Steam 20 Yaşına Girdi
Oyuncuların olmazsa olmazı, arka planda çalışan yazılımların en sevileni, bilgisayar oyuncularının ve oyun geliştiricilerinin sanal buluşma noktası Steam 20 yaşına girdi. FRPNET de 21’inden gün alıyor.
Ne yani? Böyle bir girişi ve bu biraz doğum günü pohpohlanmasını hak etmediğini mi söylüyorsunuz? Ekonomimizin şahlandığı döneme dek Steam bölgesel fiyatlandırmaları ve sunduğu kullanım kolaylığı sebebiyle özellikle Türkiye’de oyuncuların baş tacı olmuştu. Hâlâ da çoğumuzun vazgeçilmez oyun platformu.
2002’de duyurulan ve 12 Eylül 2003’te açılan Steam açılışı Counter-Strike: Condition Zero ile yaptı. Ardından dijital satışa sunulan ilk oyunu olan Half-Life 2 de 16 Kasım 2004’te Steam kütüphanelerine geldi. Bunun ne denli eski olduğunu genç okurlarımıza şöyle anlatabiliriz: Google ve Facebook da 2004’te açıldılar. Steam’in onlardan daha yaşlı olmasına ne diyorsunuz?
Peki bizim hepsinden daha yaşlı olmamıza? FRPNET de bu yıl Nisan ayında 20 yaşına girdi. Şaka maka…
Steam 20 yaşına girişini indirimler ve minik hediyelerle kutluyor. 20 yıllık yolculuklarını anlattıkları ve bu yolculukta öne çıkan oyunlarını sergiledikleri sayfaya buradan ulaşabilirsiniz. Oyunların tamamı indirime girmemiş olsa da birkaç güzel indirim var.
Sayfanın sonunda sizi Puan Mağazası’na götüren bir link de bulacaksınız. Oradan da birkaç yapıştırma ve profil süsü alabilirsiniz.
Bu arada yazıdaki başlıklara eşlik eden görseller de sizi bir zaman tüneline sokacak. Her yerde Alacakaranlık’ın kapağını gördüğümüz 2008 yılını hatırlıyor musunuz?
Peki ya her yerde Gangnam Style duyduğumuz 2012 yılını?
Demem o ki, o yazıyı şöyle bir açıp bakmanızı tavsiye ederim kesinlikle.
Hazır konu Steam’den ve oyunlardan açılmışken…
Oyun Önereyim!
Baldur’s Gate 3 zaten artık kendi kendisini öneren bir oyun oldu. Bizim daha fazla övmemize gerek yok. Disco Elysium konusunda benim, Death Stranding konusunda Özay’ın, Hellblade: Senua’s Sacrifice konusunda da Sena’nın ısrarlı tavsiyelerine illa ki denk gelmişsinizdir.
O yüzden son bir yılda çıkan ve Baldur’s Gate 3 olmayan birkaç oyunun varlığını size tekrar hatırlatayım. Belki Starfield ve Cyberpunk 2077: Phantom Liberty arasında bir fırsat bulup oynarsınız.
Hazır zaman tünelinden geçmişken nostalji ve sevimlilik dolu Lil’ Gator Game tavsiye ederek başlayayım. Grafiklerinin çocuksuluğunu bir kenara bırakıp oyunu 15 dakika kadar oynarsanız neden sevimliliğiyle sizi yok edeceğini anlayacaksınız. A Short Hike hayranları kaçırmasın.
The Case of the Golden Idol dedektiflik oyunlarını sevenler için ilgi çekici bir oyun. Oyun bize bir cinayetin işlendiği bazı sahneler gösteriyor. Biz de ortama tıklayıp detayları inceleyerek cinayeti çözmeye çalışıyoruz. İpucu bulma ve dava çözme mekaniği ilginç olmuş.
Şarkıları dilimize dolanan ve 6-8 saat kadar süren Stray Gods var. Yunan mitolojisini ve müzikali bir RPG’de buluştran bu oyun Dragon Age’in yaratıcısı David Gaider’ın kaleminden çıktı. Seslendirme kadrosuyla parlayan oyun her zevke hitap etmeyecek olsa da her kulağa hitap ediyor.
Bu yazın başında Dave the Diver çıktı, biliyorsunuz. Zıpkınlayın, kaçmasın demiştik. Hâlâ da ısrarla söylüyoruz. Çok eğlenceli oyun.
The Last of Us‘ın Steam’e geldiği gün çocuklar gibi şendik.
Bir Türk stüdyonun elinden çıkan Cats and the Other Lives‘ı da Steam 20 yaşına girmeden eklemişsinizdir kütüphanenize.
Bir de Tinykin‘den tekrar bahsedeyim. Koleksiyon yapmayı ya da Pikmin oyunlarını seviyorsanız bir göz atın. O da sevimli oyunlar kategorisinde yarışıyor.
Shadows Over Loathing oynamayarak ne kaçırdığınızı da asla bilemezsiniz. Anlatılmaz yaşanır bir oyun olduğu için anlatmak gerçekten mümkün değil. Geliştiricilere “ya şu grafikleri düzeltin de insanlar oynasın oyunlarınızı, mis gibiler” de diyemiyoruz. Grafiklerde düzeltilmesi gereken hiçbir şey yok çünkü. Kusursuzlar.
Steam’in 20. yılı kutlu olsun!