İncelemeler

Ov Ov Çekilin Yoldan – Weird West İncelemesi

Weird West o bildiğimiz vahşi batı değil. Burada birçok tuhaf olay dönüyor, biz de bunların tam ortasındayız. Gerek dövüş mekanikleri gerek hikayesi ile Weird West potansiyel vadeden bir oyun.

Ancak vadettiği potansiyeli her daim ve her alanda yakalayamıyor. Oyunun birçok alanda hatalara sahip olduğunu görebiliyoruz. Dostumuz olması gereken kişiler düşman gibi görünerek bir dövüş sırasında kafamızı karıştırabiliyor. Birinin suratına kapıyı hızlı kapattınız diye tüm şehir bir anda size silah çekebiliyor. Fakat bu tarz hataların zamanla güncellemelerle düzeleceğine inanır, onları alttan alırsanız Weird West 30-40 saatlik bir eğlence sunmayı da başarıyor. Zaten oyun ilk güncellemesini çoktan aldı birçok alanda iyileşme gösterdi bile.

Oyunun muhteşem bir açılışı var. Atmosferi belirleyen bu açılış videosunu aşağıdan izleyebilirsiniz:

YouTube player

Weird West’i Dishonored ve Prey‘i yapan Arkane Studios‘tan ayrılan bir grubun kurduğu WolfEye Studios hazırladı. ARPG türündeki oyun dövüş mekanikleri ile de geliştiricilerinin bu deneyimini bize aktarmayı başarıyor. Zamanı yavaşlatıp silahımızı çekiyor, takla atarken bize gelen mermilerden kurtuluyor, bu esnada iki kişiyi  de alnından vurabiliyoruz. Kendimizi sık sık “yalnız çok havalıydım, ha!” derken bulabiliyoruz.

Kısaca söyleyecek olursak Weird West eğlenceli bir oyun. Haritası ve şehirleri ile Fallout 1’i anımsatıyor. Dövüşleri ile Dishonored’ı andırıyor. Fakat bu iki benzerlik de çok güçlü değil. Vahşi batı temasında bir ARPG oynamak istiyors ve bu esnada fantastik olaylarla karşılaşmak istiyorsanız Weird West bu açlığınızı bastıracaktır.

Beş Karakter – Beş Hikaye

Oyun ilginç bir sahneyle başlıyor. Bir grup tuhaf görünüşlü kişi bir adamı bir iskemleye bağlamışlar ve ona işkence ediyorlar. Kızgın demirle vücuduna bir damga bastıkları anda emekli bir ödül avcısı uykusundan uyanıyor. Çiftliğine bir grup haydut saldırmış. Oğlunu öldürüp eşini kaçırmışlar. Ödül avcısı geçmişine dair hiçbir şey hatırlamadığından yakınırken Şerif ona tabancasını kapıp gelmesini söylüyor. Böylece Jane’in hikayesi başlıyor.

Yamyamlar, büyücüler ve türlü yaratıklarla dolu maceramızda birçok dost ediniyoruz kendimize. Arada ödül avcılığı da yapıyor, hem şöhret hem de altın kazanıyoruz. Oyunun ilk karakteri olduğu için Jane ile dünyaya alışıyor, kendimize bir düzen kuruyoruz.

Tam işleri yoluna koyduk derken Jane bayılıveriyor ve iskemleye bağlı adamın işkencesi devam ediyor. Adam haykırırken onun bağrışı domuz homurtusuna dönüyor.

Kendimizi bir cadının karşısında, elleri kolları bağlı halde buluyoruz. Vücudumuzun yarısı insan, yarısı domuz. Deli büyücünün ellerinde oyuncak olmuş bir adamız artık. Cadı da hayatta kaldığımıza şaşırıyor. Kurt adamların uzaktan kuzeni olacak bir ırk yaratmaya kendini adamış bu cadı: Domuz adamlar.

İkinci karakterimizle kendimizi yeni dertler, yeni amaçlar ve yeni maceralar peşinde buluyoruz.

Fakat olur da merak edersek, ödül avcısı Jane’i bulmaya gidebiliyoruz. Jane yaşadıklarının ardından çiftliğe dönmüş. Boynunda bir damga iziyle günlük işlerine devam ediyor. “Bir süre boyunca kendimde değildim, hafızam da bulanık” diyor.

Böylece kısa sürede, oynadığımız bu karakterlerin aslında kendi iradesi ve hayatı olan karakterler olduğunu öğreniyoruz. Biz bir süreliğine onların vücudunu ve hayatını kontrol etmişiz. Peki biz neyiz? Bunu neden yapıyoruz?

Karakterler Arası Geçiş

Karakterler arasında geçiş yapmak birbirinden kopuk beş oyun oynamak gibi olmuyor. Çünkü aslında kılıf değiştiren aynı karakteri oynuyoruz. Tabii ki aynı haritayı da paylaşıyoruz. Üstelik eski karakterlerimizi bulduğumuzda bize eski eşyalarımızı da geri veriyorlar. Zira onların bedenlerini kullanarak toplamış olsak da o eşyalar aslında bize ait.

Ancak bu geçişte kaybolan şeyler de oluyor tabii ki. Örneğin yeni beden, yeni bir başlangıç getiriyor. Şanımız, şöhretimiz ve ne yazık ki paramız sıfırlanıyor. Karakter özelliklerimiz (perks) yeni karaktere geçiyor. Yani pazarlık yapmak konusunda iyiyseniz, hep iyi olmaya devam ediyorsunuz. Ancak kişisel yetenekler (abilities) sıfırlanıyor.

Her karakter oyuna farklı yetenekler getiriyor. Örneğin, Jane yere mayın döşeyebiliyor, domuz adam ise arkasında zehirli bir bulut bırakarak düşmanları arasına koşup dalabiliyor. Yukarıdaki kızılderili karakter ise ruh çağırabiliyor. Bu yüzden her yeni karakter ile yalnızca hikayemiz değişmiyor, dövüş stilimiz de değişiyor. Ayrıca oyun yeniliklerini kademeli olarak gösteriyor. Bu yüzden yeni karakterlerle oynarken eskileriyle görmediğimiz yeni yaratıklar, eşyalar ve ekipmanlar ile karşılaşabiliyoruz.

Bu yüzden yeni karakterinizle yeni huylar edinirseniz oyun tekrara düşmüyor. Yani örnek verecek olursak, domuz adamla oynarken bile Jane’den alışkın olduğunuz gibi kelle avcılığı yapmakla uğraşırsanız oyun tekrara düşüyor diye düşünebilirsiniz. Diğer yandan, mekanlar birbirine çok benzediği için keşif amaçlı etrafta dolanmaya niyetlenirseniz de o tekrara düşme hissini yaşayabilirsiniz. Fakat kendi görevinizi takip ederseniz oyun size yenilikler sunmaya devam ediyor.

Mekanla Etkileşim

Weird West’in fragmanlarında en çok vurgulanan yanlardan biri de mekan ile etkileşim özelliğiydi. Ancak bu vurguyu yaptıktan sonra varil fırlatmak ve su ile elektriği etkileşime sokmak gibi çoğu oyunda gördüğümüz, Divinity: Original Sin’de tadını çıkardığımız şeylerden bahsediyordu.

Bu konuda geliştiriciler alçak gönüllü davranmışlar. Mekan ile etkileşim gerçekten de oyuna eğlence katıyor. Örneğin başlattığım orman yangınıyla tüm bir haritayı küle çevirmeyi başardım. Aynı zamanda bir kapıyı açmak için bir kolu çekmemiz gerekiyorsa o kola taş ya da sandalye gibi etrafta bulduğumuz bir nesneyi fırlatarak da bunu yapabiliyoruz. Yani mekanla ilgili olarak “ya şöyle bir şey yapabilir miyim acaba?” diye düşündüğümüz çoğu şeyi yapabildiğimizi görüyoruz.

Bu arada oynadığımız karakterlerden biri hortum yaratabiliyor. Bu hortumu bir alevin üzerinde oluşturursa ortaya etrafa alevler saçan bir hortum çıkıyor. Şahsen bu tarz etkileşimleri de hesaba katarak hareket etmek bana ayrıca eğlenceli geldi.

Weird West: Yeni Başlayacaklara Minik Öneriler

Yan görevler karakterler arasında transfer olmuyor. O yüzden asıl görevi bitirmeden önce yapmak istediğiniz işleri tamamlamanızı öneririm.

Cesetlere dikkat. Burası bildiğimiz vahşi batı değil. Etrafta çok sayıda ceset bırakırsanız dünya buna tepki gösterebilir. Yeni bir salgın doğabilir, zombiler şehirleri talan edebilir ve hatta o cesetlerden beslenen yaratıklar değişim geçirebilir. Yaptığınız ve yapmadığınız şeylerin dünya üzerinde etkisi oluyor.

Sık sık oyunu kaydetmek hayat kurtarır. Oyunda birçok hata var. Ancak bunlar oyunu oynanamaz yapan ya da çökerten hatalar değiller. Yalnızca tadımızı kaçıran şeyler oluyor. Örneğin bir kaseye bastık diye yaralanabilir ve ölebiliriz. O yüzden oyunu yeterince sık kaydedince hatalar karşısında bunalmadan eğlenmeye devam edebiliyoruz. Yoksa 30 kişiyi yavaş yavaş ve gizli kalarak bayılttıktan sonra haritada düşman olarak görünmeyen bir karakter düşman çıkıverdi diye en başa dönmek çok can sıkıcı olabiliyor.

Son olarak da yükseğe zıplayabilme özelliğini açtığımızda yeni yerler keşfedebileceğimizi de söylemiş olayım.

Weird West: Vahşi Batı Temalı ARPG İsteyenler Beğenebilir

Ben Weird West ile 30-40 saat eğlenmeyi başardım. Steam üzerinden tam fiyatıyla almış olsam belki hataları canımı sıkardı. Ancak oyun çıkar çıkmaz XBox Game Pass’e dahil oldu. Size de Weird West’i oynamak istiyorsanız Game Pass üzerinden denemenizi ya da indirim dönemini beklemenizi tavsiye edebilirim.

“Vahşi batı temasında bir RPG olsun, dövüşü de eğlenceli olsun ama çok zorlayıcı olmasına da gerek yok benim eğlenmem için” diyorsanız Weird West’i beğeneceğinizi düşünüyorum.

Başlığı Ov Ov Çekilin Yoldan attım diye komedi unsurları olan bir vahşi batı oyunu beklentisiyle geldiyseniz üzgünüm. Ben hamburger yemeyen, bara gidip içki içmeyen ve bir doları 60 metreden delebilen bir vahşi batılıyı oynadığım için Grup Vitamin’i anmıştım. Weird West genelde komedi ile yakından uzaktan alakası olmayan bir hikaye sunuyor. Komedi türünde vahşi batı RPG’si arıyorsanız West of Loathing‘i kesinlikle ama kesinlikle, tereddütsüz ve koşulsuz bir şekilde tavsiye ederim.

Ancak ne yazık ki hem West of Loathing hem de Weird West Türkçe’yi desteklemiyor.

Weird West’e dair daha çok şey öğrenmek isterseniz detaylarını anlattığımız eski haberimize buradan ulaşabilirsiniz. Biz o haberi yaptığımızda oyunun çıkış tarihi 11 Ocak’tı. Ardından 31 Mart’a kadar ertelendi. Ne yazık ki geliştiriciler o iki buçuk aylık süre oyundaki tüm hataları gidermeye yetmemiş.

Bu İçeriğe Oy Verin

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Log In

Forgot password?

Forgot password?

Enter your account data and we will send you a link to reset your password.

Your password reset link appears to be invalid or expired.

Log in

Privacy Policy

Add to Collection

No Collections

Here you'll find all collections you've created before.