İncelemeler

The Fall Guy – Aksiyonu Bol Bir Romantik Komedi

Büyük bütçeli aksiyon filmleri çok uzun süredir Hollywood sisteminin bir parçası. Bu filmler genelde belli aksiyon yıldızları oynasın diye çekilen filmlerdir. Ama bir aksiyon filminde en önemli şey aksiyondur. Bu aksiyon da genelde yıldızın değil dublörlerin işidir. Sinema sanatının suratı görünmeyen kahramanları dublörler her film için çok önemlidir ama aksiyon filmlerinde özellikle mühimdirler. Ryan Gosling’in oynadığı The Fall Guy (Dublör) ise odağı normalde görünmeyen kimseler olan dublörlere çeviren bir film. 

Filmin yönetmeni David Leitch sinema kariyerine 90larda dublör olarak başlamış bir isim. Fight Club ve Oceans 11 gibi ikonik filmlerde Brad Pitt’in dublörlüğünü yapan Leitch oldukça başarılı bir dublörlük kariyerine sahip. Chad Stahelski ile birlikte yönettiği John Wick’le ilk yönetmenlik denemesini yapan Leitch daha sonra Atomic Blonde, Bullet Train gibi beğenilen aksiyon filmleri çekti. Kendisinin geçmişini de düşündüğümüzde dublörleri anlatmaya en uygun yönetmenlerden birisi Leitch. 

Film aslında 80lerde çekilen bir televizyon dizisinin yeniden yapımı. Hikayenin ana karakteri çok başarılı bir dublör olan Colt Seavers(Ryan Gosling). Kendisi bir gün film setinde kaza geçiriyor ve dublörlüğü bırakmak zorunda kalıyor. Bir süre sonra dublörlüğe geri dönüyor ama bu sefer kendisini kirli işlerin arasında buluyor. Colt film boyunca eskiden dublörlüğünü yaptığı oyuncu ile ilgili bir gizemi çözmeye çalışırken aynı zamanda eski sevgilisi Jodie’nin aşkını geri kazanmaya çalışıyor.

Film bir aksiyon, aşk ve komedi karması halinde ilerliyor. Hatta film bol aksiyon içeren bir romantik komediye benziyor. Filmin aksiyonu görsel olarak yaratıcı. Sahnelerin güzel bir ritmi var, yaşanan olayı anlamak zor değil. Dublörlere saygı duruşu niteliğinde olan bu filmde Ryan Gosling dahil çoğu oyuncu dublör kullanıyor. Filmin dublörleri her aksiyon sahnesinde çok başarılı performanslar ortaya koymuşlar. Dublörlerin performansı normalde seyircinin dikkatini çekmez. O sahneler seyircinin o haraketi yapan kişinin dublör olduğunu anlamaması üzerine kuruludur. Ama filmin ana konusu dublörler olunca doğal olarak dublörler dikkat çekiyor. 

Filmin aksiyonunda görülen en bariz sıkıntı çapraz kurguların ritmi bozması. Bazı aksiyon sahneleri iki kişinin konuştuğu daha monoton sahnelerle çapraz kurgulanmış. Bu iyi yapılırsa monoton sahneleri izlemeyi kolaylaştırıp filmin temposunu rahatlatır. Ama bu filmde akıcı aksiyon sahnelerinin arasına giren diyaloglu sahneler aksiyonun akışına zarar veriyor. Film normalde farklı tonları dengelemekte kötü değil. Ama bu sahneler romantik komedi ve aksiyon arasındaki geçişleri fazla sert yapıyor ve bu durum filmin tutarlılığına zarar veriyor. 

Filmin senaryosu oldukça zayıf. Şakalar kağıt üzerinde komik değil. Güldüren şakaların da güldürme sebebi Ryan Gosling ve Emily Blunt gibi oyuncuların şakayı yapma şekli. Diğer oyuncularla yapılan şakalar veya yazılı yapılan şakalar seyirciden yeterli tepkiyi alamıyor. Senaryo problemi ana ilişkide de görülebiliyor. İki karakter arasındaki ilişkinin işleme sebebi Ryan Gosling ve Emily Blunt. Aynı replikler bu kadar iyi oyuncuların elinde olmasa pek bir etki yaratmazdı. Filmin başında önemli olduğu söylenen şeylere ileride önemsiz gibi davranılıyor. Tehlike hissi düşük, seyirci karakterin başına bir şey gelmesinden korkmuyor. Film bu senaryo için biraz fazla uzun. Popüler kültür referansları komik şakaların içinde değil. Senaryo seyircinin göndermeyi anlayıp gülmesine güveniyor. Film oyuncular sayesinde görünürlüğü düşen birçok probleme sahip. 

Filmde Emily Blunt’ın oynadığı Jodie karakteri ilk filmini çekmeye çalışan bir yönetmen ve Leitch onun sahnelerinde yönetmenlik konusunda ilginç şeyler deniyor. Mesela Jodie’nin çekmek istediği uzun tek planı anlattığı sahneyi uzun bir tek planla çekmiş. Jodie’nin bölünmüş ekran kullansak mı dediği sahneyi bölünmüş ekran kullanarak çekmiş. Yani film çekim teknikleri hikayeye yediriliyor, film bunlara dikkat eden seyirciyi ödüllendiriyor. Ayrıca bir çok eski filme göndermeler var, bu da yönetmenin ve yazarın sinema sanatının geçmişine duyduğu saygıyı vurguluyor. Ama Leitch’in dublör geçmişi filmciliğinden daha çok öne çıkıyor. Filmin film çekim süreci hakkında söylediklerine dublörlükle ilgili sahneler kadar odaklanılmıyor. 

Son tahlilde film izlemesi zevkli bir aksiyon/romantik komedi filmi. Bu izleme zevki iyi aksiyon koreografisinden ve başrol oyuncularının karizmasından geliyor. Eğer bir aksiyon filminden zekice, iyi yazılmış bir senaryo bekliyorsanız bu film öyle bir film değil. Ama filmden beklentiniz iyi aksiyon sahneleri izlemek ise bu beklentiyi karşılayacaktır. Filmden beklentiniz Ryan Gosling ve Emily Blunt’ın oynadığı bir aşk hikayesi izlemek ise bu beklentiyi de karşılayacaktır.

Bu İçeriğe Oy Verin

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Log In

Forgot password?

Forgot password?

Enter your account data and we will send you a link to reset your password.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Log in

Privacy Policy

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.