İlk Savaş, İlk Kan – Warcraft: The Beginning İncelemesi

Azeroth dünyası sonunda orklar tarafından işgal edildi. Merakla beklenen Warcraft: The Beginning’in basın gösterimine gidip filmi önceden izleyenler arasına katıldık. Elbette sizlere de dolu dolu bir yazı hazırlamak boynumuzun borcu.

Tam 10 yıl önce Warcraft’ın film haline getirileceği duyurulmuştu. O zamanlar hatırlıyorum Frpnet Forum’unda dolaşan ufak tefek üyelerden biriydim. Açtığımız konu başlığı altında sağdan soldan bulduğumuz bilgileri paylaşıp birbirimizi heyecanlandırıyorduk. Ama yıllarca film hakkında bir gelişme olmadı.

2 yıl önce Blizzcon ile birlikte Warcraft’ın filminin beyaz perdeye yansıtılacağı açıklandı. 10 yıllık bekleyiş sona erdi. Üç boyutlu gözlüklerimi taktım ve yepyeni bir dünyaya dalışa geçtim.

Ha bu arada unutmadan. İncelememizde hikayeye dair spoiler bulunmamaktadır. O yüzden çekinmeden okuyabilirsiniz.

Lok’tar Ogar!

Film beklediğimden de iyi çıktı desem yeridir. Geçtiğimiz haftadan bu yana yurt dışındaki kaynaklardan film hakkında spoiler içermeyen makaleleri bir araya getirip incelemeye koyulmuştum. Metacritic notu açıklandığında resmen şok olmuştum. 36 nedir? O kadar kötü olamaz dedim. Kendi gözlerimle izleyince büyük bir yanlışlık yapıldığının da farkına vardım.

Warcraft oldukça büyük bir ekibin elinden çıkma. En başta Legendary Pictures’ı tebrik etmek lazım. Bugüne kadar Inception, Sucker Punch, Dark Knight üçlemesi, Hellboy filmleri gibi yapımlarla zaten ne kadar kaliteli işlere destek verdiklerini kanıtlamışlardı. Bir de işin içine Blizzard girince, gerçekten de tadından yanmaz bir film ortaya çıkmış.

Şimdi girişi böyle şatafatlı falan yaptım ama 10 üzerinden 10 puanlama alacak kalitede bir film değil maalesef. Ben 8 verirdim, ki 8 puan verdim. Sadece hakkını vere vere çektiklerini söylemeliyim. Çünkü karşımızda tam da bir Warcraft oyuncusunun istediği film var. Ne yazık ki, bu iyi bir bakış açısı olsa da Warcraft’a tamamen yabancı olan kitlelerin kafasını karıştırabilir.

Filmin açılışıyla birlikte bir anda o mazinin kokusu burun deliklerinize doluyor. Bu koku git gide artarak tüm filme yayılacak. Eğer sıkı bir Warcraft oyuncusuysanız açılış sahnesinde gözleriniz dolmaması işten bile değil.

İlk Temas

Bilgisayar oyunlarının sinema maceralarının pek iyi olmadığını hepimiz biliyoruz. Büyük bütçeli filmler de bile konu ve karakter sıkıntısı çekiliyor. Özellikle son dönemdeki çizgi roman uyarlamalarında ya tek bir konuyu don lastiği gibi çekerek uzatıyorlar ya da konu bulamayıp karakterlerin üzerinden senaryoyu ilerletmeye çalışıyorlar.

Duncan Jones ve senaryo ekibi filme The Beginning ismini vermekte haklılar. Çünkü her şeyin nasıl başladığını izliyoruz. Her iki tarafı da, yani Horde ve Alliance, detaylı bir biçimde izleyebilme şansına sahibiz. İki tarafa da yeterli ekran süresi tanıyorlar. Böylece diyara hakim olmayanlara, hikayeyi anlatmaya çalışmışlar. Ama senaryonun ilerleyişinde sıkıntılar yok değil.

Senaryoyu hazırlarken Warcraft: Orcs and Humans isimli ilk oyundan ve Rise of the Horde ile The Last Guardian romanlarını temel almışlar. Warcraft tarihçelerini açıp okuyanlar için doyurucu bir senaryo var. Bildiğimiz hikayenin üzerinde biraz oynanmış gibi. Öte yandan bu film birçok boşluğun da doldurulmasına yardımcı olmuş.

Orkların ve İnsanların ilk karşılaşmasının ardından filmin temposu bir nebze olsun artıyor. Tarafların işin içine daha fazla girmesi, karakterleri daha yakından tanımamıza yardımcı oluyor. Tek sıkıntım ise ekran süresi uzun olan karakterlerin bazılarının isimleri pek bir geç açıklandı. Tamam sen, ben biliyoruz o karakterlerin isimlerini. Ama filme tamamen yabancı birisi durup dururken “bu kimdi ya” diye sorgulamaya başlayabilir.

Görsel Şölen

Birçok izleyiciye itici gelebilecek CGI o kadar tatlı kullanılmış ki, hiç de göze batmıyor. Görsel efekt uzmanı Bill Westenhofer’dan da bu beklenirdi. Filmden sonra bu ismin bana yabancı gelmediğini hatırlayarak hemen biraz web sitelerini dolaşmaya başladım. Westenhofer, Waterworld (1995), Man in Black II (2002), The Chronicles of Narnia: The Lion, the Witch and the Wardrobe (2005) ve Life of Pi (2012) gibi filmlerin dijital yönetmenliğini ya da görsel efekt uzmanlığını yapmış bir isim.

Hal böyle olunca göze batmayan, aksine “vay arkadaş” dedirten bir görsel şölen var. Hareket algılama tekniği ve bilgisayar teknolojisinin son seviyesini bu filmde bulabilirsiniz. İlk yayınlanan fragmanlarda görsel efektler kafalarda soru işaretlerine yol açmıştı. Acaba tüm film yeşil perdeden mi oluşuyordu? Kabul, çoğu sahne sadece bilgisayar efekti ile yapılmış gibi duruyor. Bir de şöyle düşünün: Zaten Blizzard’ı Blizzard yapan etmenlerden biri de açılış videolarındaki o muhteşem görsel efektler değil miydi? İşte bu sayede Warcraft’ın ruhu tam olarak yansıtılmış.

Bu görsel efekt sadece arka plan, orklar ve yaratıklardan oluşmuyor. Özellikle Medivh ve Khadgar’ın büyülerini yaptığı sahnelerde de kendinizden geçeceksiniz. Havaya çizilen rünler, etrafa yayılan büyü hareleri tam da beklediğimiz detaylar.

Ayrıca oyun içinde gezip gördüğümüz şehirlerin, bölgelerin filmdeki yansımaları da pek hoş olmuş. Oyunun içerisinde bu bölgeler haliyle daha ufak ölçekli hazırlanıyor. Şöyle bir tepeden Stormwind’in görünüşü insanın tüylerini diken diken etmeye yetiyor. Bravo Duncan Jones, iyi iş!

Kanımız Yerde Kalmayacak!

Görsel efektleri bir kenara bırakalım ve kostüm departmanının ne kadar iyi iş çıkardığından da bahsedelim. İnsan tarafının bilindik asker tipi Footmanlerin zırhları ve silahları, oyunda gördüklerimizin tıpta tıp aynısı. Kılıçlar, kalkanlar derken bunları nereden satın alabileceğimi düşünmeye başladım. Lothar’ın kılıcı, Kral Llane’in kaskı birebir yapılmış ve filmde kullanılmış. Sadece onların ekipmanları değil aynı şey ork tarafı için de geçerli.

Tüm orkların hareket algılama teknolojisi ile filme yerleştirildiğini söylemiştim. Ama bilmediğiniz nokta bu çekimler yapılırken oyuncuların ellerine bu silahların, belli ölçekte küçültülmüş kopyalarının verilmiş olması. Bunu öğrenip filmi izlediğinizde yapılan savaş sahnelerinin neden bu kadar gerçekçi olduğunu da anlayacaksınız.

Sen kalkıp oyuncuların eline böyle zırhlar ve silahlar verirsen, onlardan  iyi bir performans alacağını da bilirsin. Film boyunca Travis Fimmel’in oyunculuğu bir hayli dikkatimi çekti. Bugüne kadar Vikings dizisinde, Ragnar Lothbrok ile bağdaştırdığım Fimmel sadece bir televizyon oyuncusu olmadığını kanıtlıyor. Ayrıca daha henüz geçen hafta yayınlanan Preacher dizisinde Jesse Custer rolüyle insanların ağzını burnunu kırıp sigara, alkol tüketen Dominic Cooper, Kral Llane Wrynn rolüyle erdemden ve onurdan bahsedince bir garip oldum.

Karşı tarafta yani orklarda ise bol efekt ve makyaja rağmen devleşen oyuncular var. Artık içimdeki Horde aşkından dolayıdır bilmiyorum ama Durotan olsun, Orgrim olsun, Gul’dan ve dahası oyunculuklarıyla çok dikkatimi çekti. Orkların hikayelerini anlattığı sahneleri daha dikkatli izledim.

Sonuç

Warcraft: The Beginning her oyuncunun gitmesi gereken bir film olmuş. Ayrıca diğer yapımcılara da oyun-filmi nasıl çekilir dersi verilmiş. Öte yandan bu diyara tamamen yabancı olanların ilgisini çekebilecek çok az şey var. Karakterlerin hikayeleri anlatılsa da, onlarla bağlantı kurabilecekleri alanlar bir hayli kısıtlı. Çoğuyla geç tanışıyoruz. Bazıları arka planda hiç ses çıkarmadan duruyorlar. Bu detaylar oyununun sıkı takipçilerini bulutların üzerine çıkaracak cinsten. Gel gör ki, Warcraft’ın W’si ile ilgilenmemiş seyirciye hiç bir şey ifade etmeyecek.

Filmi izlerken de şunu aklınızın köşesinden çıkartmayın, bu bir Yüzüklerin Efendisi filmi değil. Yapım amacı ve süreci de buna göre ayarlanmadı. Karşınızda “High Fantasy” türüne giren bir oyunun filmi var ve oldukça başarılı. Yapılan savaşlar, patlayan büyüler bir hayli kudretli ve abartılı gözüküyor. O yüzden sakın ama sakın başka bir filmle karşılaştırma yapmaya kalkışmayın, filmden zevk alamazsınız.

İnsan biraz düşünmeden de edemiyor. Önümüzdeki ağustos ayının sonunda WoW için yeni bir ek paket çıkarılacak. Film ilk olarak Aralık 2015 olarak duyurulmuş ama Star Wars ile çakışacağından dolayı ileri tarihe atılmıştı. Bu ilerlemenin mantıklı bir sebebi de olsa, önümüzdeki birkaç ay içerisinde eski WoW hesapları yeniden açılacaktır. Ben bile filmden çıktığımdan beri, yeniden aktif hale getirsem mi diye düşünüyorum.

Duncan Jones filmi hazırlarken Blizzard ekibinden yardım almakla büyük akıllılık etmiş. Blizzard oyunlarının baş senaristi Chris Metzen, filmin senarist kadrosunda da bulunuyor. Böylece hikayeye sadık bir senaryo hazırlanmış.

Warcraft, oyun sevdalıları tarafından oyuncular için hazırlanmış bir film. Diğerlerinin söyleyeceklerine kulak asmayın. Fazlasıyla keyif alacaksınız!