Makaleler

Öte Diyarlar #3 – Don’t Rest Your Head

ote-diyarlar-dont-rest-your-head-banner

Bu hafta size tanıtmak istediğim oyun Don’t Rest Your Head.

Zamanında Indie tabir ettiğimiz bağımsız rol yapma oyunlarını incelerken gözüme çarpan Don’t Rest Your Head (bundan sonra DRYH olarak anılacaktır) oldukça ilgimi çekmişti. Şimdiye kadar iki kez oynatma imkanı bulduğum oyunu sizin de beğeneceğinizi umuyorum.

HİKAYE

Uyuyamıyorsunuz. Sebebi ne olursa olsun karakterinizin gözüne uyku girmiyor. Belki sınav stresi yaşıyor, belki sevgilisi tarafından terk edilmiş, hatta bir yakınını kaybetmiş. Uykusuzluk başta sizi çok rahatsız etmese de zamanla benliğinizin bir parçası olduğunu hissediyorsunuz ve bir şey “tık!” diye yerine oturuyor. Bunu tam olarak konduramasanız da bir şeylerin farklı olduğunu hissediyorsunuz. Her gün geçtiğiniz caddeye açılan, daha önce fark edemediğiniz bir sokak… Evinize çıkarken apartman koridorunda daha önce görmediğiniz bir kapı…

Akşamları gittiğiniz barda üçüncü bir tuvalet… Bir şekilde o daha önceden farkında olmadığınız kapıdan geçtiğinizde ise artık yaşadığınız yerde değilsiniz. Mad City’ye hoşgeldiniz!

MAD CITY VE KARABASANLARI

Mad City adının hakkını gerçekten veren, çılgın ötesi bir şehir. Bugüne kadar görülmüş bütün kabuslardaki bütün karakterler, nam-ı diğer karabasanlar bu şehirde ikamet ediyor. Evet ikamet ediyor, çünkü karabasanlar da aslında gündelik işlerinin peşinde koşan tipler. Sadece ufak bir zaafları var, uyuyan birisini gördüklerinde kendilerini kaybediyorlar. O yüzden ne yaparsanız yapın, ama Mad City’de iseniz başınız öne eğilmesin!

dont-rest-your-head-pic

Kaybettiğiniz çorap tekleri, kırılıp kenarda unutulan oyuncaklar, hepsi Mad City’de kendine yer buluyor. Karabasanlardan bahsettim ama Mad City’de kendi halinde takılan, işine gidip gelen halk da yok değil. Aklını yitiren veya Mad City’yi evi belleyen karakterlerin önünde iki seçenek bulunuyor. Ya karabasana dönüşüyorlar ya da bilinçlerini yavaşça kaybedip, kendilerine verilen görevi sonsuza dek yapan vatandaşlara dönüşüyorlar. Zamanın farklı aktığı, kimsenin yaşlanmadığı bu diyarda bir temel işleyiş de yok değil. Her şehirde olduğu gibi burada da kolluk kuvvetleri ve bürokrasi yer alıyor. Saat suratlı Komiser Tik-Tak’ın sırtı kurma kollu oyuncak polislerinden her şeyi devlete ihbar eden hafiye Raptiye Kafalara Mad City renkli simalardan geçilmiyor. En geçerli para birimi olan hatıralarınızla aklınıza gelen her şeyi satın alabileceğiniz Bizarre Pazar, Balmumu Kral hükümdarlığındaki yeraltı dehlizleri, Ölüm’ün şehirdeki nefesi olduğu rivayet edilen When Ana müdireliğindeki Mad City Lisesi bu şehri özel kılan mekanlardan sadece birkaçı. İşin güzeli Mad City her şeye açık, şehirde neyin nerede olduğu, nasıl bölgelere sahip olduğu tamamen oyun yöneticisinin hayal gücüne bağlı.

KARAKTER YARATIMI

Gerçek dünyaya (eski dünyamız Uyuyan Dünya’ya değil Mad City’ye) yolu düşen her karakterimize Awake adı veriliyor. Oyuna başlarken bir Awake yaratmaya da çeşitli sorular cevaplayarak başlıyoruz.

dont-rest-your-head-1

  1. Seni uyanık tutan nedir? Karakterimizin geçmişine kısaca göz atan bu soruyla insomniamızın kaynağına karar veriyoruz.
  2. Sana ne oldu? Bir şeyin tık ederek yerine oturduğunu ve birden her şeyin farklılaştığını söylemiştim. Bu genelde dramatik bir olayın sonrasında cereyan ediyor. O olay neydi? Bir cinayet mi yaşandı, işten mi kovuldun? Bu sorunun cevabı aynı zamanda oyuncunun oyuna giriş sahnesini tanımlamış oluyor.
  3. Dışarıdan bakıldığında nasıl birisin? Çevrende bıraktığın ilk intiba nedir? Yüzeysel bakıldığında ne menem bir şeysin?
  4. Bu kabuğun altında ne yatıyor? İçinde nasıl bir kişilik yatıyor? Aslında nasıl birisin? Unutmayın ki sevimli, gözlüklü izci kızın içinde bir seri katil yatıyor olabilir.
  5. Hayat yolun seni nereye götürüyor? Karakterinin hayattaki amacı nedir? Neyi başarmaya çabalıyor?

Karakterimiz sadece soru-cevaplardan oluşmuyor. Karakterimizi sayısal olarak tanımlayan özellikler Disiplin, Bitkinlik ve Delilik. Disiplin bu kabus diyarında bizi mantığa bağlayan yegane unsur. Yaptığımız her hareketin sonucunda bizi çıldırmaktan kurtaran limanımız. Her karakter oyuna Disiplin skoru 3 olarak başlıyor. Ondan sonra karakterimizin “tepkilerini” seçiyoruz. DRYH’de verilebilecek tepkiler Dövüş ve Kaçış olarak ikiye ayrılıyor. Bunları illa kavgaya karışmak veya kaçmak olarak algılamamak gerekiyor. Dövüş tepkisi genel olarak agresif tepkileri içeriyor. Karşındakinin ağzını yüzünü dağıtmanın yanında ona kırıcı hakaretler yağdırmak da bu kategoriye giriyor. Kaçış tepkisi de pasifist ve ürkek tepkileri gösteriyor. Koşarak uzaklaşmaya alternatif bir köşede cenin pozisyonunda ağlamayı da verebiliriz. Bu ikisine toplamda 3 puan dağıtıyoruz. İstersek üçünü de aynı tepkiye verebiliyoruz.Bundan sonra karakterimizin iki yeteneğini belirliyoruz. Bunlar Bitkinlik ve Delilik yetenekleri. Bitkinlik yeteneği karakterin sahip olduğu, bildiğimiz dünyamızda mümkün olan bir üstün yeteneğini temsil ediyor. Süratli koşmak, mükemmel hafıza, hesap dehası olmak buna birkaç örnek. Delilik yetenekleri ise fizik kanunlarının ötesinde yetenekler. Aklınızdaki yeteneği oyun yöneticinizin onayına önceden sunun, ama genel özellik itibariyle Delilik yeteneklerinde sınır hayal gücünüz. Kural kitabının örnekleri arasında uçmak, x-ışınlı gözler falan geçse de derisini kaşıdıkça dökülen karıncalara hükmeden adam olmamanız için hiçbir sebep yok.

dont-rest-your-head

SİSTEM

DRYH’de de diğer çoğu sistemde olduğu gibi zar kullanılıyor, lakin bu oyunda atılan her zarın çok dramatik etkileri olabileceğinden ötürü sadece gerekli anlarda zara başvuruluyor. Savaşlar da atılan tek bir zarla çözümlenebiliyor. Tek bir zar derken yanlış anlaşılmasın, DRYH zar sistemi bir seferde atılan zar sayısı ve çeşitliliği bakımdan benim gördüğüm en zengin sistem diyebilirim. Sistemde sadece 6’lık zar kullanılsa da 4 taneye kadar unsur tek atışta yer alabildiği için bu altılık zarları farklı renklerde edinmeniz oyun için daha kullanışlı olacaktır. Kati kural olmamakla birlikte oyunda beyaz zarlar disiplini, siyah zarlar Bitkinliği, kırmızı zarlar Deliliği ve bunlardan farklı bir renk zar da Acı’yı temsil ediyor. Disiplin, Bitkinlik ve Delilik’ten bahsetmiştim. Acı da o an yapmaya çalıştığınız hareketin zorluğu olarak basitçe ifade edilebilir. Oyunda herhangi bir hareket yapmaya çalıştığımızda 3 adet Disiplin zarımızı ve o anki seviyemiz kadar Bitkinlik zarını kesin olarak atıyoruz. Eğer yaptığımız hareketi biraz Delilik’le renklendirmek istersek istediğimiz kadar Delilik zarını da buna ekliyoruz. Oyun yöneticisinin o hareket için belirlediği Acı kadar zarı da eklediğimizde bir torba zar oluyor. Peki bu atışın sonuçları neye göre tespit ediliyor? DRYH’de her atışta önemli olan iki unsur var. Birincisi kaç adet başarılı zar olduğu. Bu oyunda altılık zarda 1-2-3 gelen zarlar başarılı sayılıyor. Yani oyuncunun attığı Disiplin-Bitkinlik-Delilik zarlarındaki toplam başarılı zar ile oyun yöneticisinin attığı Acı’daki toplam 1-2-3 kıyaslanıyor. Eğer oyuncununki daha fazla ise oyuncu istediği hamleyi başarıyla yapmış oluyor. Yapmış ama nasıl yapmış? İşte orası bir sonraki adımda belirlenecek. İkinci unsur ise baskın zar havuzu. Atılan zarlarda en yüksek zarlar gelen havuz BASKIN sayılıyor. Hareketin sonucu buna göre tasvir ediliyor ve bunun oyun mekanikleri açısından da çeşitli sonuçları oluyor. Örneğin Bitkinlik baskın geldiğinde karakterin Bitkinlik değeri 1 artıyor, böylece uykuya yaklaşmış oluyor. Delilik baskın geldiğinde karakter daha önce belirlemiş olduğu tepki kutucuklarından birini işaretlemek ve ona uygun davranmak zorunda kalıyor. İşaretleyecek tepki kutusunun kalmaması ilerde kalıcı deliliğe yol açabiliyor. Eğer havuzlardaki zarlar ve zar sayıları bir şekilde eşit olursa altın kural: Disiplin>Delilik, Delilik>Bitkinlik, Bitkinlik>Acı.

dont-rest-your-head-2

Bir zar örneği vererek biraz daha anlaşılır kılmak istiyorum. Uçma yeteneği olan oyuncumuz karabasanın üzerine koşarak onu çatısında durdukları binadan aşağı itmeye çalışıyor. Attığımız 3 Disiplin zarı 2,3,5 gelsin. 2 adet Bitkinlik zarı 1,4 gelsin. Bir tane Delilik eklemiş olalım 6 gelsin. Oyun yöneticisinin attığı 4 adet Acı zarı da 2,2,5 gelsin. Bu hesaba göre oyuncunun 3 tane başarılı zarı, yöneticinin 2 tane başarılı zarı oluyor. Yani oyuncu istediği gibi binadan atmayı hak ediyor. Atılan en yüksek zar ise 6 ile Delilik havuzunda. Bu durumda Delilik baskın oluyor ve oyuncunun tepki kutularından birisini işaretlemesi gerekiyor. Farz edelim ki Dövüş’ü işaretlesin. Karabasanın üzerine koşarken gözü dönen oyuncu karabasanı kavradığı gibi o gazla şehrin yarısını uçarak geçtikten sonra yere çalıyor ve kendini bilmediği bambaşka bir binanın çatısında, orada ne aradığını bilmez bir halde buluyor.

DON’T LOSE YOUR MIND

Oyun bağımsız bir yapım olduğu için çok fazla ek kitabı bulunmuyor. Lakin eğer bu oyunu oynamayı ve özellikle oynatmayı düşünüyorsanız Don’t Lose Your Mind olmazsa olmaz. Bu kitapta A’dan Z’ye her harf için bir Delilik yeteneği tanıtılıyor. Bu yetenekleri oyuncularınıza seçtirebileceğiniz gibi kendi oyunlarınızda karabasan olarak kullanacağınız muhteşem fikirler bulabiliyorsunuz. Yazının baş kısımlarında bahsettiğim, kaşındıkça karıncalar saçan adam da bu kitaptan mesela. Bunun dışında Mad City’de geçen mini öykülerin toplandığı Don’t Read This Book da DRYH tadını daha iyi almanıza yardımcı olacaktır.

dryh2

MASAÜSTÜ OYUNU

Son günlerde aldığımız bir habere göre oyunun yapımcısı Evil Hat Productions, Don’t Rest Your Head temalı bir masaüstü oyunu tasarlıyormuş. Hatta iki arada bir derede Kickstarter kampanyası başlatan firma 20.000$ hedefle çıktığı yolda 23.863$ toplayarak hedefine ulaşmış oldu. An itibariyle halen yapım aşamasında olan oyunun beklentileri karşılayıp karşılamayacağını hep birlikte göreceğiz.

SON SÖZ

Kural kitabında da bahsedildiği gibi Don’t Rest Your Head tek atımlık oyunlar için daha uygun. Hem Mad City’nin ve karabasanların şaşırtıcı etkisinin uzun vadede solması, hem de karakterlerin delirmesi veya bitkinliğe yenik düşüp uyuyakalmasının an meselesi olması DRYH’yi uzun soluklu bir macera olmaktan alıkoyuyor. Siz de çılgınlıkların hüküm sürdüğü deli bir şehirde delirmemeye çalışan garipleri oynama fikrini heyecan verici buluyorsanız Don’t Rest Your Head’i bir deneyin derim.

Don’t Rest Your Head sistemini hemen buradan satın alabilirsiniz!

Bu İçeriğe Oy Verin

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Log In

Forgot password?

Forgot password?

Enter your account data and we will send you a link to reset your password.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Log in

Privacy Policy

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.