Menzoberranzan ve Drizzt Do’Urden’e Dair

Forgotten Realms’in en az Myth Drannor, Ice Wind Dale, Netheril kadar sevilen ve tutulan öğelerinden biridir Menzoberranzan. Yeraltında, karanlıkta süzülen, arkanızda bıçağını sırtınıza saplamak için bekleyen kesinlikle çok zeki bir ırkın, Dark Elflerin anayurdu özgün bir öyküye sahiptir.

Bu lanetli Elf ırkı yaptıkları nedeniyle yeraltına sürüldükten sonra örümcek tanrı Lloth ile işbirliği yapmıştır.Lloth’un emirleri doğrultusunda yeryüzündeki yaratıklardan ve en çok da Elflerden intikam almak için yaşamaktadırlar. Belirli aralıklarla Dark Elflerin yeryüzüne saldırdıkları, bazı “raid”ler gönderdikleri bilinen olaylardır.

Tüm Dark Elf toplumu kaos ve kişisel çıkar üzerine kuruludur. Menzoberranzan’da toplum ailelerden yani “ev”lerden oluşur. Bu evleri Matron Mother’lar yönetir. Dark Elf toplumunda kadınlar erkeklerden daha güçlü olduklarından aileleri anneler yönetir, yönetimde kız çocukların sözü erkeklerinkinden çok daha önemlidir. Bu sebeptendir ki Matron Mother ve tüm kızları Lloth priestess’idir, erkek çocukları ise Savaşçı yada Büyücü olarak savaşlarda ön saflarda yer alıp hayatlarını kaybederler. Bu da erkeklerin yaşamlarının önemsiz olduğunun açık bir göstergesidir. Kadınlar erkeklerden fiziksel açıdan olduğu gibi çoğu zaman büyü gibi manevi yeteneklerde de üstündür.

Menzoberranzanda onlarca ev vardır ancak en güçlü 8 tanesi Menzoberranzan’ı yönetir. Bir ev diğerini yok ederek Lloth’un takdirini kazanabilir. Ancak bunu yaptıktan sonra o aileden hiçbir şahit kalmamalıdır ve kıyım sessizce yapılmalıdır. Aksi takdirde 8 büyük aile toplanıp saldırıyı yapan aileyi yok eder. Anlaşılacağı gibi önemli olan katil olmak değil, en iyi katil olmaktır.

Her Matron Mother kendini düşünür, kızları annelerinin yerine geçmek için annelerini çok rahatça öldürebilirler, erkek kardeşler birbirlerini küçük çıkarlar için katledebilirler. Anlaşıldığı gibi bu sosyete güç dışında hiçbir şeye sevgi duymaz. Savaş, ölüm, ihanet tanrılarının emridir ve zaten damarlarinda gezen kanin getirdigi bir kaderdir.

* * *

Drizzt Do’Urden, Do’Urden ailesinin üçüncü erkek çocuğuydu. Ancak Lloth’un kurallarına göre her aile iki erkek çocuğa sahip olabilirdi ve üçüncü çocuklar kurban edilmeliydi. Ancak o gece Do’Urden ailesi DeVir ailesine bir saldırıda bulunmuş ve o aileyi yok ederek Menzoberranzan’ın en güçlü 9. ailesi olmuştu. O sırada savaş alanında bulunan iki kardeşten küçük olan Dinin, ağabeyini “Elderboy” olmak için öldürerek erkek kardeş sayisini ikiye indirmişti. Bunu telepati ile algılayan Matron Mother Malice’in kızı Maya kardeşi Briza’ya haber verdi ve Briza annesinin henüz doğurmuş olduğu çocuğu kurban etmek üzere iken gelen haber üzerine çocuğu öldürmekten vazgeçti. Böylece de Drizzt Do’Urden yaşama şansı bulmuştur.

Drizzt’in hikayesi R.A. Salvatore’un Dark Elf Trilogy adlı eserinde ve Drizzt için onun devamı niteliğinde olan Ice Wind Dale Trilogy’de ayrıntılı şekilde anlatılır.

Fakat burada Drizzt hakkında söyleyebileceklerim onun doğuştan Dark Elf toplumunun değerlerine ait olmayışı ve doğal, bahşedilmiş iyiliği ile çocukluktan itibaren toplumu tarafından garip ve bazen düşmanca karşılanmış olduğudur. Ölen büyücü ağabeyinin yerini doldurması için “annesi” Malice onu büyücü yapmak istemiştir. Gerçekten de çok yetenekli bir büyücü olabilecek olmasına rağmen iki elini de hakim eli gibi kullanabilmesi, müthiş refleksleri ve insanüstü hızı ile Do’Urden ailesinin silah ustası, tüm Menzoberranzan’ın en yetenekli kılıç ustası, Zaknafein Do’Urden’in dikkatini çekmiştir. Drizzt’in bir savaşçı olmasına karar verilmiş ve Zaknafein’in yanına verilmiştir. Kılıç kullanma konusunda aşırı yetenekli olan Drizzt hikayesinin ilerleyen kısımlarında bu seçimin doğru olduğunu kanıtlamıştır.

Ancak Drizzt’in Menzoberranzanla olan ilişkileri hep acili ve zorlu olmuştur. Aslında babası olan Zaknafein Do’Urden ile arasini açmak ve içindeki saf iyiliği nefrete çevirmek isteyen Malice’in ve ailesinin baskılarına dayanmakta zorluk çekmiştir. Tüm Menzoberranzan’in en iyi kiliç kullanan savaşçısı olmaya doğru giden Drizzt’i annesi kendisine baglamak isterken kardeşi başta olmak üzere bir çok onu kıskanan, elindeki güçten korkan düşman Drizzt’i Menzoberranzan’i terk etmeye doğru itmiştir. Ancak son noktayı Lloth’un Drizzt’in yaptığı kabul edilemez “iyi” davranışlardan dolayı onun kurban edilmesini istemesi üzerine babası ve ustası Zaknafein’in kendini feda etmesi ve ailesinin onu kurban etmesi koymuştur. Drizzt bu kadar kötülüğe ve acıya daha fazla dayanamamış ve ona düşman olan bir büyücüye ait olan Guenwhyvar adli büyülü bir panter ile çok iyi bir arkadaşlık kurmuş ve onunla birlikte şehri terk etmiştir. Her ne kadar önüne Guenwhyvar’in sahibi büyücü ve Alton DeVir adli yıllar önceki kıyımdan canlı kalan intikam isteğiyle dolu bir büyücü çıkmışsa da Drizzt’in görülmeyecek kadar hızlı dans eden scimitarlari ve Guenwhyvar’in keskin pençeleri bu engeli geçmeleri için yeterli olmuştur.

Matron Malice asla Drizzt’in peşini bırakmamıştır ve Drizzt sürekli ablaları ve kardeşleri ile uğraşmak zorunda kalmıştır. Drizzt iyi niyetine rağmen geçmişinin ve ırksal kimliğinin baskılarını hep üzerinde hissetmiştir. Blingdenstone adlı deep gnome şehrinde kendini kabul ettirene kadar uzun bir uğraş vermiş, tam mutlu bir hayata ve iyi arkadaşlara sahip olduğu sırada Lloth’un pençelerini Blingdenstone’un üzerine çekmemek için şehri terletmek ve yeryüzüne çıkmak zorunda kalmıştır.

Yeryüzünde verdiği aylar süren çetin bir savaş vermiştir. İşlemediği cinayetlerden sorumlu tutulmuş, kendini temize çıkarana kadar uzun bir zaman peşindeki “avcılardan” kaçmak zorunda kalmıştır. Bu olaylardan sonra Drizzt Mooshie adlı kör bir Ranger’la tanışmış (ki bu adam kör haliyle, metrelerce öteden bir orc’un kafasını bir dizi okla süsleyebilen bir ranger’dır), Lloth yüzünden tanrılara duyduğu saygısızlık ve nefreti Mielliki’nin takipçisi olarak sona erdirmiştir. Mooshie ona nasıl bir ranger olabileceğini öğretirken, Drizzt de bu yaşlı adamın son yıllarında en iyi arkadaşı olmuştur.

Mooshie’nin ölümüyle değişik yerlere yolculuk eden Drizzt Bruenor adlı dwarfla dostluk kurarak Dark Elf Trilogy’nin üçüncü kitabı Sojourn’u bitirir. Ancak macerası Ice Wind Dale Trilogy ile sürecektir.

Bir basilisk’e, bir hook horror’a, bir Lloth priestess’ine (ve yanında da ailenin Elderboy’u ağabeyine), bir bargwhelp’e, onlarca orc’a tek etek savaşta kolayca üstünlüğünü kabul ettirecek kadar yetenekli bir savaşçı olmasına rağmen Drizzt gerçekten de iyi kalpli bir Dark Elf’tir ve birçok FRP hayranının favori karakterlerindendir.

Evet, Menzoberranzan ve Drizzt hakkında söylenecek çok şey var ama benim size önerim Dark Elf Trilogy adlı üçlemeyi okuyup bu olayları kendi “gözünüzle” görmeniz. Unutmayın fantezi karakterleri, hikayeleri size özeldir ve asla bir filmle anlatılamaz. Şöyle ki Menzoberranzan yeraltındadır ve kitabın çoğu yerinde karakterler doğal karanlıkta görme yetenekleri ile hareket etmektedirler ve bulundukları yerde bizim bildiğimiz anlamda ışık yoktur. Hadi Hollywood bunu çeksin de görelim!

HAYAL GÜCÜNÜZÜ DİNLEYİN,

SİZİ HERŞEYDEN FARKLI KILAN O’DUR ve TANRIYA ŞÜKREDİN,

HAYAL KURABİLDİĞİNİZ İÇİN..

Yazan: Erdem Acır

Bu yazı daha önce Kayıp Dünya’da yayınlanmıştır.