Nether İncelemesi – Hayatta Kalmak İçin Koş!
Bundan 10 yıl önce her şeyin bir anda değişeceğini kimse hayal edemezdi. Yaşanan felaketten sonra hayatta çok az kişi kalmıştı. İnsanlık yok olmuş, sadece fantastik kitaplarda gördüğümüz yaratıklar aramızda dolaşır olmuştu…
Şimdi ise hayatta kalmak için çok daha fazla çabalamak gerekiyor. Bir yandan çetelerin soygun ve yağma çabaları, diğer yandan yaratıkların bitmek bilmez saldırıları… Hayat artık hepimiz için çok daha zor!
Nether; yakın bir gelecekte, insanlığın yok olduğu büyük felaketten 10 yıl sonrasında geçiyor. “The Cull” (Ayırma) adı verilen olayda insanların çoğu mutasyona uğrayarak yaratıklara dönüşüyorlar. Bulunduğumuz yer ise Chicago’nun batısında bulunan bir bölge. Bu bölgede hayatta kalmaya çalışan bir karakteri canlandırıyoruz.
Karakter yaratırken karakterimizin tipini, üst giyimini ve pantolonunu seçiyoruz. Sonrasında oyuna Safezone (Güvenli Bölge) veya World (Dünya) seçeneğini seçerek giriyoruz. Etraftaki araçları, kutuları veya kolileri yağmalayarak eşyalar bulmaya çalışıyorsunuz. İlk etapta basit eşyalar buluyoruz ancak bunları birleştirdiğimiz zaman ortaya daha güçlü silahlar çıkarabiliyoruz.
Oyundaki en gelişmiş özelliklerden bir tanesi eşya yapma (craft) sistemi. Bulduğunuz her eşyadan bir şeyler yapmanız mümkün. Etrafta yakın dövüş silahları bolca olmasına rağmen ateşli silahlar da yapılabiliyor. Ateşli silahları kullanmak çok kolay değil ama silahlar oldukça etkili. Çevredeki gereksiz görünen eşyaları toplayıp bir şeyler yaatmak gerçekten eğlenceli. Bunun dışında hayatta kalabilmeniz için içecek veya su bulmanız çok önemli. Oyun ekranının sağ alt köşesinde su göstergesi bulunuyor. Eğer bu gösterge biterse ölüyorsunuz. Öldüğünüzde ise tüm eşyalarınız gidiyor ve oyuna yeniden başlamanız gerekiyor. Eşyalarınız, diğer oyuncular tarafından ele geçirilebiliyor.
Bunun dışında etrafta başıboş dolaşmamanız gerekiyor. Işınlanma gibi yeteneklere sahip olan Netherler size saldırabilirler. Netherler, felaket sırasında mutasyona uğrayıp tamamen bilincini yitirmiş yaratıklar. Netherler’in bazıları kolayca öldürülebiliyor ancak korkmanız gereken bir şey daha var. Etrafta sizi öldürüp üzerinizdeki eşyaları almaya çalışan çeteler kol geziyor. Açıkçası ben Netherler’den çok insanlardan korkuyorum oyunda.
Bunların dışında bir de seviye atladığımızda dağıttığımız yetenek puanlarımız var. Yetenek puanlarımız ile şu özelliklere puan verebiliyoruz: Silahlar, Dayanıklılık, Hayatta Kalma, Güç, Gizlenme, Yakın Dövüş. Seviye atladıkça puanlarınızı bunlara dağıtıp bu özelliklerin gelişmesini sağlıyorsunuz.
Oyunda para ve eşya kazanmak için kuryelik yapabilir veya bulduğunuz eşyaları satarak geçiminizi sağlayabilirsiniz. Zaten bulunduğunuz bölgede pek çok yıkılmış bina ve harabe var. Buralarda saklanabilir veya ilginç eşyalar bulabilirsiniz. Saklanmak oyunun önemli bir parçası, bazen hayatta kalmak için saklanmanız gerekecektir. Oyun tam sürüme geçtiğinde Hunter, Hulk ve Shrieker adı verilen üç tür yaratık olacak. Hunter, orta seviye bir avcı yaratık olacak; Shrieker ise Last of Us oyunundaki gibi kör ancak duyma duyusu çok gelişmiş olan, yakınında ses yapan kişiyi avlayabilecek bir yaratık olacak. Hulk ise yavaş hareket eden ancak tek vuruşta bir oyuncuyu öldürebilecek kadar güçlü bir yaratık olacak. Bu yaratıklardan bazıları, tek başınıza öldürmenizin oldukça zor olacağı yaratıklar olacaktır ve bunun için gruplar oluşturmak veya çetelere katılmanız gerekebilir.
Sokakta gezen çeteler bir yandan Netherler’e karşı savaş verirken bir yandan da bölgeleri elinde tutmaya çalışıyor. Siz de bu çetelerden birine katılarak bölgeler arasındaki mücadelede yerinizi alabilirsiniz. Bu seçenek PvE ve PvP özelliğini de birbirinden ayıran unsurlardan bir tanesi.
Oyun sunucuları 64 oyuncuya kadar oyuncu kapasitesine sahip. Yani bağlandığınız sunucu, 64 oyuncuya ayrılmış bir oyun bölgesi gibi düşünülebilir. Hani eskiden Counter-Strike oynarken kendimize özel oda açardık ya, bu da onun biraz büyüğü gibi düşünülebilir.
Nether henüz erken erişim aşamasında ve geliştirilmeye devam ediyor. Bu nedenle bazı şeyler çok havada kalıyor gibi görünse de ilerleyen zamanlarda oyuna daha pek çok şey eklenecek. DayZ oyununun hayranı olan ekip, oyunun DayZ benzeri bir oyun olduğunu ancak çok daha gelişmiş bir yapıda olacağını belirtiyorlar.
Oyunun grafikleri maalesef çok iyi değil. Özellikle kaplamalar çok basit duruyor. Post apokaliptik bir ambiyansı yansıtabilecek çok başarılı işler ortaya çıkabilirdi ancak yıkılmış binalar, hasarlı yollar ve araçlar dışında hiçbir şey yok. Özellikle -şu an için- eşyaların içinden geçebilme olayı biraz sizi gerçekçilikten uzaklaştırıyor. Tabii şu anda oyun erken erişimde olduğu için pek fazla yorum yapmak istemiyorum ancak umarım tam sürüme geçtiğinde bunlar düzeltilir.
Oyunu hemen buradan satın alıp oynamaya başlayabilirsiniz. İyi oyunlar, hayatta kalmada başarılar!