Önümüzdeki Ay Neler Çıkacak? – Temmuz 2022
Önümüzdeki ay çıkacak film, kitap, bilgisayar oyunu, dizi ve animasyonlardan heyecanla beklediklerimizi bir listede derli toplu sunuyoruz.
Eğer bayram tatilini neyle geçireceğinize henüz karar vermediyseniz geçen ayın öne çıkanlarına göz atmayı unutmayın.
Haziran özellikle oyun etkinlikleri açısından dolu dolu geçti.
Önce Summer Game Fest ile birçok güzel haber duyduk. XBox & Bethesda etkinliğinde önümüzdeki 1 yıl içinde çıkacak ve XBox Game Pass’e dahil olacak oyunları öğrendik. Steam Yaz İndirimleri de başladı ve hâlâ devam ediyor.
Diziler açısından da güzel bir aydı haziran. The Boys ve The Umbrella Academy üçüncü sezonuyla karşımızdaydı. Obi-Wan Kenobi dizisi finalini yaptı. Westworld de dördüncü sezonuna kavuştu.
Sinemada ise mayısın sonunda çıkan Top Gun: Maverick haziranı domine etmeyi başardı. Gişede 1 milyar dolardan fazla gelir elde etti. Onun dışında en çok ses getiren film Elvis oldu ama Top Gun: Maverick kadar hayranlık uyandırmadı.
Kitaplarda da Malazan’ın ikinci kitabı, Ölühane Kapıları ön satışa çıktı. Çizgi romanlar açısından da gayet doyurucu bir ay oldu.
Haziran’daki tüm gelişmeleri içeren listeye buradan göz atabilirsiniz.
Temmuz ayında gelecek ilgi çekici yapımlar ise şunlar:
Film / Dizi / Animasyon – Temmuz 2022
Öncelikle yeni çıkan filmler olmasa da Netflix’e yeni gelecek filmlerden ilgimizi çekenleri listeleyeyim.
- 1 Temmuz’da Aeon Flux geliyor.
- 6 Temmuz’da The Legend of Bruce Lee yayınlanacak.
- 15 Temmuz’da da Zomieland filminin devamını anlatan Zombieland Double Tap, Netflix filmleri arasında yerini alacak.
Seyircilerle ilk kez buluşacak filmlerin listesi ise şöyle:
Stranger Things – 4. Sezon 2. Kısım (1 Temmuz – Netflix)
Netflix, Stranger Things’in dördüncü sezonunu iki kısma ayırıp öyle yayınlamayı seçti. Bu Netflix’te görmeye pek alışkın olmadığımız bir uygulama. Bu yüzden Stephen King dahil çoğu hayran sezonun ikinci yarısını izlemek için bir ay beklemelerini gerektiren bu yeni uygulamadan memnun olmadığını dile getirmekten çekinmedi.
Nihayet dördüncü sezonun son bölümleri Temmuz’un ilk gününde Netflix’te olacak.
Birinci kısmın inceleme yazısına buradan göz atabilirsiniz.
The Terminal List (1 Temmuz – Amazon Prime)
Amazon Prime temmuz ayını 8 bölümlük bir aksiyon & polisiye dizisiyle açıyor. The Terminal List’in başarılı olacağına da güveniyorlar. Dizi zaten Jack Carr‘ın çok satan ve Goodreads’te 5 üzerinden 4.25 gibi yüksek bir puan alan romanından uyarlanıyor. Yani temel aldığı hikaye zaten başarılı olduğu için işleri bir nebze daha kolay.
The Terminal List’in başrolünde Chris Pratt var. Pratt, tüm ekibi katledilmiş eski bir asker olan James Reece‘i canlandırıyor. Ekibinin başına gelenlerin etkisini üzerinden atamayan Reece, o katliamın neden yaşandığını araştırmaya başlayacak.
Minions: The Rise of Gru (1 Temmuz – Sinema)
2010’da Despicable Me animasyonunun yayınlandığı günden beri Minions çılgınlığı hiç bitmedi. Neredeyse her yıl bir animasyon ya da kısa film ile hikayeleri devam eden minyonlar, bu yıl da yeni bir uzun metraj animasyon filmiyle karşımızdalar.
Minions: The Rise of Gru, 1970’lerde geçen bir hikaye anlatacak. Bu filmde Despicable Me animasyonunun kötüsü Gru’nun 12 yaşındayken başından geçenleri izleyeceğiz. Kötülükte kariyer yapmaya yeni yeni başladığı günlerde Minion’lar ile nasıl tanıştığını da öğreneceğiz.
Bir süper kötü grubunu kendisine idol alan minik Gru’nun acemilik dönemindeki ilk kötülük planları 1 Temmuz’da sinemalarda olacak.
After Yang (1 Temmuz – Sinema)
After Yang, Mart ayında vizyona girmiş bağımsız bir filmdi. Ancak Türkiye’de sinemalara gelmediği gibi herhangi bir yayın platformuyla da anlaşamamıştı. Dolayısıyla filmi izleme şansımız olmamıştı.
Fakat Steven Spielberg’ün A.I.: Artificial Intelligence filmine benzetilen After Yang, yurt dışında gişelerde başarı elde etti. Eleştirmenlerden çok olumlu yorumlar alan film, seyircilerin de genelde hoşuna gitti. Bu yüzden bağımsız bir film olmasına rağmen Türkiye’de de artık vizyona girecek.
Başrolünde Colin Farrell ile Justin H. Min‘in olduğu bilimkurgu filmi, androidlerin her evde bulunduğu ve ailelerin bir parçası olduğu bir geleceği anlatıyor.
Filmi tanıttığımız habere buradan göz atabilirsiniz.
Rubikon (1 Temmuz)
Rubikon ilgi çekici bilimkurgu filmlerinden. Ancak film büyük stüdyolarla anlaşmalı olmadığı için seçili sinema salonlarında gösterime girecek. Yani Yang gibi, o da yakın zamanda Türkiye’de vizyona girmeyecek. Ancak başarılı olursa daha geç bir tarihte seçili salonlara gelebiliriz. Ama biz yine de sizi filmden haberdar edelim istedik.
Film 2056’da geçiyor. Üç kişilik bir ekip, Rubikon uzay istasyonunda görev yapıyor. Gözlem görevleri devam ederken zehirli bir gaz bulutunun Dünya’nın yüzeyini kapladığına anbean tanık oluyorlar. Dünya’nın yok oluşuna tanık olmak onları dehşete düşürüyor. Fakat asıl telaşları ilk şoku atlatıp kendi oksijenlerinin de bitmek üzere olduğunu ve aslında birilerini kurtarabileceklerini fark ettiklerinde başlıyor. Çünkü Dünya’dan aldıkları bir sinyal, hızlı davranırlarsa 300 ayrıcalıklı kişinin güvenli bir yere taşınabileceğini söylüyor.
Filmde aksiyon dolu sahnelerden ziyade, tamamen farklı görüşlere ve inançlara sahip mürettabatın bu durumdaki tartışmalarını izleyeceğiz.
Moonhaven (7 Temmuz – AMC+)
Moonhaven’ı bu listeye biraz isyan ederek ekliyorum aslında. Çünkü dizinin yapımcıları resmi fragmanlarını Türkiye’den erişimine kapatmışlar. AMC+’ın diğer yapımlarının fragmanlarına erişebilirken Moonhaven’ınkine erişemiyorduk. Yani Rotten Tomatoes fragmanı kısıtlama koymadan yeniden yüklemiş olmasa yukarıdaki fragmanı Türkiye’den görme şansımız yoktu. Dolayısıyla fragmanını bile izleyemezken dizinin Türkiye’de yayınlanacağını hiç sanmıyorum.
Moonhaven, 7 Temmuz’da ilk iki bölümüyle AMC+’ta yayınlanacak. Biz daha önce bu kanalda yayınlanan dizileri Netflix üzerinden izleme şansı bulmuştuk. Bu yüzden normal şartlarda diziyi izleyebileceğimiz konusunda umutlu olurdum. Moonhaven’ın radarımıza girmesinin sebebi de hem ütopik bilimkurgu dizisi olması hem de oyuncu kadrosunda Dominic Monaghan‘ın yer alması.
Dizide 2100’lü yıllarda Ay’daki bir kolonide kaçakçılık yapan bir pilotun başından geçenleri anlatacaklar. Önce Moonhaven adlı koloninin ütopik düzenine hayran bırakacaklar. Çünkü burası adeta bir cennet. Ancak kaçakçılık yaptığı için tutuklanan Bella Sway, Dünya’nın yok oluşunu hedefleyen bir komplo planından haberdar olunca koloninin bambaşka bir yüzüne tanık olacak.
Ama biz, Türkiye’deki seyirciler, hiçbir şeye tanık olamayacağız.
Thor: Love and Thunder (8 Temmuz – Sinema)
Natalie Portman‘ın çekice layık olduğunu gösterdiği Thor: Love and Thunder, 8 Temmuz’da sinemalarda olacak. Taika Waititi‘nin yönettiği film, öncekilere göre daha komedi ağırlıklı bir yapım olacak gibi duruyor. Christian Bale da Gorr the God Butcher rolüyle karşımıza çıkacak.
Ayrıca Marmara Çizgi de bu ay bu filmle uyumlu çizgi romanlar yayımlayacak. Listenin sonlarına göz atıp öğrenebilirsiniz!
Filmin detaylarını anlattığımız habere de buradan ulaşabilirsiniz.
The Sea Beast (8 Temmuz – Netflix)
Jacob Holland, çok ünlü bir canavar avcısı. Küçük Maisie Brumble da onun maceralarına katılmanın hayalini kuruyordu. Bir gün bu hayalini gerçekleştirmeye karar verdi. Zira Holland da ilk av yolculuğuna çıktığında daha Maisie’nin yaşlarındaydı. Maisie’nin tayfaya katılmak için yaptığı kibar başvuru ünlü avcı tarafından bizzat reddediliyor. Fakat bu Maisie’yi durduracak değil! Küçük avcı hayallerinin peşinden koşup Holland’ın av gemisine kaçak olarak binip saklanıyor. Tabii bu Holland’ı pek de mutlu etmiyor.
Bu eğlenceli animasyon filminin orijinal seslendirmelerinde Jacob Holland’ı Karl Urban‘ın sesiyle duyuyoruz. Filmin yönetmenliğini Şaşkın İmparator‘un hikayesini yazan ve Moana ile The Big Hero 6‘in yönetmenliğini yapan Chris Willams yapıyor.
The Wonderful Summer of Mickey Mouse (8 Temmuz – Disney+)
Madem Disney+ Türkiye’de yayına başladı, yazın gelişini Disney’in en ikonik karakteriyle kutlamak çok hoş olmaz mı?
The Wonderful Summer of Mickey Mouse, bir kısa animasyon filmi. Yani öyle çok vaktinizi alacak, uzun metrajlı bir film değil. Mickey’nin maceralarını ve Goofy’nin şapşallıklarını çay demlenirken bile izleiyp bitirebilirsiniz. Muhtemelen keyif de alırsınız. Zira Disney+’ın özel günler için yayınladığı kısa filmler çoğunlukla seyircilerden övgü toplamayı başarıyor.
Resident Evil (14 Temmuz – Netflix)
Yıl 2036. Jade, Raccoon City’den tüm dünyaya yayılan bu kabusun içinde hayatta kalmaya çalışıyor. Bunu yaparken de ailesinin Umbrella Corporation’la olan yakın geçmişi zihnini hep meşgul ediyor. Tüm bu yaşadıkları, babasının suçu mu?
8 bölümden oluşacak dizi 14 Temmuz’da Netflix’te yayınlanacak. Hayranların dizi konusundaki görüşleri şimdilik karışık. Kimileri Umbrella Corporaiton’ın geçmişi hakkında sahneler izleyeceği için heyecanlı. Kimi de Netflix uyarlamalarından ağzı yandığı için Resident Evil’ı üfleyerek tatmak istiyor.
Diziyi tanıttığımız habere buradan ulaşabilirsiniz.
Kung Fu Panda: The Dragon Knight (14 Temmuz – Netflix)
Kung Fu yetenekleriyle efsaneleşen savaşçı Po, yeni bir görev alıyor. Yanlış ellerde çok tehlikeli olabilecek büyülü silahları bulup güvenli bir yere kapatmalı. Bu görevinde, taşa saplanmış kılıçlar başta olmak üzere büyülü silahlar konusunda uzman bir İngiliz şövalyesi ona yoldaşlık edecek. Ancak ikili pek de uyumlu bir çift olamayacak. Zira şövalye, toplumun elit bir kesiminden gelen onurlu ve kibar biri olarak Po’nun doğallığı karşısında biraz afallayabilir.
11 bölümden oluşacak dizinin orijinal seslendirmesinde yine Jack Black görev alıyor.
The Paws of Fury: The Legend of Hank – Blazing Samurai (15 Temmuz)
Paws of Fury: The Legend of Hank normalde sinemalara gelecek bir animasyon filmi. Ancak Türkiye için bir yayın tarihi henüz yok. Film ağustos ya da eylül gibi vizyona girer herhalde ama biz yine de bu ay duyurusunu yapmadan geçmeyelim dedik. Çünkü bu da heyecan verici animasyon filmlerinden.
Blazing Samurai’ın orijinal seslendirme kadrosu efsane isimlerden oluşuyor. Michelle Yeoh, Samuel L. Jackson, Ricky Gervais, Djimon Hounsou, George Takei, Mel Brooks ve Michael Cera. Yalnızca isimler bile heyecanlandırmaya yetti, öyle değil mi? Filmin yönetmenliğini ve senaristliğini de Aslan Kral, Stuart Little ve Madagascar gibi animasyonların yapımında görev almış isimler üstleniyor.
Konusu da şöyle: Hank, kendisini korunmaya muhtaç kedilerle dolu bir kasabada buluyor. Korkunç ve kötü düşmanlar, bu kedi kasabasını yok etmeyi kafasına koymuşlar. Hank de bu düşman karşısında kedilere yardım eli uzatmak istiyor. Çünkü Hank, kendisine samuraylık öğretecek bir öğretmene sahip ve onları koruyabilir. Hem, yardıma muhtaç kişilere sırt dönmek de samuraylığa uymaz. Ama bir problem var. Hank bir köpek. Ve kediler, köpeklerden nefret ederler.
Wrong Place (15 Temmuz)
Yaz dönemini Bruce Willis’in aksiyon filmleriyle geçirmeyi sevenlere de bu ay bir Bruce Willis filminin daha yayınlanacağı müjdesini verelim. Ancak bu film de büyük bir stüdyodan gelmediği için yalnızca popüler ya da başarılı olması durumunda Türkiye’deki sinemalarla anlaşabilir. O yüzden şimdilik Wrong Place’in de Türkiye’de bir yayın tarihi yok. Benim tahminim, standart bir aksiyon filmi olduğu için sinemayı es geçebileceği yönünde. Bakalım, zaman gösterecek.
Bu filmde Willis küçük bir kasabanın eski polis şefi Frank’i canlandırıyor. Frank, önemli bir görgü tanığının ifadesini aldığında kristal satan bir uyuşturucu çetesi hakkında kilit bilgiler ediniyor. Ancak bu bilgiler onun hayatını altüst ediyor. Çünkü o uyuşturucu çetesinin elebaşı Frank’in zayıf noktasını biliyor: Kızı. Çete kızını kaçırdıktan sonra Frank’e önemli bir karar vermek düşüyor. Kızına bir zarar gelmesin diye çete hakkında tüm bildiklerini unutmayı kabul edecek mi?
Bu, Bruce Willis’in son filmlerinden biri. Nitekim oyuncu sağlık sorunları sebebiyle oyunculuğu bırakmıştı. O yüzden Türkiye’de vizyona girmese bile izlemeyi isteyebileceğinizi düşündüm.
The Gray Man (22 Temmuz – Netflix)
CIA’li aksiyon filmlerinde bu ay Netflix bize The Gray Man’i sunuyor. Başrolünde Ryan Gosling‘in olduğu filmde Chris Evans ve Ana de Armas da rol alıyor.
Filmin yönetmen koltuğunda Avengers: Infinity War ile Avengers: End Game filmlerini de yönetmiş olan Anthony Russo & Joe Russo kardeşler oturuyor. O yüzden bu aksiyon filminin aksiyonu bol bir film olacağından eminiz.
Senaryo, New York Times çok satan yazarı Mark Greaney‘nin aynı isimli romanında uyarlanıyor. Sözkonusu romanı Parola Kitap dilimize kazandırmıştı. Eğer bu film başarılı bir izlenme sayısına ulaşırsa Netflix serideki diğer romanları da filmleştirmek istiyor.
Nope (22 Temmuz – 12 Ağustos’ta Sinema)
Jordan Peele‘nin yazıp yönetmenliğini yaptığı Nope (Hayır) filmi birçok ülkede 22 Temmuz’da vizyona girecek. Ancak İngiltere ve Türkiye’nin de dahil olduğu bir grup ülke filmi sinemada izlemek için 12 Ağustos’u bekleyecek. Filmi Universal Stüdyoları hazırlıyor. Türü de bilimkurgu ve korku. Çünkü insanlarla uzaylıların pek de dost canlısı olmayan karşılaşmalarını konu alıyor. İçerdiği vahşet sahneleri nedeniyle Nope yalnızca 18 yaş ve üstü seyircilere uygun olacak. Fragmanlarda öyle sahneler görmüyor olmak sizi yanıltmasın.
Filmin oyuncu kadrosunda Steven Yeun, Keith David ve Michael Wincott gibi sevdiğimiz isimler geçiyor. Ancak karşımızda yıldız oyuncularıyla göz kamaştırmaktansa hikayesi ve görselleriyle öne çıkmayı hedefleyen bir yapım var. Nitekim Peele bu filmden şimdiden sinematik anlamda en başarılı eseri olarak bahsediyor.
DC League of Super Pets (29 Temmuz – Sinema)
Keanu Reeves’in Batman’i, John Krasinski’nin de Superman’i seslendireceği animasyon filmi nihayet vizyona giriyor. Evet, bu ay çıkacak animasyon filmlerinin hepsinin seslendirme kadrosu bomba gibiydi. Ancak Keanu Reeves’in Batman rolünde dinlemek… Onun için bir ayrı heyecanlanıyoruz işte.
Süper kahramanların evcil yoldaşlarının hikayesine odaklanacak animasyonu tanıttığımız yazıya buradan göz atabilirsiniz.
Paper Girls (29 Temmuz – Amazon Prime)
Image Comics‘in aynı isimli çizgi roman serisinden uyarlanan Paper Girls, ayın sonunda Amazon Prime Video’da yayınlanacak. Dizi 8 bölümden oluşacak.
1988 yılının Cadılar Bayramı‘nda başlayacak hikaye 12 yaşındaki dört gazete dağıtıcısı kızın zaman yolculuğuyla içiçe geçen hikayesini anlatıyor.
Stephen King’in romanından uyarlanan Stand By Me filmiyle H.G. Wells’in Dünyalar Savaşı’nın birleşimi diye tanıtılıyor çizgi roman serisi. Hatta kimileri diziyi Amazon Prime’ın Stranger Things’i olarak da isimlendiriyor. Dolayısıyla bizim de ilgimizi çekti.
Bizim henüz okuma şansımız olmadı. Ama dilerseniz dizi gelmeden önce çizgi roman serisinin ilk sayısını orijinal diliyle Image Comics’in resmi sitesinden okuyabilirsiniz.
Bilgisayar Oyunları – Temmuz 2022
Şu anda devam eden Steam Yaz İndirimleri 7 Temmuz‘da bitecek. 18 – 25 Temmuz tarihlerinde de Steam VR Fest etkinliği olacak.
XBox Game Pass’e bu ay eklenecek oyunlar arasında Far Cry 5 ve As Dusk Falls da olacak.
12-13 Temmuz‘da Amazon Prime Day olacak. Bugünlerde Amazon, prime üyelerine Mass Effect Legendary Edition da dahil olmak üzere 30 oyun hediye edecek. Oyunlarınızı almayı sakın unutmayın!
28 Temmuz‘da da Annapurna Interactive kendi oyunlarını tanıtacağı bir etkinlik düzenleyecek. Etkinliği resmi Youtube kanalı üzerinden online olarak yayınlayacaklar. Yeni oyunlarını duyurup önceden duyurdukları oyunların çıkış tarihlerini açıklayacaklar.
Etkinlikler ve önemli bilgiler özetimiz bu kadardı. Temmuz’da çıkacak oyunlardan ilgimizi çekenler de şunlar:
Last Call BBS (5 Temmuz)
Last Call BBS, 5 Temmuz’da erken erişime açılacak. 8 farklı bulmaca oyununu bir araya toplayan bu oyun, bağımsız oyun şirketi Zachtronics‘in çıkaracağı son oyun olacak. Zaten Last Call BBS’in içerdiği koleksiyon, geliştiricilerin daha önceden geliştirdiği oyunları bir araya topluyor.
Retro bulmaca oyunlarını sevenler oyunun Steam sayfasına göz atıp ilgilerini çeken bir bulmaca var mı diye bakabilirler. Benim en çok ilgimi çeken bulmaca oyunu yukarıda da görselini paylaştığım Steed Force Hobby Studio oldu. Bu mini bulmaca oyununda robot maketleri inşa ediyoruz.
Eyes in the Dark (14 Temmuz)
Eyes in the Dark, karanlığa karşı savaştığımız rogue-lite türünde bir oyun. Bir malikanenin içinde gezerken karanlığın yaratıklarına saldırmak için ışık temelli silahlar edinmeye çalışıyoruz. Mesela ampül fırlatan pompalı tüfek gibi. Side scroller türündeki oyun grafikleriyle ilgi çekiyor. Ama oynanışı ve hikayesini denemeden almak istemezseniz demosunu da deneyebilirsiniz.
Eyes in the Dark, Under the Stairs ekibinin geliştirdiği ilk oyun olacak. Ancak oyunun yayıncı firması deneyimli bir isim: Gearbox Publishing. Satışlar da hem Steam hem de Epic Games Store üzerinden olacak. Oyun şimdiden 25 TL’lik fiyatıyla ön siparişe açıldı.
DC League of Super-Pets: The Adventures of Krypto and Ace (15 Temmuz)
Animasyonu vizyona girmeden iki hafta önce DC League of Super-Pets’in macera türündeki oyunu da satışa çıkacak. Açıkçası fragmanlar pek de etkileyici görünmüyor. Tamamen çocuklara hitap eden bir oyun olabilir. Yine de eğlenceli bir konuya ve keyifli bir oynanışa sahip olma ihtimali de var oyunun. O yüzden bu oyuna da listede yer verdim.
Stray (19 Temmuz)
Annapurna Interactive‘in yeni oyunu bize cyberpunk bir dünyada kedi olarak oynama şansı veriyor. Stray, hem kahramanının kedi olması, hem de şehrin tasarımıyla uzun zamandır ilgimizi çekiyordu. Oyuna nihayet 19 Temmuz’da kavuşacağız.
Şu anda %10 indirimli fiyatıyla 144 TL‘den ön siparişte.
As Dusk Falls (19 Temmuz)
As Dusk Falls’un fragmanını XBox Bethesda Etkinliği sırasında görmüştük. Oyunun 19 Temmuz’da çıkacağını ve çıktığı gibi XBox Game Pass’e da dahil olacağını da orada öğrenmiştik.
Hikaye anlatımına odaklanan bu oyun hem grafikleri hem de hikayesi ile ilgi çekici olabilir. Ancak onu diğer oyunlardan ayıran, hikaye anlatımına dayanan bir oyun olmasına rağmen 8 oyunculu oynanışı desteklemesi. Yani tahminen hikayeyi etkileyen her bir karakteri bir oyuncuya atayarak arkadaşlarımızla beraber oynayabileceğiz.
Bu özellik bizi heyecanlandırıyor. Zira bu tarz oyunları tek oyunculu oynamaya alışığız. Böylesi bir değişikliğin beraberinde neler getirebileceğini çok merak ediyoruz.
Bear & Breakfast (28 Temmuz)
Bear & Breakfast, ormanın derinliklerinde pansiyon inşa edip yönettiğimiz bir oyun olacak. Zaman zaman ormanda keşfe çıkıp malzemeler toplayacağız. Bazen mobilya taşıyacak, bazen de misafirlerimize yemek pişireceğiz. Ana karakterimiz de bir ayı olacak.
Çizgi filmden fırlamış gibi duran sevimli grafikleriyle ilgimizi çekiyor bu oyun. Ayrıca etiketleri arasında Rol Yapma Oyunu da yazıyor. Ancak oyunun gerçekten ilgimizi çekip çekmeyeceğine çıkıp denedikten sonra karar verebileceğiz.
Digimon Survive (29 Temmuz)
Digimon Survive, animeden 25 yıl sonra hayranlara şöyle keyifli bir RPG sunma hedefiyle dönüyor. Taktiksel, sıra tabanlı dövüş sistemi kullanan oyunda 100’den fazla Digimon yer alıyor. Oyunda, animede işlenmeyen, yepyeni bir hikayeyi oynayacağız. Üstelik oyunun grafikleri de anime stilinden ödün vermeyecek. Zaten önceki Digimon oyunlarına göre hikayesi açısından da animeye çok daha sadık bir oyun olacak bu.
Bandai Namco‘nun geliştirdiği Digimon Survive, Nintendo Switch ve Play Station’ın yanısıra PC platformuna da uygun olacak. Satışlar ilk başta yalnızca Steam üzerinden olacak. Ancak oyunun Steam sayfası henüz erişime açık değil. Dilerseniz resmi sitesine ve fragmanına buradan göz atabilirsiniz.
Citizen Sleeper: Flux DLC (Temmuz)
Citizen Sleeper’ı çıktığı günden beri her fırsatta övüyorum. Yine fırsatını buldum, yine öveyim. Çok güzel oyun olmuş. Fiyatı da çok uygun. İster XBox Game Pass üzerinden oynayın, ister yaz indirimleri bitmeden kendi kopyanızı edinin. İngilizce biliyorsanız pişman olmayacaksınız. Çünkü ne yazık ki Citizen Sleeper dil seçeneği olarak yalnızca İngilizce’ye sahip. Oyunun FRP sevenlere ayrıca hitap eden hikaye ve mekaniklerinden bahsettiğim spoiler vermeyen tanıtım yazısına buradan göz atabilirsiniz.
Henüz tam tarihi belli olmasa da Temmuz ayı içinde Citizen Sleeper ilk DLC’sini çıkaracak. Ana oyuna sahip tüm oyuncular Flux adlı bu ek içeriği ücretsiz edinebilecek. Flux Citizen Sleeper’a, yaşadığımız istasyona gelen mülteciler ve karantina bölgeleriyle ilgili yeni hikaye parçaları ekleyecek.
Kitap / Çizgi Roman – Temmuz 2022
Ne yazık ki kitaplar konusunda yayın takvimleri ile gerçekler birbirini tutmuyor. Çünkü kağıt krizi ve ekonomideki dalgalanmalar yayıncıların planlarını altüst ediyor.
O yüzden bu başlığı ay içinde sürekli güncelliyorum. Yani, Temmuz’un birkaç haftası geçince bu yazıya tekrar bakarsanız güncellenmiş haliyle yeni duyuruları görebilirsiniz.
Ölühane Kapıları – Malazan #2 – Steven Erikson (İthaki Yayınları)
Malazan serisinin ikinci cildi İthaki yayınları’nın programında Mayıs ayında yer alıyordu. Geç olsun, güç olmasın. Ölühane Kapıları bu ayın başında raflardaki yerini alıyor.
Zamanın ve kumların ölü uygarlıkların üzerini örttüğü, bir zamanlar denizken artık ölümcül güneşin kavurduğu Kutsal Raraku Çölü… Malazan İmparatorluğu hâkimiyeti altındaki Yedi Kent kıtasında esen sıcak çöl rüzgârlarında bir isyanın fısıltıları taşınmaktaydı. Raraku Çölü’ndeki saklı bir vahada, S’haik ismindeki peygamber, Dryjhna Kıyamet Kitabı’nın eline teslim edilmesini bekliyordu. Kehanete göre, S’haik kitabı açtığında, intikam tanrıçası uyanacak ve Yedi Kent hürriyetini geri almak için ayaklanacaktı.
Yedi Kent kıtasında gerçekleşmeyi bekleyen tek kehanet bundan ibaret değildi. Hayvan cismine bürünebilen şekildeğiştirenler, verilmiş kadim bir sözün peşinden Yedi Kent’e akın ediyor, hem çölde hem de büyülü kovanlarda birbirleriyle çatışıyorlardı. Kana susamış çöl kumlarını besleyen bu çatışmalar, Yedi Kent’i hiç olmadığı kadar tehlikeli ve korkunç bir yer haline getiriyordu.
Tanrıların faniler üzerindeki acı oyunları devam ediyor, kumlara gömülü sırlar keşfedildikçe fanilerin entrikalarının ne kadar önemsiz olduğu açığa çıkıyordu. Ancak ne tanrıların ne de fanilerin hesaba kattığı bir gerçek vardı: Tanrılar da entrikalara kurban gidebilirlerdi.
Türk Mitolojisi Atlası – Presstij
“Gesar: Yokbol Başlıyor” çizgi roman albümü ve “Gesar: Tutuşan Bozkırlar” romanı ile ses getiren, kadim bozkırlardan ve Türk mitolojilerinden aldığı ilhamı çizgilere ustalıkla döken Bartu Bölükbaşı, bizleri bu sefer “Türk Mitolojisi Atlası” ile buluşturuyor. Kendine has çizgileriyle ak ve kara iyelerin, tanrıların tasvirlerini zihnimize nakşetmenin yanı sıra, zengin bir kaynak taramasına dayanarak tasavvurlarına ve nasıl inanıldıklarına da değiniyor. “Türk Mitolojisi Atlası”nı, günümüze kadar ihmal edilmiş olan Türk mitolojilerinin tasvir edilmesine, imajlaştırılmasına yönelik oldukça önemli bir atılım olarak görüyorum.
Bu kıymetli çalışma, mitoloji ve tarih meraklıları kadar, özgün ilhamlar arayan kalemlerin, fırçaların ilgisini sonuna kadar hak ediyor.
Mehmet Berk Yaltırık
Türk Mitolojisi Atlası’nın detaylarına buradan göz atabilirsiniz.
Uykusuzluk – Stephen King (Altın Kitaplar – 28 Temmuz)
Stephen King’in Kara Kule göndermeli romanlarından Insomnia (Uykusuzluk) yeniden baskısıyla raflara geliyor. 28 Temmuz‘dan itibaren romanı Altın Kitaplar etiketiyle okuyabileceğiz. Daha önce romanın Türkçe çevirisini Remzi Kitabevi yapmıştı.
Aile içi şiddet temasının ön plana çıktığı bu hikaye Derry Kasabası‘nda geçiyor. Ana karakterimiz eşinin ölümünden sonra uykusuzluk sorunu yaşamaya başlayan bir adam. Ancak zaman zaman gördüğü halüsinasyonların yalnızca uykusuzluk kaynaklı olmayabileceğini düşünmeye başlıyor.
Kitabın detaylarını içeren haberimize buradan ulaşabilirsiniz.
Batman Çizgi Romanları – JBC Yayıncılık
Aslında bu çizgi romanlar da JBC’nin Haziran ayı takvimindeydi. Ancak yaptıkları bir duyuru ile çıkarmayı düşündükleri ciltleri temmuz ve ağustos aylarına kaydırdıklarını haber verdiler.
Bu ay Batman serisinden dört cilt yayınlayacaklar: Baykuşlar Divanı, Üç Joker, Kara Prens ve Kara Şövalye Dönüyor.
Bunlardan Kara Şövalye Dönüyor, Batman’in en başarılı hikayeleri listesinde çoğu zaman zirvede yer alır. Genelde zirveyi Frank Miller’ın Year One (İlk Yıl) cildiyle paylaşırlar. Bu yüzden eğer okumadıysanız kesinlikle kaçırmamanız gereken bir hikaye.
Scott Pilgrim Dünyaya Karşı 2 – Bryan Lee O’Malley (İthaki Yayınları)
İthaki Yayınları, Scott Pilgrim’in hikayelerini bu ay devam ettiriyor. İki farklı kapak varyantıyla raflara gelecek olan ikinci cilt, 27 Temmuz’da çıkacak. 224 sayfalık çizgi romanın arka kapağındaki tanıtım yazısı şu şekilde:
SCOTT PILGRIM iki kızla aynı anda görüşüyordu. Knives Chau’yla birlikteyken geçmişi silip her şeye yeniden başlayabilirmiş gibi hissediyordu. Ramona Flowers’la birlikteyken ise, tüm yaşananları kabul edip olgunlaşabileceğini düşünüyordu. Ama Ramona beraberinde çok büyük bir yükle geliyordu: Her biri Scott’ın Ramona’yla birlikte olmasını engellemeye çalışan YEDİ KÖTÜ ESKİ SEVGİLİ. Knives, Ramona’yla tanıştığında neler yaşanacak? Scott’ın gönlü hangisine kayacak? Neden geçmişte yaşananlar geçmişte kalamayacak.
Thor Çizgi Romanları – Marmara Çizgi
Thor: Love and Thunder filmi gelir de Marmara Çizgi bizi çizgi romansız bırakır mı?
Yayınevi önümüzdeki günlerde çıkaracakları çizgi romanlar arasında üç Thor cildi olduğunun sürprizini verdi. Üçüncü cildin de Thor: Şimşek Tanrıçası olduğu dikkatinizden kaçmasın.
Superman: Gizli Kimlik – Yapı Kredi Yayınları
Yapı Kredi Yayınları da bu ay DC serisinden Superman: Gizlik Kimlik ile karşımıza çıkıyor. İçini karıştırmadan çizgi roman almakten çekinen okurlar için ilk 6 sayfayı tadımlık olarak paylaşmışlar. Buradan okuyabilirsiniz.
Kitabın arka kapak yazısı şu şekilde:
Superman: Gizli Kimlik Satış rekorları kıran, olumlu eleştiriler alan mini seri tek ciltte bir araya geliyor. Hikâyeye ek olarak bu kitapta Kurt Busiek tarafından yazılan bir önsöz de yer alıyor.
“Bu hikâyeyi başarılı kılan anlatımı. Busiek her zaman yaptığını yapmış ve olağandışı bir duruma inanılırlık katmış. Olay örgüsü bir yere kadar bunu başarıyor ama hikâyenin gerçekçiliğini öne çıkaran şey Clark’ın sesi. Clark’ın karakteri iyi tanımlanmış, ‘sesindeki’ hüznü, öfkeyi ve yalnızlığı duyabiliyorsunuz.” Fourth Rail.com
“Burada öne çıkan şey, Immonen’in farklı karakterlerin yüzlerindeki duyguları ifade etme ve ifadelerindeki detayları resmetme yeteneği. Immonen ayrıca renklendirme görevini de üstlenmiş, bunu yaparak her sayfanın görünüşünün kontrolünü ele almış ve böylelikle kitap için hayal ettiği her şeyi gerçekleştirmiş. Bu düzen, şimdiye kadarki en iyi eserlerinden birini ortaya çıkarmasını sağlamış.” Broken Frontier
Muhteşem Maurice ve Değişmiş Fareleri – Terry Pratchett (DeliDolu)
DeliDolu, Diskdünya romanlarını yayımlamaya tam gaz devam ediyor. En son serinin 27. romanına, Son Kahraman‘a kavuşmuştuk. Son Kahraman hem dilimize ilk kez çevriliyordu hem de resimli bir roman olması yönünden bir ilkti. Çünkü Diskdünya’nın önceki romanlarında hiç resim görmemiştik.
Bu ay da serinin 28. kitabı, Muhteşem Maurice ve Değişmiş Fareleri geliyor. Maurice bir genç yetişkin romanı. Ama Pratchett’ın kaleminden hoşlanan yetişkinler de kitaptan keyif alabilir. Daha önce Tudem Yayınları romanı zaten güzel bir kapakla dilimize kazandırmıştı. Şimdi yine Tudem Yayın Grubu’nun bir parçası olan DeliDolu, o çevirinin gözden geçirilmiş yeni baskısını hazırlıyor. Ayrıca kapak tasarımında da değişikliğe gidiyorlar.
Muhteşem Maurice’i biz Tudem çevirisiyle okuyup incelemiştik. Spoiler içermeyen o inceleme yazısına buradan göz atabilirsiniz. Kitap muhteşem bir seslendirme kadrosuyla bir animasyon olarak karşımıza çıkmaya da hazırlanıyor. O animasyonun fragmanını ve detaylarını içeren haberimiz de burada.
Koyunlar Yukarı Bakar – John Brunner (İthaki Yayınları)
İthaki Yayınları Bilimkurgu Klasikleri’ne bu ay Koyunlar Yukarı Bakar romanını ekliyor. 552 sayfalık bu kitap beni hayli heyecanlandırdı. Zira William Gibson’ın övgülerini kapmış bir hikaye bu. Tanıtımı da şu şekilde:
“YUKARI BAKAR AÇ KOYUNLAR, ÇOBANDAN MEDET UMAR.”
Bilimkurgu yazınının başlıca kâhinlerinden biri olan John Brunner, aynı zamanda türün en deneysel ve yenilikçi eserlerine imza atmış bir yazar. Koyunlar Yukarı Bakar ise yazarın en dehşet verici kehanetlerinden biri.
İki dünya savaşının ve sanayileşmenin ardından hava kirliliği öyle bir seviyededir ki insanlar maske takmadan açık havada yürüyemez hâle gelmiştir. Tarımda ve hayvancılıkta kullanılan toksik maddeler yüzünden bebeklerin ölüm oranları artmış, doğum kusurları ve fiziksel hastalıklar normal sayılmaya başlamıştır. Büyük şirketler her türlü kâr için savaşırken, yozlaşmış hükümet görevlileriyse cebini doldurmanın peşindedir.
Çevreci Austin Train yaptığı kehanet niteliğindeki uyarıların ardından gördüğü tepkiler yüzünden firardadır. Radikal çevreci gruplar onun liderliğini ve manifestosunu benimsemişken hükümet ise onu ortadan kaldırmanın planlarını kurmaktadır. Medyanın tek derdi ise reyting kaygısıdır. Çok az insan dünyanın geleceğinin, insanlığın kirli parmakları arasından kayıp gitmekte olduğunun farkındadır.
İnsanlık olarak çevreye verdiğimiz zararı geri alabilir miyiz? Yoksa her şey için artık çok mu geç kaldık?
Koyunlar Yukarı Bakar, günümüzün ve geleceğimizin otopsisi.
Otranto Şatosu – Horace Walpole (İthaki Yayınları)
Otranto Şatosu aslında Can Yayınları ve İş Bankası Yayınları da dahil olmak üzere birçok yayınevince dilimize kazandırılmıştı. Ancak İthaki Yayınları bu ay yeni bir çeviri ve harika bir kapak tasarımıyla hikayeyi yeniden sunacak. 120 sayfalık Otranto Şatosu, İthaki’nin Karanlık Kitaplık serisinin 55. kitabı oldu.
Arka kapak yazısı şu şekilde:
“Kalıcı bir tür olarak korku öyküsünün edebiyattaki kurucusu.” –H. P. Lovecraft
Hem yazdıklarıyla edebi bağlamda hem de malikânesiyle mimari anlamda âdeta gotik kavramının vücut bulmuş hâli sayabileceğimiz Horace Walpole, 1764’ten günümüze uzanan bir kültürün öncüsü. Walpole’un ilk gotik roman olarak kabul edilen eseri Otranto Şatosu, aile, mülkiyet, soy gibi konulara getirdiği yaklaşımla, korku edebiyatının temelindeki unsurların nasıl oluştuğunu yansıtıyor.
Otranto Prensi Manfred, oğlu Conrad’ı evlendirecektir. Manfred’in evlilik töreni konusundaki sabırsızlığı yakınlarının dikkatini çeker. Bu acele evliliği, Prens’in eski bir kehanetin gerçekleşmesinden korkmasına bağlarlar. Kehanete göre Otranto Şatosu, asıl sahibi oraya sığamayacak kadar büyüdüğünde mevcut ailenin elinden çıkacaktır. Bu kehanetin ne anlama geldiğini çözmek zordur. Tören başlamak üzereyken herkes dehşet içinde bir manzaraya bakakalır. Conrad, dev bir miğferin altında ezilmiştir.
Ah! Miğfer! Miğfer!
One Punch Man 19 – Akılçelen Kitaplar
One Punch Man mangaları Türkçe çevirilerinde 19. cildine kavuşuyor. Akılçelen Kitaplar mangaları dilimize kazandırmaya devam edecek gibi duruyor. One Punch Man hakkında en son çıkan haberimize buradan göz atabilirsiniz.
John Carter IV: Thuvia Mars Kızı – Edgar Rice Burroughs (Fihrist Kitap)
John Carter, Barsoom Dizisi 4. kitabı “Thuvia” ile maceraya kaldığı yerden devam ediyor!
20. yüzyılın ilk “çok ama çok satan” bilimkurgu klasiği; sonraki kuşak tüm bilimkurgu yazarlarının anılarında büyük yeri olan, etkisi Star Wars dünyasından Avatar filmine kadar her bilimkurgu yapıtında hissedilen, eşsiz bir gezegenler arası macera dizisi…
Mars’ın meşhur kahramanı John Carter ve Barsoom dizisi, dördüncü kitabıyla karşınızda: Thuvia, Mars Kızı!
Bu kitap ile birlikte ana karakter olarak John Carter’ın oğlu Carthoris’in, Thuvia ile olan tutkulu aşkına şahit oluyoruz. Bu aşk, elbet birçok bilinmezi ve macerayı, Mars üzerindeki çokça siyasi gerilimi de yansıtıyor. Barsoom dünyasının detaylarına girdiğimiz bu kitap ile birlikte büyük kurgu ustası Edgar Rice Burroughs’un ince işçiliğine şahit oluyoruz. Oldukça keyifle akan cümlelerin arasında bir devasa yapı şekilleniyor ve hikayede yıllar geçtikçe yeni karakterler yeni merak unsurlarını beraberinde getiriyor.
11 kitaplık bu devasa dünyanın tamamını Türkçeye kazandıracağımızın sözünü vererek, sizleri 4. kitabın merakla ve tek solukta bitireceğiniz keyifli dünyasına davet ediyoruz. Şimdiden pek keyifli okumalar diliyoruz…
Cehennem Güvercinleri – Robert E. Howard (Laputa Kitap)
Fantastik edebiyatın ünlü isimlerinden Robert E. Howard’ın korku türündeki öyküleri bir araya geliyor. İki cilt halinde çıkacak öykü kitaplarından ilki Cehennem Güvercinleri adını aldı. 312 sayfalık bu kitap Del Rey tarafından yayınlanan The Horror Stories of Robert E. Howard kitabını baz aldı.
H. P. Lovecraft’ın yakın arkadaşlarından olan Howard, Barbar Conan karakteriyle ve fantastik hikayeleriyle öne çıkıyor. Ancak bu kitapta, korku türünde de yakın arkadaşı gibi güçlü bir kalem olduğunu gösteriyor.
The Amazing Spider-Man #300 (25. Yıl Özel Baskı) – Marmara Çizgi
Todd McFarlane‘in çizimleriyle dolu bu 40 sayfalık sayıda David Micheline’in Venom hikayesini okuyoruz.
SİYAH KOSTÜMÜN KARANLIĞINDA GİZLENEN ZEHİR GÜN YÜZÜNE ÇIKIYOR!
Peter Parker, evine kadar giren sınır tanımaz bir tehlikeyle burun buruna. Kendisine bu kadar benzeyen bu cani gülüşlü adam kim? Yabancı bir dünyada Örümcek Adam’a yapışan ama artık geçmişte kalan o uzaylı kostümle ne ilgisi var? Tüm bu sorular ağ kafalı dostumuzun zihninde kol gezerken ilk kez karşılaşacağı Venom’a karşı ne kadar hazırlıklı kalabilir…? Örümcek Adam’ın uzun yayın serüveninde bir kilometre taşı olan bu 300. sayısı, Venom’un ilk ortaya çıktığı sayı olmanın ötesinde 90’lar Amerikan çizgi roman kültürünün en büyük ilham kaynaklarından biri.
Can Yayınları – Kısa Klasikler
Can Yayınları da Kısa Klasikler serisine bu ay korku türünden sayabileceğimiz Canavar’ı ve masalsı anlatımıyla Rip Van Winkle’ı dahil ediyor.
Stephen Crane – Canavar’ın arka kapak tanıtımı:
Crane ırkçılık, tecrit, kitle öfkesi gibi temalar içeren Canavar’ı binlerce siyahın öldürüldüğü linç olaylarının yaşandığı 19. yüzyılın sonunda kaleme alır. Crane’in hayalî Whilomville kasabasında yaşayan siyah genç Henry, çalıştığı evde yangın çıkınca işvereni Dr. Trescott’un oğlunu alevlerin arasından kurtarmak için gözünü kırpmadan içeri dalar. Ancak küçük Jimmie’nin yüzüne gülen şans, Henry’yi kasabanın ucubesine çevirir. Yangında aldığı yaralarla tanınmaz hale gelen Henry kimselerin görmek istemediği çirkin, huzursuzluk veren bir varlıktır artık. Onun tedavisini üstlenen Dr. Trescott ise kasabalının gözünde bu ucubeyi yaşatmaya çalışan bir sapkına dönüşür. “Lanetli hikâye aklımdan çıkmıyor…”Joseph Conrad
Washingtoon Irving – Rip Van Winkle’ın arka kapak tanıtımı:
Irving, Rip Van Winkle’da yıllarca süren uykuların, zamanda atlamaların olduğu, farklı kültürlerde benzerleri anlatılan masala yeni bir yorum getirir, masalın arka planınaysa Amerikan Devrimi’ni alır.Biraz hava almak üzere ormanda bir yürüyüşe çıkan iyi yürekli Rip Van Winkle, tuhaf birtakım olaylar sonucu bir ağaç kovuğunda uyuyakalır. Uykuya daldığında Britanya İmparatorluğu’nun kolonisindedir, uyandığındaysa George Washington’ın portreleri duvarlara asılmıştır. Yirmi yıl süren uzun uykusunda epey yaşlanan Rip Van Winkle yepyeni bir hayata, yabancılaştığı kasabasına ve hiç tanımadığı torununa alışmaya çalışır; kimilerine bir kâbus gibi görünen bu durum, ihtiyarın umutla başladığı ikinci bir yaşam olacaktır.
Görmüş Geçirmiş Kaptan 88 & Pesimistik Hikayeler
1 Temmuz’da Metin Akdülger ve Osman Oğuz Öğün’ün hikayeleriyle Sadi Güran’ın çizimlerini buluşturan Görmüş Geçirmiş Kaptan 88 yayımlanacak. Kitabı ancient101 etiketiyle Paralel Evren‘in raflarında bulabileceğiz. Zaten ilk günden bir imza etkinliği de düzenleyecekler. Seri halindeki bir hikayenin ilk cildi olacak Baba’nın Son İcadı, fantastik bir kurgu sunacak bizlere.
Marmara Çizgi de bu ay yerli çizgi romanlarda Lavinya Öz‘ün yazdığı gizemli ve fantastik öykülere yer veriyor. Öz’ün hikayelerini birçok çizerin kalemiyle buluşturan Pesimistik Hikayeler çok yakında raflarda olacak. Ne yazık ki cildin detaylı tanıtım yazısına ve kesilmemiş kapak görseline henüz ulaşamadık.
Haziran’da Çıkanlar
Temmuz içinde yayımlanan kitapları önceden haber veremediğim için Haziran’da çıkanları da hatırlatmayı tercih ediyorum. Böylece yeni çıkmış kitaplardan gözünüzden kaçan varsa Temmuz’da bu taze kitaplarla da vakit geçirmeyi seçebilirsiniz.
Bu kitapların detaylarına da buradan ulaşabilirsiniz.
Diğer Başlıklar – Temmuz 2022
Diskdünya Büyücüler Serisi – Terry Pratchett – İngilizce Sesli Kitap (7 Temmuz)
Terry Pratchett’ın Diskdünya romanlarını orijinal dilinde muhteşem bir kadroyla seslendirdikleri haberini aylar önce vermiştik. Cadılar serisi Nisan’da çıkmıştı. Bu ay da Büyücüler serisi çıkıyor. Yani Diskdünya’nın birinci romanı Büyünün Rengi bu ay orijinal diliyle sesli kitap olarak çıkacak.
Serideki tüm kitapları Merlin dizisinden büyücü seslendirmeye alışkın olan Colin Morgan okuyor. Diskdünya kitaplarının çoğunda yer alan ÖLÜM karakterinin konuşmaları hariç. ÖLÜM’ü Peter Serafinowicz seslendirecek. Pratchett’ın hikayesinin aralarına düştüğü dipnotları da Bill Nighy‘den dinleyeceğiz.
Sesli kitabın detaylarından bahsedip bu projeyle neden bu kadar heyecanlandığımızı anlattığımız haberimize buradan göz atabilirsiniz.
YuCon: Legacy (14 – 15 Temmuz)
Yeditepe Üniversitesi Bilimkurgu Kulübü’nün 2004 yılından bu yana düzenlediği YUCON etkinliği, bu sene de “YUCON: Legacy” adı altında alt kültür severler ile buluşuyor. Etkinlik 14-15 Temmuz tarihleri arasında, Yeditepe Üniversitesi’nde düzenlenecek. Perşembe ve cuma günlerine denk gelen bu tarihlerde YuCON bizlere FRP masaları, 40’tan fazla kutu oyunu, Magic the Gathering, hazine avı, Playstation oyunları, Arcade oyunları, e-spor ve cosplay yarışmaları sunuyor.
Özellikle retro temasını öne çıkaran etkinlikte Play Station 4 ve 5 falan değil, efsanevi PlayStation 1 ve 2 oyunları yer alacak. Dileyenler Guitar Hero ile etkileyici sololar atabilecek.
Etkinliğe giriş bileti 20 TL karşılığında satılacak ve tek bir bilet her iki gün de giriş sağlayacak.