Sinema Haberleri

James Bond’un Yaratıcısının Kayıp Film Senaryosu Ortaya Çıktı

James Bond’un yaratıcısı ve 007 romanlarının yazarı Ian Fleming‘in, karakterini sinemaya uyarlamaya yönelik kayıp senaryo girişimi ortaya çıktı. 

James Bond’un yaratıcısı Britanyalı yazar Ian Fleming, Ay Harekatı (Moonraker) adlı romanını filme dönüştürmek için 1956’da 150 sayfalık bir tretman kaleme almıştı. Fleming bu girişimine romanın piyasaya sürülmesinden bir yıl sonra başlamıştı. 

Ancak ilk Bond filmi bu denemeden 6 yıl sonra izleyicilerle buluşmuştu.

1979’da vizyona giren Ay Harekatı’nda Roger Moore, James Bond rolünde

Fleming’in senaryosunuysa film endüstrisi büyük ölçüde göz ardı etmiş ve unutmuştu. Aynı adı taşıyan film 1979’da sinemaya geldiğindeyse Fleming’in vizyonuyla çok az ortak noktaya sahipti. 

Söz konusu senaryoyu 2015’te bir koleksiyoncu satın almıştı ve The Guardian‘ın haberine göre metne dair yeni detaylar gün yüzüne çıktı. 

Metin, büyük bir Bond koleksiyonu hazırlayan Adrian Harrington tarafından ortaya çıkarıldı. 

Ay Harekatı’nda Roger Moore‘un canlandırdığı James Bond uzaya seyahat ediyordu ancak Fleming’in senaryosu çok daha ciddi bir tona sahipti. Söz konusu filmin vizyona girmesinden iki yıl önce yayımlanan ilk Yıldız Savaşları (Star Wars) yapımıyla uzay teması kültürel bir fenomene dönüşmüştü. 

Bununla birlikte her iki Ay Harekatı senaryosu, Bond’un süper kötü Hugo Drax‘ın dünyayı yok etmesini durdurmak için büyük çaba sarf etmesine odaklansa da Fleming’in metni çok daha gerçekçi bir yapıya sahipti ve nükleer tehdide dikkat çekiyordu.

Bond’un flörtöz sekreteri Moneypenny senaryoda yer almıyordu ve M karakteri gösterişli bir Hollywood yardımcısından çok normal bir bürokrat olarak resmediliyordu. Filmlerde yer almayan birçok yeni karakter de mevcuttu. 

Adrian Harrington Rare Books’ta Fleming edebiyatı uzmanı olarak çalışan Jon Gilbert metne dair şu ifadeleri kullanıyor:

Bu, Fleming’in beyazperde için Bond’u tasavvur ettiği ilk senaryo. Film senaryosu açısından yazarın tek girişimi bu ve bu yüzden çok önemli.

Kaynak: IndependentIndiewire, The Guardian

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu