“Kutsal Dedektiflik Bürosu” Kitabı İncelemesi
Üniversitenin konaklama binalarından birinin üst kat banyosunda ortaya çıkmış canlı kanlı büyük bir at. Zaman yolculuğu yapabilen koskocaman bir oda ve kayıp kediyi bulmaya çalışırken insanlığı “ücretsiz” kurtaran bir dedektif. Her gördüğüne inanıp tapınmak için yaratılmış bir rahip robot. Çok zengin olduğu halde hayalet olarak dolaşmayı seven bir bilgisayar dahisi.
Douglas Adams’ın Dirk Gently Serisi’nin ilk kitabı olan; “Kutsal Dedektiflik Bürosu” nda bir yandan Doctor Who’ya göz kırparken diğer taraftan “Arthur Dent’in yanında havlusu olmasaydı evren ne kadar can sıkıcı bir hal alırdı”yı gözler önüne sermekte.
Elbette ki tüm Dünya’nın kaderini değiştirmek evreni kurtarmak herkesin harcı değildir. Fakat bazen ister istemez insan kendisini birşeylerin ortasında bulur. Bu olayda ise dedektifimiz Dirk Gently’nin olayın içine düşmesi alışılmışın dışında. Holmes’u tamamen reddeden araştırma ve faturalandırma sistemi yüzünden işlerinin yeterince iyi gitmemesi, bulmasını istediği kedilerin ya çoktan dokuz canlarını da tüketmiş olmaları ya da Dirk’in bulmak istememesi, sekreterinin yaptığı iş karşılığında maaş alabileceği inancında olması; fakat bunun Dirk’e mantıklı gelmemesi gibi sebepler dolu bir kahkaha tufanı bilimkurgu severleri bekliyor.
Yazar : Douglas Adams
Kutsal Dedektiflik Bürosu
Kabalcı Yayınevi – 2012