Megalopolis: Coppola’nın Hayallerindeki Bilimkurgu Filmi Geliyor
Godfather‘ın ünlü yönetmeni Francis Ford Coppola hayallerindeki bilimkurgu filmi Megalopolis‘i çekmeye kararlı. 82 yaşındaki yönetmen, 100 milyon dolarlık projeyi gerekirse kendisi finanse edecek. Oyuncularla görüşmeler sürüyor.
Coppola’nın yönetmenliğini yaptığı son filmin üzerinden 10 yıl geçti. Megalopolis projesi ise 1980’lerden beri ertelenip duruyor. On yıllardır üzerinde çalıştığı projenin 100 – 120 milyon dolar arasında bir fona ihtiyaç duyacağını düşünerek üzüm bağlarını sattı. Projenin 120 milyon dolar yerine 100 milyon dolar tutacağını umut eden yönetmenin elindeki para 100 milyon dolar dahi etmiyor. Fakat, gerekirse borca gireceğini, bu filme gerçekten güvendiği için her şeyi riske atabileceğini söylüyor.
Oyuncular ile görüşmeler başladı. Oscar Isaac, Forest Whitaker, Cate Blanchett, Jessica Lange, Michelle Pfeiffer, Jon Voight, Zendaya ve James Caan kadroda istenen oyuncular arasında. Bazıları ile anlaşma sağlanmış olsa da kimlerin projede yer alacağını henüz bilmiyoruz. Filmin çekimleri 2022’nin sonbaharında başlayacak. 212 sayfalık senaryo ise zaten yıllar önce hazırdı.
Megalopolis
New York bir felaketin ardından neredeyse tamamen yıkılmış durumda. Belediye başkanı şehrin geçmişini ve miraslarını korumaya kendisini adamış bir adam. Hayali onu eski haliyle, olduğu gibi yeniden inşa etmek. Ana karakterimiz ise ileri görüşlü bir mimar ve New York için farklı hayalleri var. Bu şehri geleceğe atılan bir adım olarak yeniden inşa etmek istiyor. Hedefi burayı bir ütopyaya çevirmek. Ancak muhafazakar ve güçlü kimseler bu fikrin karşısında duruyor. Bunun üzerine taraflar arasında bir çekişme başlıyor. Vizyon, ideoloji, hırs ve kâr açılarından yaşanan bu anlaşmazlık şehirdeki herkesi etkiliyor. Toplumun her kesiminden çalışanlar, işçiler, düşünürler, sokaktaki adamlar, paranın adamları ve onlarla ilişkisi olan herkes Megalopolis tartışmasında fikrini belirtip tarafını seçmek zorunda kalıyor.
Coppola Megolopolis’i özellikle genç izleyiciler için çekmeyi hedefliyor. Başta gençlere ama aslında tüm yaştan izleyicilere kayboldukları zaman onlara yön gösterecek Kutup Yıldızı gibi bir film sunmayı istiyor. Günümüzün küresel ısınma, kutuplaşan politik görüşler, dijital bilgi kirliliği gibi can sıkıcı temalara boğulduğunu söylüyor. Bunca negatif şeyin ortasında umut verici bir ürün koymanın önemli olduğunu düşünüyor.
Yönetmen aslında filmi yapmakta yıllardır çok kararlıydı. 1980’lerde bu projesi Godfather setlerinin yoğunluğu sebebiyle ertelendi. 2000’lerin başında Manhattan sokaklarından sesler ve görüntüler kaydetmeye başlamıştı aslında. Şehrin mimari planları da hazırdı. Ancak 11 Eylül saldırıları gerçekleşti. Böyle bir olayın ardından New York şehrinin yıkılmasını konu alan ütopik bir film yönetmenin istediği duyguları uyandıramazdı. Proje yine ertelendi. 2 yıl önce fikir tekrar masaya yatırıldı ama bu kez de pandemi patlak verdi. Fakat Coppola artık bir engele takılmamak konusunda kararlı. Megalopolis projesini bu kez hiçbir şey engelleyemeyecek.
Coppola’nın Görüşleri
Yönetmen Megalopolis ve sinema dünyasını domine eden Marvel filmleri hakkında konuştu.
Apocalypse Now‘ın negatif filmlerine sahip olduğumu biliyorsunuz. Peki onlara neden sahip olduğumu biliyor musunuz? Benden başka kimse sahip olmak istememişti de ondan. Halbuki bu yıllarda Apocalypse Now da Godfather’ın kazandığı kadar para kazanabiliyor. Bu tarz filmleri yapmak zordur. Herkes bir sonraki Marvel filmini yapmak ister ama kimse gençlere gerçekten ve umut verici şekilde hitap edecek bir film yapmak istemez. “Biz bir arada durmalıyız ve karşımıza çıkan her problemi çözebiliriz” gibi bir filmden bahsediyorum. Bu benim neye inandığım ve bu filmin teması olacak olan şey. Ütopya diyorsak içinde yaşadığımız toplumu problemleri çözmeye nasıl ikna edebileceğimizi konuşmalıyız. Bence bu film ile topluma son zamanlarda sunulan film tarzından sapmış olacağız.
Francis Ford Coppola
Martin Scorsese Marvel filmlerinin sinema olmadığını söylediğinde ona katılıyorum. Çünkü sinemanın bir şey öğretmesi gerekir. Sinemadan bir şey kazanmayı beklersin. Belki biraz aydınlanma, belki biraz bilgi, belki ilham… Aynı şeyi tekrar tekrar görüyor olmanın herhangi birine herhangi bir şey katıp katmadığını bilemem. Bence Martin onlar sinema değildir derken kibarlık ediyordu. Aşağılık, rezil, değersiz olduklarını söylemek istemedi. Ben söylerim.
Francis Ford Coppola
Marvel filmlerinden ve son dönemlerde çıkan ürünlerden memnun olmadığını söyleyen ünlü yönetmenlerin sayısı artıyor. Megalopolis beni en azından sinemanın geleceği konusunda umutlandırmayı şimdiden başardı.