Sanitarium – Korkularınızla Yüzleşin

“Gözlerin ardındaki dünyada gündüz ve gece gerçeği yoktur. Bu yüzden bu oyunu oynarken gündüzü tercih ederseniz bir anda kendinizi karanlıkta bulabilirsiniz. Veya tam tersine gece oynarken bir anda güneş doğabilir.”

Bir akıl hastanesinin yanından geçerken duyduğunuz çığlıkların size anımsattığı fantastik imgelerdir Sanitarium. Bunun ötesinde elbette yoğun bir hayalgücü yatar Sanitarium’un içinde. Sanitarium, “biraz sonra ne olacak” düşüncesinin ötesinde, bilincin ötesinde, farkındalıktan çok uzakta bir gerçeklik barındırır. Bilinç altımızın ne kadar kirli, acıklı ve karmaşık olduğuna dair en büyük kanıtlardan biridir. Lütfen sadece oynayama kalkmayın, zihninizin derinliklerinde, en korkunç anılarınızda ve düşüncelerinizde yaşayın!

Oyunun başlangıcında, kahramanımızın önemli bir hastalığın tedavisini bulduğunu anlıyoruz. Heyecanlı bir şekilde arabasına biner. Yağmur, arabasının camında tıkırtılar oluştururken karısına telefon açar. “Sana çok önemli haberlerim var, birazdan orada olurum,” der ve telefonu kapatır. Yola çıktıktan bir kaç dakika sonra lastikler asfaltta daha hızlı kaymaya başlar. Derken hız limitini gösteren bir tabela kaybolur gider gözlerinden. Dikiz aynasında bir göz yanılması haline gelir tabela çok geçmeden. Aklında hâlâ karısına yetiştireceği güzel haber varken yolun kenarındaki bariyerleri kırmış havada süzülürken bulur kendini.

Uyandığımızda kendimizi eski bir akıl hastanesinin iğrendirici bir odasında buluyoruz. Gözümüze ilk çarpan şey, ekranın üst bölümünde yer alan bir adamın kafasını duvara defalarca vuruyor oluşudur (Muhtemelen pek çok Sanitarium oyuncusunun aklındaki en belirgin sahnelerden biridir bu sahne). Bundan sonra işleri çözmek bize kalıyor. Kahramanımızın bilinçaltı dünyasında karşılaşmak zorunda kaldığı zorluklarla ve hüzünlerle uğraşmaya itiliyoruz. Ayrıca bunlarla didinirken fonda çok keyifli müzikler de eşlik ediyor bize. Öylesine ki, sanki kulağınız her zaman bu melodilere sahipmiş gibi geliyor bir süre sonra.

Akıl hastanesinden bir şekilde çıkarak gerçek dünyaya adım atmaya hazırlanırken “Seek the truth” diyor, gözlerinden kanlı yaşlar akan ve bizi kucaklayan meleğin dudakları. İlerliyoruz ve her seferinde farklı diyarlara gidiyoruz. Önceleri bir ucube şovunu anımsatan kasabada çocukların yaşamını değiştirmeye çalışıyor ve onların “anne”leri ile tanışıyoruz (Mother is good, mother is the way, mother protects us from the disease in our meat). Çocuklar daha fazla acı çekmesin diye ailelerini öldürüp onları birer bitkiye çevirmeye çalışan ‘Anne’ ile tanışınca ne tepki vereceğinizi şaşıracaksınız. Kimi zaman, eski bir evde küçük bir kızın oyuncağını ararken gözyaşlarınızı tutamayacak, kimi zaman ise sirkte oyunlar oynarken ortalığı karıştıracaksınız. Oyunda sadece tek bir karakter ile değil, ana karakterin hayatında yer etmiş her karakterle oynayacaksınız. Hemen öyle ayrılamayacak, bağlanacaksınız bu dünyaya. Çünkü orada oynayan sizsiniz. Sadece karakterler ve diyaloglar farklı ancak kendinizden parçalar mutlaka bulacaksınız.

Ayrıntılara gelirsek… Oyun oynanılması açısından çok kolay. Hele diğer karakterlerle konuşurken üstlerinde çıkan oynar şeklindeki çene sizi biraz olsun rahatlatıyor çünkü sevimli bir görüntüsü var. Adventure bir oyun olmasına rağmen bilmeceler çok fazla zorlamıyor insanı. Belki zorlamasını isterdiniz ama inanın bu şekilde daha güzel olmuş. Çünkü çok zorlayan bir oyun, oyuncuyu bulmacaya bazen o kadar çeker ki, oyundan koparır. Bu oyun ise bunu tam anlamıyla başarmış bulunuyor. Oyun izometrik bir görüş açısı ile oynanıyor.

Grafikler ise 1998 yılında çıkan bir oyuna göre gayet tatmin edici. Günümüz grafikleri seviyesinde olmasını beklemek de zaten anlamsız olur. Her seferinde görüntüler ve kamera açıları yerlerine çok iyi yerleştirilmiş. Oyunun menü ekranı oldukça korkunç. Gecenin karanlığında aklınızı başınızdan alabilir.

Sanitarium’un pek çok oyuncunun “en iyi” oyunları listesine girmesi tesadüf değil. Siz de oynadığınızda bu duruma hak vereceksiniz. Buna rağmen, oyunun devamı yapılmadı. Oyunun yapımcısı olan Dreamforge Intertainment firması, iki kardeşin ortaklığı ile kurulmuş bir firma. Firma, daha öncesinde Ravenloft: Stone Prophet (1995), Ravenloft: Strahd’s Possession (1994), Menzoberranzan (1994), Dungeon Hack (1993) gibi FRP senaryolarından uyarlama oyunların da yapımcısı. Sanitarium oyunu ise DreamForge’un başyapıtı denebilir. Kardeşlerden biri, oyunun ikincisinin yapılmasını savunurken diğer kardeş ise, “Hayır, devamını yapmayalım. Bu oyun bu şekilde kalsın ve efsane olsun,” diyor. Bu anlaşmazlıklar sonrası şirket 1 yıl sonra kapanıyor ve oyunun devamı çıkmıyor. Böylece, oyun gerçekten efsane oluyor.

Oyun, halen oyuncular tarafından konuşulmaya devam ederken, yeni oyuncular da oyunu keşfetmeye devam ediyor. Şahsen ben, geçen sene oyunu üçüncü kez bitirdim. Eğer oynamadıysanız hemen oynayın, daha önce oynadıysanız ve bu yazıyı okuduysanız yine oynayın; özlemişsiniz belli. :)

Oyunu GOG üzerinden satın alabilirsiniz. Her türlü Windows işletim sisteminde (Windows 8 dahil) sorunsuzca oynayabilirsiniz. Ayrıca OyunCeviri ekibinin yaptığı başarılı Türkçe Yama ile oyunu tamamen Türkçe de oynayabilirsiniz.

Sadece korkmaya değil aynı zamanda gerilmeye de hazır olun. İyi oyunlar.