Call of Duty: WWII Beta İzlenimlerimiz
Call of Duty: WWII beatsı 25-28 Ağustos arası sadece PlayStation 4’te mevcuttu. Ben de klavye ve faremi bir kenara bıraktım ve betayı indirip gamepadi elime aldım. Bir PC oyuncusunun gamepad ile FPS oynamaya alışması uzun sürse de, yenildim ama ezilmedim.
Yakın Tarihe Bakarsak…
Call of Duty serisine baktığımızda son üç oyundur gerek Êxo Suit ile yükseğe zıplama, duvardan yürüme ve garip lazer silahları ekleyerek oyun mekaniklerinde değişikliğe gidildi. Üstelik çeşitli özellikler veren ve sadece kutu açma ile gelen silahlar gibi olayı oyun içi para harcamaya döken “microtransaction” sistemi de işin içine girince, topluluk artık biraz sesini yükseltmeye başladı. Call of Duty serisi her yıl en çok satan oyunların başında oldu ama satış rakamları da bu oranla düştü. Topluluk gelecek temasından sıkılmış, ya modern savaşlara ya da daha eskiye özlemi artmıştı.
Call of Duty serisinin artık eskiye, köklerine dönme zamanı gelmişti. Sledgehammer Games’in Advanced Warfare’den sonra ikinci Call of Duty oyununu olacak Call of Duty: WWII, isteneni verebilecek mi bilmiyoruz ama 25 Ağustos’ta yayınladıkları özel beta sürümü ile az da olsa bize biraz fikir verdi. Biraz içeriği sınırlı da olsa bütün hafta sonumu verip oynadıktan sonra en azından çok oyunculu modun neye benzeyeceğini gördüm. Oyun tam sürüm çıktığında daha detaylı incelemesini zaten yapacağım.
Betanın İçeriği Ne Kadar? Division Sistemi Nedir?
Dediğim gibi beta şu an sadece çok oyunculu (multiplayer) modu içeriyor. Geçen E3’te söyledikleri, topluluğun serbestçe gezebileceği ve sosyalleşeceği “HQ” ve herkesin beklediği “Zombie” modu da şimdilik bulunmuyor. Oyunu açtığınızda HQ modunu şöyle bir kısaca gösterip ağzınıza bal çalıp sizden bir Division seçmenizi istiyor (daha sonra diğer Divisionlar’ı da açabiliyoruz sıkıntı yok). Başlangıç olarak size hangi Division’ın neler yapabileceğini ve uzmanlık alanlarını ve temel kullandıkları silahlar ile ilgili kısa video şekilde sanki bir askeri kamptaymışsınız gibi anlatılıyor. Kısaca anlatmak gerekirse; “Infantry” tüfeklere üzerine uzmanlaşmış ve süngü hücumu yapabilir, “Airborne” ile kullandığınız otomatik tabancalara (SMG) çatışma esnasında susturucu takıp çıkarabilir, “Armored” ile kullandığınız LMG’lere bipod takabilir, “Mountain” ile keskin nişancı tüfeklerinde nefes tutuma esnasında otomatik nişan almayı sağlayıp, “Expeditionary” ile pompalılara alevli mermi takabiliyorsunuz. Bu saydığım Divisonlar ile istediğiniz her silahı kullanabilirsiniz ama yukarıda belirttiğim özellikleri kullanamazsınız.
Kendi seviyenizden ayrı Division seviyesini arttırarak ekstra özelliklerini kullanabilirisiniz. Örneğin Airborne olarak tüfek kullanmak isterseniz sadece süngü özelliğini kullanamıyorsunuz ama seviye atlattıkça daha uzun koşabilme ve engellerin üzerinden daha hızlı atlayabilme gibi özellikleri kullanabilmektesiniz. Aynı zamanda rütbe atladıkça Division’ınızdan bağımsız yeni perkler açılmakta (ekstra el bombası alabilme, silahları daha hızlı değiştirebilme vb.). E3’te bahsettikleri “Create a Class” sistemi bu şekilde değişmiş ama ek olarak gelen perkleri de eklediğinizde eskiye göre çok fazla değişmeyen bir sistem çıkmış. Beğendim diyebilirim.
Silahlar Nasıl? Yenilenmiş Bir Durum Var Mı?
Silahlar konusunda ise bildiğiniz Call of Duty. Silahlara seviye atlattıkça eklentiler takabiliyorsunuz. Şarjörü arttırma, dürbün takma, FMJ mermi, daha hızlı atış gibi eklentiler neredeyse tüm silahlarda mevcut. Modern Warfare’dan Infinite Warfare’a kadar bildiğiniz tüm eklentiler “2. Dünya Savaşı sosuyla” mevcut.
Peki Killstreak / Score Streakler Nasıl? Var Mı Değişiklik?
Scorestreak konusunda yine bildiğiniz Call of Duty. Oyunda yer alan Glider Bomb bildiğiniz Predator Missile, Recon Plane bildiğiniz UAV. Modern Warfare’deki Killstreakler burada da “2. Dünya Savaşı sosuyla” oyuna eklenmiş. Eski World at War’dan daha fazla seçeneğiniz var. E3’te gösterdikleri Flamethrower ve Ball Turret Gunner, betada mevcut değil.
Oyun Modları Nasıl?
Oyun modu olarak standart team deathmatch olmaz ise olmazı. 6v6 şeklinde ölümüne birbirinize giriyorsunuz ve 75 puanı alan takım maçı kazanıyor. Domination’da haritadaki üç bayrağı elinde tutuma ve tutulduğu süre boyunca puan toplayarak maçı kazanmaya çalışıyorsunuz. Hard Point’te ise haritanın belirli yerleri rasgele olarak işaretlenip elinizde tutmaya çalışıyorsunuz. Mosh Pit ise benim gibi karasızlar için bu üç oyun modunu rasgele her turda değiştirterek oynuyorsunuz. Beta kapsamında sadece üç harita bulunmakta, o yüzden uzun süre oynadığında “keşke bir iki harita daha olsaydı,” dedim. Haritalar da genel bildiğiniz Call of Duty’den ne eksik ne fazla. Çok sık yakın çatışmaya gireceğiniz şekilde ama en güzelinden bahsetmedim…
Ve Savaş Moduna Geçiyoruz…
Call of Duty: WWII’nun belki de en beğendiğim özelliği Savaş Modu oldu. Diğer haritalardan farklı dizayn edilmiş bir ortam var. Özetle, Allies tarafı öncelikle Axis tarafının karargah binasını basıyor ve 3 dakika içinde ele geçirmesi gerek. Ele geçirilirse haritanın diğer aşamasına geçiliyor ve Allies yıkılmış köprüyü tamir etmeye çalışrken, Axis tarafı köprüyü yaptırtmamaya çalışıyor. Allies başarılı olursa haritada ilerleyip Axis tarafının cephane deposunu patlatmaya çalışıyor. Bunu da başarırlarsa bu sefer Allies, tankı belirli bir süre içerisinde varış yeri olarak Axis tarafının anti-hava toplarına kadar eşlik etmesi gerekiyor. Yani bayrak ele geçirme ve adam vurmak değil, tam anlamı ile görevi yerine getirmeniz gerek. Savaş Modunu sevdim ki tam anlamı ile takım oyunu gerek. Takdir ettim.
Kiminin özlediği, kiminin hep aynı kalması gerektiğini düşündüğü, kiminin nefret ettiği ve “hep aynı” dediği Call of Duty oyunu bu. Milletin etrafta uçarak gitmediği ve lazer silahlarının olmadığı bir oyun olmuş. Bana baya Modern Warfare 1-2 ve Black Ops 1 oynanışı tattırdı. Ama dediğim gibi bildiğiniz Call of Duty işte. Grafikler bir önceki oyuna göre aynı ama daha koyu tonlar, sesler biraz daha “gümbür gümbür”. Oyundaki vahşet seviyesinin ise World at War’dan aşağı kalır yanı yok. Yanı başınızda bomba patladığı zaman tek parça kalamayabiliyorsunuz.
Merakla oyunun çıkış tarihi olan 3 Kasım‘ı beklemekteyim. Zaten daha detaylı olarak inceleme yazısında belirteceğim karakter özelleştirmeleri ve silah skinleri görmek istiyorum. O zamana kadar hoşça kalın, kendinize dikkat edin.