Warmachine: Tactics Ön İncelemesi
Bir Kickstarter projesi olarak hayatına başlayan Warmachine: Tactics oyununa bir ilk bakış ile beraberiz. Warmachine: Tactics (W:T) aslında kökü masaüstü oyunlara dayanan bir proje. Privateer Press firmasının Iron Kingdoms isimli dünyasından çıkmış ve bu dünyadaki Warmachine ve Hordes isimli minyatür serileri ile ünlenmiş. İşte W:T için bu minyatürlerin video oyununa aktarılmış hali diyebiliriz. Iron Kingdoms’ın kendisi fantastik öğelerle zenginleştirilmiş bir steampunk evreni olduğu için, W:T’de ne göreceğimizi az çok biliyoruz. Yazıyı okumaya önce oyunun tanıtım videosunu izleyerek başlayabilirsiniz.
W:T hala geliştirilme aşamasında. Kaynak desteği için oluşturulan Kickstarter bağış kampanyası çok ilgi gördü ve 10 Ağustos 2013 tarihinde başarıyla tamamlandı. Hedeflenen 500,000 Dolar bağışın üç katından fazla, 1,578,950 Dolar bağış toplandı ve geliştirme aşamaları hızlandı. O zamandan beri Priveteer Press ve yapımcı WhiteMoon Dreams firması oyunu tamamlamak için uğraşıyorlar. Oyun şu anda Steam’de Erken Erişim bölümünde, standart sürümü 40 dolar ve Digital Deluxe Edition da 65 dolar olmak üzere meraklılarını bekliyor. Digital Deluxe Editionda, normal oyunun üzerine yakın gelecekte eklenecek 20 farklı birim geliyor. W:T şu anda Beta aşamasında ve Erken Erişim ile satın alan herkes oyunu deneyebiliyor.
Ayrıntılara girmeden önce biraz oyunun arka planına bakalım. Olayların geçtiği Iron Kingdoms dört büyük ulus arasında devamlı savaşlara sahne olmakta. Bunlar özetle, öne çıkartılan adil ve cesur krallık Cygnar, emperyalist ve yayılımcı Khador, fanatik savaşçılardan oluşan Menoth ve undead ordusu ile “Kabus İmparatorluğu” olarak da bilinen Cryx. Ayrıca bunlara parayı veren herkes için savaşan kiralık asker ordusu Mercenaries de ekleniyor. Bu ulusların dışında insan olan ve olmayan yan fraksiyonlar da var; bazıları dost, bazıları ise herkese düşman. Bu ortamı iyice harlamak için gelişmiş steampunk teknolojileri (mechanika) ile büyü güçleri ekleyin ve kısık ateşte yüzyıllarca pişmeye bırakın. Oldu mu size nefis bir Iron Kingdoms?
Oyunun kendisine gelirsek, W:T bizi direk seçtiğimiz ulusun kahramanları, askerleri ve dev mekanik/büyü ürünü Warjackler ile savaşın ortasına atıyor. Oyunda her ulusun ana karakterleri olan Warcasterları yönetiyoruz. Bir Warcaster hem yakın dövüş uzmanı, hem sıkı bir silahşör, hem de büyü kullanabiliyor. Tabii güçleri yüksek seviyelerde olduğu için Warjack denilen tonlarca ağırlıktaki metal devleri ancak Warcasterlar yönetebiliyor.
Warjackler mekanik bilgisi ve buhar gücü ile inşa edilmiş, içlerine gizemli enerjiler ile birer bilinç hapsedilmiş ve tek amaçları psişik olarak bağlı oldukları Warcastera hizmet ederek, savaşta ona zafer kazandırmak olan, bir nevi metal golemler. Bir Warcaster ve Warjackleri beraber ekip olarak küçük bir ordunun kuvvetine sahipler diyebiliriz.
W:T görüntü ve estetik anlayışı olarak ilk bakışta favori kurgu evrenim olan Warhammer 40,000’yı hatırlatıyor. Oynanış olarak ise ilk aklıma, son zamanlarda en çok oynadığım sıra tabanlı oyun olan XCOM: Enemy Unknown’u getiriyor. Ama hemen baştan belirtelim, W:T henüz tek kişilik senaryo bölümüne sahip değil. Senaryoda ana karakter olarak Cygnar ordusundan genç bir Warcaster olan Allison Jakes’i yönetiyor ve yaklaşık 20 saatlik bir hikaye eşliğinde tüm görevleri tamamlamaya çalışıyor olacağız. Oyunun mevcut halinde en büyük eksiği olarak tek kişilik senaryo olmamasını buluyorum ama biz şu anda oyundaki içeriğe bakabileceğiz ancak.
Oyundaki görevlerde sınırları belli, karelere bölünmüş ve sizi yönlendiren bir harita üzerinde düşmanlarınız ile karşı karşıya geliyorsunuz. Bir çarpışma başlamadan önce belli miktarda puan havuzunu kullanarak birimlerinizi seçiyor ve ekibinizi yaratıyorsunuz. Her birim hem kendi başına, hem de diğer birimlerle sinerjik kullanılabilecek kombo hareketlere sahip, o yüzden sadece güçlü birimleri alıp geçmeye gerek yok, dengeli bir ekip kurabilirsiniz. Bazı Warjackler ve birimler yakın dövüşte, bazıları ise uzak mesafede uzman; yani karışık bir ekip kurmak menfaatinize olacak. Warcasterımız ise beklediğimiz üzere her konuda becerikli.
Çarpışma sırasında Warcaster dahil her birimin belli bir aksiyon puanı var, sırası gelince bununla hareket edebilir, görüş mesafesindeki ve menzilindeki düşmanlara ateş edebilir, özel emirleri uygulayabilir veya puan yeterse bunların bir kombinasyonunu yapabilir. Bunun dışında Warcaster karakterimiz Focus denilen ek bir büyü enerjisine sahip, bununla özel hareketler gerçekleştirebilir, saldırılarını güçlendirebilir, seçilmiş büyüleri yapabilir veya Warjacklerine ek yetenekler sağlayabilir. Her turn başında Warcaster Focus puanını nasıl dağıtacağına karar veriyor, hepsini kendi kullabiliyor veya Warjackleri ile kendi arasında istediği şekilde paylaştırabiliyor da. Böylece her durum için özelleşmiş bir ek hareket alternatifine sahip oluyorsunuz. Ayrıca Warcaster’lar Focus ile yapabildikleri büyüleri, devamlı psişik bağlantıda oldukları Warjckleri üzerinden başka bir bölgeye bile uygulayabiliyor. Bu kadar fazla seçenek ve kombinasyon olunca savaş alanını doğru okumak, birimlerin ve düşmanların yerlerini iyi analiz etmek, hangi düşmana öncelik vereceğinizi görmek ve doğru stratejiyi kurmak çok önemli hale geliyor.
Her çarpışmadan sonra birimleriniz deneyim kazanıyor ve bir sonraki göreve (veya çok oyunculu maça) devam ediyorsunuz. Çok oyunculu demişken, W:T size başka oyuncular ile anında veya asenkron (zaman aralıklı, yani mektupla satranç oynar gibi) maçlar yapmanıza fırsat veriyor. Eğer online arkadaşınız yoksa, oyun size seviyenize göre bir rakip buluyor. Ayrıca W:T piyasaya çıktığında dostça çarpışmalar, ranked maçlar ve turnuvalar gibi farklı türden oyun deneyimleri de sunacak. W:T’ye aralıklı olarak yeni çok oyunculu haritalar, ilerleyen zamanlarda ek paket olarak yeni tek kişilik görevler ve yeni birimler eklenecek.
Şahsi fikrimi sorarsanız, oyun şu anda 40 veya 65 Dolar verip almaya hazır değil. Çünkü öncelikle tek kişilik senaryo ve görevler eksik; ki bu da hikaye seven benim için bu türden bir oyunda en önemli öğe. Ayrıca çarpışmalarda tuhaf bir dengesizlik gözlemliyorum, bazen en kuvvetli Warjack’im bile yüksek vuruş oranlarına rağmen üstüste düşmana vuramıyor, ama düşman bir vuruşta canımın yarısını alabiliyor. Ayrıca düşman birimlerinin vuramadığını da pek görmedim. Diğer tüm birimlerden güçlü olan Warcaster karakterimin bile tüm aksiyon puanlarını harcamasına rağmen, üstüste vuramadığı zamanlar oluyor. Bu da henüz birim dengelerinin tam oturmadığını düşündürtüyor bana. Veya oyunda çok ciddi ağırlık verilmiş bir şans faktörü var ama bu kadarı kabul edilir gibi değil.
Tabii bunların hepsini, oyunun henüz geliştirme aşamasında olduğunu düşünerek okumanız lazım. Kapalı Beta’da her hafta oyuna yeni özellikler, birimler ve geliştirmeler sunuluyor. Mesela kullanışlı da olsa hiç çekici olmayan arayüzün değişeceğini biliyoruz. Ya da kamera açılarının, döndürdükçe binaların üstünden geçerken sapıtması gibi hataların düzeltileceğini de tahmin ediyorum. Ama benim için oyun asıl tek kişilik modunun eklenmesi ile çekici hale gelecek. Yine de eksik bir oyuna ilk bakışta çok yüklenmek doğru değil.
Oyunun bir Warhammer 40,000 etkisi yaratmasa da, tarzı ve birimleri ile steampunk sevenleri çok etikeyecek bir potansiyeli mevcut. Sadece biraz daha bekleyelim ve takip edelim diye düşünüyorum. Yine de Warmachine: Tactics ile az da olsa ilgilenen herkes oyunun resmi web sitesine ve Steam’e başvurabilir. İyi eğlenceler dilerim. ^_^
