League of Legends İncelemesi

Bugün sizinle dünyanın en çok oynanan oyunu League of Legends‘ı inceleyeceğiz. League of Legends, Multiplayer Online Battle Arena (MOBA) türünde bir oyundur. Peki nedir League of Legends’ı diğer MOBA oyunlarından farklı kılan?

Bence bunun sebebi turnuvalar, oyun içi lig sistemi, diğer oyunlara göre daha eğlenceli olması şeklinde sıralayabiliriz. Turnuvalar dedik çünkü League of Legends, eSpor kavramını gerek ülkemizde gerekse de tüm dünyada yeniden canlandırmış bir oyundur. Riot Games, Türkiye’ye açtığı ofisiyle de Türk oyuncuların yurtdışında ülkelerini temsil etmesini istiyor. Ayrıca Türkiye sunucusu için yapılan Türkçe seslendirmelerde bunu kanıtlar nitelikte. Bu nedenle geçtiğimiz sene açılan Türkiye sunucusu da buna en büyük örnek olmuştur.

Oyunun yapısına geçecek olursak, League of Legends’ta diğer MOBA oyunlar gibi bir harita, iki ana merkez, koridorlar ve 5 kişiden oluşan takımlardan oluşmaktadır. Evet, bu oyun türünü en kısa haliyle bu şekilde özetleyebiliriz. Oyunu League of Legends’ın resmi internet sitesinden ücretsiz olarak indirebiliyorsunuz. Oyunu bilgisayarınıza indirdiğinizde 2-3GB arası bir güncelleme yapmanız gerekiyor. Daha sonra sizden bir hesap açmanız isteniyor. Hesabınızı açtıktan sonra bir de kendinize sihirdar ismi yaratıyorsunuz. Sihirdar isminizi de yarattığınıza göre adalet meydanlarında savaşmaya hazırsınız demektir. Oyunda bir de seviye sistemi bulunuyor. Oyunu ilk kez açanlar doğal olarak 1. seviyeden oyuna başlıyorlar. Daha sonra seviyenizi 30. seviyeye kadar yükseltebiliyorsunuz. Oyunlar genel olarak 30-60 dk. arası sürüyor.

Oyunda, oyuna girmeden önce seçeceğiniz bir de sihirdar büyüleri bulunuyor. Bu büyüler size takım savaşlarında yardım ediyor. Bu nedenle her oyuna girmeden önce sihirdar büyülerinizi çok dikkatli bir şekilde seçmeniz gerekiyor.

Oyunda bir de rün ve yetenek sistemi bulunuyor. Bunlar sizi oyun başında rakibinize karşı daha dayanaklı hale getiriyor ya da daha savaşçı hale getiriyor. İlk önce rün sayfanızı hazırlamanız gerekiyor. Rün sayfaları merkezi ve 3 ana bölümden oluşuyor. Bunları oyunda oynayacağınız rollere göre oyun başında hazırlamanız gerekli. Rün sayfanızın tamamını doldurmanız için de 30. seviyeye ulaşmış olmanız gerekiyor. Rün sayfanızda damgalar, mühürler, nişanlar ve cevherler olmak üzere toplamda 4 kategoriden oluşmaktadır.

Aynı şekilde yetenek sayfalarınız da kısmen rünlerle aynı özelliklere sahip. Fakat yetenek sayfalarınızı, o oyun içinde nasıl bir strateji ile oynayacaksınız, o şekilde düzenlemeniz gerekiyor. Her seviye atladığınızda 1 kabiliyet puanı kazanıyorsunuz. Yetenek sayfalarında en fazla 30 yeteneğizi işaretleyebiliyorsunuz. Bunun içinde, rünlerde olduğu gibi yine 30. seviyeye ulaşmış olmanız gerekiyor.

Oyuna ilk girdiğinizde alt barda bir can ve mana miktarları göreceksiniz. Bu can ve mana barları şampiyondan şampiyona değişiklik gösterebiliyor. Can, sizin oyundaki can miktarınızı gösteriyor. Mana ise, yeteneklerinizi kullanmanız için size oyun içinde verilen bir güçlendirmedir ve oyunda yeteneklerinizi kullandığınızda azalan mananız belli süreler ile kendiliğinden artıyor.

Oyun içinde bir de eşya sistemi bulunuyor. Koridorlarınızda öldürdüğünüz her minyon size altın kazandırıyor. Ne kadar minyon öldürürseniz, o kadar çok altın kazanmış oluyorsunuz. Bu nedenle minyon odaklı oynayın, eşyalarınızı satın alın ve takımınızı taşıyın. Peki eşyalar ne işe yarıyor? Eşyalar sizi oyun içinde oynadığınız role göre daha güçlü yapıyor. Bu da sizin oyunu tek başınıza taşımanızı sağlıyor.

Sıra geldi, oyunu nerde oynayacağımıza, oyun Sihirdar Vadisi denilen bir yerde geçiyor. Oyunda masalsı kahramanlardan, kötü kalpli yaratıklara kadar bir çok şampiyon bulunuyor. Şampiyonlarınızı seçip, sihirdar vadisine adaleti getirmeniz gerekiyor. Şampiyonunuzu klavyenizdeki Q, W, E, R tuşlarıyla kontrol edebiliyorsunuz.

Şampiyonunuzu seçtikten sonra koridorunuza gidiyorsunuz. Koridorunuz, kendi üssünüz ile rakibin üssünü size bağlayan bir yoldan oluşuyor. Oyunda üst koridor, orta koridor ve alt koridor olmak üzere üç çeşit koridor bulunuyor.

Oyunda bir de savaş sisi özelliği bulunuyor. Yani her zaman, her yeri göremiyorsunuz. Siz yürüdükçe haritanın belli kısımlarını görebiliyorsunuz. Fakat merkez üssünüzden alacağınız totemler ile karanlıktaki görmek istediğiniz yerlere totem koyarak haritada görüş avantajı sağlayabilirsiniz. Bir de her iki merkez üssünden bu koridorlara gitmek üzere olan bir minyon dalgası bulunuyor. Minyonlar her iki merkez üssünden çıkıp koridorlara gitmek üzere yapay zeka tarafından kontrol ediliyor. Bu minyonlar koridorlarda birbirleri ile savaşırken bunlara son vuruşu sizin yapmanız gerekiyor. Çünkü sadece son vuruş yaptığınızda altın kazanabiliyorsunuz.

Peki sadece minyonlar mı? Hayır, koridorlarda bir de yapay zeka tarafından kontrol edilen kuleler bulunuyor. Bu kuleler kendi şampiyonlarını, rakip şampiyona karşı savunuyorlar. Her koridorda birbirlerine eşit uzaklıklarda ikişer kule bulunmakta. Bu koridorların menziline girdiğinizde kule otomatik olarak size saldıracaktır. Bu kuleleri minyonlar aracılığıyla yıkmalısınız.

Peki kuleleri yıktınız, bitti mi? Hayır, bitmedi. Bu seferde karşınıza inhibitörler çıkacak. İnhibitörler merkez üsse bağlı her koridorun başında bir kule tarafından korunurlar. Peki inhibitörler ne işi yarar? Her bir inhibitörü yıktığınızda, kendi merkez üssünüzden çıkan her bir minyon dalgasına bir tane de güçlü minyon (süper minyon) eklenir. Yani inhibitörleri yıkarsanız, süper minyonlarınız sayesinde rakibi yıkmanız daha kolay hale gelecektir.

Peki inhibitörleri yıktıktan sonra karşınıza ne çıkacak? Son bir yer kaldı, Nexus. Nexus, iki kule tarafından korunan her iki takımında merkez üssünü oluşturuyor. Nexus’u yıktığınızda oyun biter. Eğer Nexus’u rakipten önce siz yıkarsanız, oyunu siz kazanırsınız.

Şimdi oyunda içinde başka neler yapabiliyoruz, bir de onlara bakalım. Oyunda bir eşya sistemi bulunuyor. Koridorlarınızda öldürdüğünüz her minyon karşılığında kazandığınız altınları merkez üssünüze dönerek harcayabilirsiniz. Oyunda oynayacağınız role göre bir eşya düzeni yapmanız gerekiyor. Bir oyuncu en fazla 6 eşya alabiliyor. Bu eşyalar o oyuncunun, o oyunda oynayacağı role göre değişiklik gösterebiliyor.

Şimdi oyunda kısaca hangi rollerin olduğunu bakalım. İncelemenin başında da söylediğimiz gibi her takımda 5 oyuncu bulunuyor. Bunlar oyun için de değişik rollere sahipler. Önce üst koridor rolü ile başlayalım. Üst koridor karakteri tank/dövüşçü olmak zorunda. Çünkü oyunun ileri ki safhalarında takım arkadaşlarını koruması gereken kişi o. Bu nedenle ne kadar tank olursa o kadar iyi. Peki bu üst koridor oyuncusunun görevi ne? Üst koridor oyuncusunun minyon sayısı çok fazla olmalı. Çünkü alacağı eşyalar, takımını takım savaşlarında taşıması için çok önemli. İkinci rol, ormancı rolü. Bu rol, takımdaki diğer oyuncular gibi koridorda durmuyor. Adından da anlaşılacağı gibi bu oyuncu, oyun içindeki ormanlarda geziyor. Ormanlarda ifrit, hortlak, kurt gibi yaratıklar bulunuyor. Bunları öldürerek altın kazanıyor ve eşyalarını bu şekilde alıyor. Ormancı rolünün diğer bir görevi ise, koridorlara baskında bulunmak. Koridorlara baskında bulunarak takım arkadaşını rakibe karşı daha rahat oynamasını sağlıyor. Ya da ormancı baskına gelerek koridordaki takım arkadaşının, rakibi öldürmesini sağlayarak arkadaşının hanesine bir skor yazdırıyor. Tabi kendisi de bir assist kazanıyor. Bu şekilde ikisi de altın kazanmış oluyor. Ne kadar altın, o kadar eşya.

Sıra geldi, orta koridor rolüne. Orta koridor oyuncusu, genellikle yetenek atışlı şampiyonlarla oynamak zorunda. Aynı zamanda takımın bel kemiğini oluşturuyor. Haritada daha dikkatli oynaması gerekiyor. Çünkü rakip ormancının baskın atmasına karşı, daima dikkatli olması gerekiyor. Fakat, takım arkadaşları zor durumda ise, üst ve alt koridorlara da baskına gelmesi gerekiyor. Genellikle orta koridor oyuncuları takımın kaptanı görevini üstleniyor. Son olarak, birazda alt koridordan bahsedelim. Alt koridor bir saldırı gücü taşıyıcısı ve bir destek şampiyonundan oluşuyor. Evet, bir nişancınız ve onu sürekli oyunda destekleyecek bir destek oyuncusu gerekiyor. Saldırı gücü taşıyıcısının asıl görevi, oyunu tek başına taşımaktır. Adından da anlaşılacağı gibi oyunu taşımak sizin ellerinizde. Tabi bunu tek başınıza yapmıyorsunuz. Bir de yanınızda destek şampiyonunuz var. Unutmayın, bir destek şampiyonu olmadan, bir saldırı gücü taşıyıcısı olamaz. Aynı şekilde bir saldırı gücü taşıyıcısı olmadan da, bir destek şampiyonu olamaz. Birlikte oyunu taşıyorsunuz ve takım olarak oyunu siz kazanıyorsunuz.

Koridorlarınızda dururken bir de ormanda bulunan mavi ve kırmızı güçlendirmeleri almanız sizin yararınıza olacaktır. Bu güçlendirmeler sizi daha savaşçı hale getirecektir. Şampiyona ya da minyona saldırdığınızda daha fazla hasar vermenizi sağlayacaktır. Bu nedenle güçlendirmelerinizi ormancı arkadaşlarınızdan sürekli istemeniz gerekiyor. Güçlendirmelerinizi almayı unutmayın.

Söylediğimiz gibi oyun, 30-60 dk. arası sürüyor ve oyunun ileri ki dakikalarında iki tane yapmanız gereken görev bulunuyor. Birincisi haritada bulunan ejderha görevi, diğeri ise ejderha görevinden bir o kadar daha zor baron görevi. Peki neden bu görevleri yapmalıyız. Bu görevler size ekstra altın kazandırıyor. Bu altınlarda size daha fazla eşya satın alma olanağı tanıyor.

Ayrıca baron görevi sadece altın kazandırmıyor. Bir de takım olarak baron güçlendirmesine sahip oluyorsunuz. Bu güçlendirme sizi ekstra dayanıklı ve ekstra savaşçı hale getiriyor. Yani bu güçlendirme ile rakiplerinizi daha kolay yenebilirsiniz.

Son olarak, oyunu genel bir değerlendirecek olursak, oyunun grafikleri, sesleri ve oynanabilirliği bizden tam not aldı diyebilirim. Eğer MOBA türündeki oyunları seviyorsanız, League of Legends tam da size göre bir oyun. Arkadaşlarınızla ya da kendi başınıza hoşça vakitler geçirebilirsiniz. Eğlenceli yapısı, durmak bilmeyen aksiyonu sayesinde çok güzel bir oyun olmuş diyebiliriz. Hepinize iyi oyunlar dilerim. Başka bir oyun incelemesinde daha görüşmek üzere. Kendinize iyi bakın.

Yazan: Özgür Deveci