İncelemeler

Doyurucu Bir Lokma – İsimsiz’in Çocukları İncelemesi

Brandon Sanderson‘ın Magic the Gathering evreninde geçen romanı İsimsiz’in Çocukları, bir solukta bitecek kadar kısa ama gayet de doyurucu bir hikaye anlatmayı başarıyor.

The Children of the Nameless, Brandon Sanderson’ın Magic the Gathering evreni için yazdığı bir romandı. Hikayeyi Magic’in sitesinde 2018’de ücretsiz olarak yayınlamıştı. Akılçelen Kitaplar da geçen yıl romanı İsimsiz’in Çocukları adıyla Türkçeye çevirerek bizlerle buluşturmuştu.

Roman ona ayıracağınız 3-4 saatlik vaktin hakkını kesinlikle verecek bir hikaye anlatıyor. Zira sadece 161 sayfadan oluşuyor. Ancak Sanderson hikayesini ve karakterlerini öyle bir yazmış ki bu kısacık hikaye dopdolu bir evreni gözlerimizde canlandırıyor.

Tacenda ve ikiz kız kardeşi Willia doğumları sırasında lanetlenmiş ve kutsanmış küçük kardeşler. Kutsanmışlar çünkü ikisinin de Batak’ın izlerini taşıyan çok güçlü özellikleri var. Örneğin Willia daha ergenliğe gelmeden kılıç ustalarını acemi gösterecek bir dövüş yeteneğine sahip. Lanetlenmişler çünkü karanlıkla yaşamak zorundalar. Willia güneş doğarken görme yetisini kaybediyor ve sabaha kadar kör kalıyor. Kardeşi Tacenda ise gün batarken görebilmeye başlıyor ve sabahları karanlığa geri dönüyor.

Birbirinin gözlerine asla bakamamış iki kardeş huzur içinde yaşadıkları Verlasen köyünü her türlü beladan korumaya çalışıyorlar. Gündüzleri Willia köylülerin gardiyanı oluyor. Geceleri ise Tacenda onlara şarkı söylüyor. Evet, ana karakterimizin özel gücü şarkı söyleyerek büyü yapmak.

Kız kardeşlerin hayatı mutluluk şarkılarıyla dolu geçiyor. Ta ki Konağın Beyi, Fısıldayanlar’ı Verlasen halkının ve ailelerinin üzerine salıncaya dek. Tacenda bir süredir söyleyebildiği tek şarkı olan Korunma Şarkısı’nı söyleyedururken etrafında tüm köylüler katlediliyor. Tacenda umutsuzca şarkısını bağırırken vahşetin seslerini duysa da şeklini göremiyor. Zira Konağın Beyi ve Fısıldayanlar gündüz vakti geliyorlar. Ve nedense, Tacenda hariç herkesi öldürüp gidiyorlar. Ailesini, sevdiklerini, amacını ve her şeyini kaybeden Tacenda, ruhunu ve bedenini de alsın diye akşam çökünce Batak’ın yolunu tutuyor.

Fısıldayanlar

Hayaletler, Tanrılar, Melekler, İfritler, Vampirler… Ne Ararsanız Var.

Sanderson bu hikayesini o kadar dolu yazmış ki ilginizi çeken fantastik bir unsur bulmamak imkansız gibi bir şey. Ancak hikayenin asıl parladığı nokta kapakta da gördüğümüz Konağın Beyi Davriel Cane‘in Tacenda ile karşı karşıya gelmesiyle başlıyor. Hikaye o zamana kadar da akıyor. Fakat oradan sonra artık keyifle akıp gitmeye başlıyor.

Hikayede bahsi geçen olayların bir kısmı Magic’in Eldritch Moon setine gönderme yapıyor. Ancak hikayeden keyif almak için Magic the Gathering’e aşina olmanız gerekmiyor. Nitekim ben de Magic evrenine aşina olmadan okuyanlardanım. O yüzden Sanderson referansları yalnızca bilenleri gülümsetecek ama bilmeyenleri üzmeyecek şekilde yerleştirmiş diyebiliriz.

Özetle Magic the Gathering bilen bilmeyen, klasik fantastik serileri okumuş okumamış herkese tavsiye ederim. Fantastik hikayelerden hoşlanan tüm okurlarımız bu kısacık romanla keyif alacakları bir hikayeye adım atabilirler. Fantastik romanlara başlamak isteyen okurlara bile tavsiye edilesi bir roman olmuş hatta.

İsimsiz Melek

Siz İsimsiz’in Çocukları’nı okudunuz mu? Hikaye hakkında ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlarda bizimle paylaşın.

Bu İçeriğe Oy Verin

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Log In

Forgot password?

Forgot password?

Enter your account data and we will send you a link to reset your password.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Log in

Privacy Policy

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.