olurlarsa olsunlar Marvel’ın mükemmel şeyler sunacağına eminim. Tebrikler Agents of SHIELD, sezonun ilk yarısında kaptın beş yıldızı!
