Stranger Things 4. Sezon 1. Kısım İncelemesi – FRP Bilmeyen Hayatta Kalamaz!
Sonunda üç yıllık ara bitiyor ve dizinin 4. sezonuna kavuşuyoruz. Başta FRP severleri olmak üzere birçok kesimin beğenisini toplayan ve Netflix’in en çok izlenen orijinal yapımlarından biri olan Stranger Things, bakalım bıçak sırtındaki beklentileri karşılayabildi mi?
Bıçak sırtında dedim çünkü her sezonun sonunda güzel bir final yapan ve konuyu gereksiz yere uzatmayacağını işaret eden senaristler, bir anda yeni bir konuyla karşımıza çıkıveriyorlar. Konuyu işleyiş tarzı, şekli ve yöntemi neticesiyle izleyiciden her şekilde yüksek puan toplamayı da başarıyorlar.
Biz de bu sorunun cevabını almak adına sizler için 4. sezonu önceden izleyip incelemek istedik. Gelin SPOILER OLMADAN bizleri neler beklediğine bir bakalım.
Klasik Ergen Zorbalıklarını Unutun
Sene 1986. Şerif Hopper’ın kendini feda etmesiyle son bulan 3. sezonun ardından Kaliforniya’ya taşınan Joyce, çocukları Will ve Jonathan ve yeni evlatlığı Eleven, bu yeni hayatlarına uyum sağlamaya çalışmaktadır. Ama zaten medeni dünyaya çok geç salınan, topluma uyum sağlayamayan, üstüne arkadaşlığı ve dostluğu tam tatmışken onlardan kopup başka bir yerde liseye başlayan Eleven için bu çok zor bir adaptasyon süreci olacaktır. Sessiz, saf ve yaşadığı travmalardan dolayı içine kapanık olan El, okulun popüler kızları tarafından potansiyel bir av olarak görülecektir.
Önceki sezonda ergenliğe adım atan ekibimizin yavaş yavaş kendilerini ve cinsel kimliklerini keşfetmelerine şahit olmuştuk. Bu sezon bu durum daha da ilerleyecek, arkadaş ve sevgili çiftleri arasında gerginliklere ve gediklere neden olacak.
Hellfire Club
Tüm bunlar, hangi yılları anlatırsa anlatsın ergenleri konu alan bir Amerikan yapımında görmeyi beklediğiniz şeyler değil mi? Ancak biz FRP severler olarak bu dönemin ayrı bir önemi var. Türkiye’nin 90’lı yıllarda yaşadığı, metalcilerin ve FRP oyuncularının satanist olarak etiketlendiği dönem, Amerika’nın 80’li yıllarının son yarısına denk geliyor. Dolayısıyla dizide Dungeons and Dragons oynayan ve metal müzik dinleyen herkes, önce okulun popüler tayfası, sonra da kasabalı tarafından yoğun bir zorbalığa ve psikolojik şiddete uğruyor. Demogorgon’u katletmiş, zihinyüzenlerin derisini yüzmüş bu ekip bu baskıya boyun eğer mi? Tabii ki hayır! Öyleyse Hellfire Club’a hoş geldiniz!
Hawkins Lisesinin FRP ve Bilim-Kurgu Kulübü olan Hellfire Club ve başkanı Eddie’yle (Joseph Quinn) tanışın. Oldukça egzotik, hiçbir zorbalığa, alaya, aşağılanmaya ve ezilmeye aldırış etmeyen, her hafta kutsal bir ibadetmiş gibi D&D oyununu yöneten ve kimsenin oyununu ekmesine ya da geciktirmesine izin vermeyen Eddie, bana göre şu ana kadar düşünülmüş en iyi Stranger Things yan karakteri.
Joseph Quinn’in muhteşem oyunculuğuyla hayat bulan Eddie’nin alaycı, umursamaz, özgür ruhlu ve siyahlara bürünmüş kimliğinin altında ne kadar hümanist, yer yer kırılgan, dost canlısı ve ezilenlerin yanında duran bir karakter olduğuna şahit olacağız.
Hellfire Club’ın İngiliz tarihinde yeri olsa da dizinin geek kültürüyle servis edilmesini hesaba kattığımızda Marvel çizgi romanlarında, özellikle X-Men ile sıkı bir şekilde bağdaştırılan zengin ve kapitalist zengin mutantların örgütü akla gelmiyor değil. Dizide ağırlıklı olarak DC Comics göndermeleri yapılsa da “mutant” metasının bu sezonda önemli bir yer tuttuğunu gördüğünüzde nereye atıfta bulunduklarını anlayacaksınız.
Mutant Çocuklar
İlk sezonlarda, Eleven ve diğer denek çocukların yaşadıkları ortamı ve onların güçlerini test eden Dr. Martin Brenner’ı görmüştük. Geçtiğimiz hafta yayınlanan 8 dakikalık ön izlemeyi henüz izlememiş olanlar ve diziyi bekleyenler için detaylı bahsetmeyelim ama Eleven’ın çocukluğunun geçtiği, 11 numaralı denek olduğu yıllar gösteriliyordu.
Buradaki çocukların nasıl eğitildiklerine ve sonunda acı sonlarına şahit oluyorduk. Dizinin ilerleyen bölümlerinde, özellikle 10 numaralı deneğin önemli birer yer tutacağını söylememiz yeterli sanırım.
Daha Kanlı, Daha Gergin, Daha Korkunç
Bu sezona başlar başlamaz uzanımsal ses efektlerinin ve ustaca kullanılan görsel efektlerin daha kanlı ve daha korkunç sahneler yarattığına şahit olacaksınız. Yakın ve ağır çekim CGI sahneleri, şeytan çıkarma sahnelerini aratmayacak çarpılma efektleri, ani korku (jump-scare) sahneleri derken oldukça gerilimli bir sezonun sizleri beklediğini söyleyebiliriz.
Sezonun Kötüsü: Vecna
Önceki sezonlarda çocukların D&D canavarlarından esinlenerek Demogorgon ve Zihinyırtan olarak addettiği yaratıklar, eylemleri gereğince Madde Düzlemi’ne geçiş yapmaya çalışan canavarlar olarak karşımıza çıkmıştı. Ancak hep arkalarında daha büyük bir gücün olduğunu, daha büyük bir resmin parçası oldukları da sık sık ima edilmişti. İşte o büyük güç karşımızda, Vecna.
Daha önce duyurulan bölüm isimlerinden varlığını zaten bildiğimiz Vecna, tabii ki ismini Dungeons and Dragons’ın en eski ve en kudretli kötülerinden birinden alıyor. (bkz. Stranger Things 4’ün Yeni Kötüsü Tanıdık Çıktı: VECNA) Kudretli bir büyücüyken ölümü aldatmak için liçe dönüşen, zamanla tanrılaşan ama en yakınının ihanetiyle ölen Vecna, yaklaşık 50 yıllık D&D tarihi boyunca defalarca kez dirilip karşımıza çıkmış ve sonunda tekrar yenilmiştir.
Daha önce duyurulan bölüm isimlerinden varlığını zaten bildiğimiz Vecna, ilk sezonlarda gördüğümüz tüm kötü yaratıkların efendisi olarak karşımıza çıkmakta. En azından şimdilik. Hawkins sakinlerini, özellikle derin travmalar yaşamış olanların zihinlerini avlayıp bağlarından kurtularak dünyamıza girmeye çalışmaktadır.
Peki asıl amacı sadece bu mu? Upside Down boyutunun sırrı ne? Tüm bunlar neden sadece Hawkins’te yaşanıyor? Bunların cevabını kısmen sezonun birinci kısmı 27 Mayıs 2022’de yayınlandığında, büyük resmi ise sezonun ikinci kısmı 1 Temmuz 2022′de yayınlandığında öğreneceğiz.