The Witcher Serisinin Dördüncü Kitabı Nefret Çağı Çıktı
Polonyalı yazar Andrzej Sapkowski‘nin kült serisi The Witcher, dördüncü kitabı Nefret Çağı ile bir kez daha okurların karşısında.
2017 yılında Pegasus Yayınları etiketiyle raflardaki yerini alan The Witcher serisi, uzun süredir bekleyen hayranlarının hasretini dindirmişti ve işte kitap serisinin dördüncüsü Nefret Çağı da nihayet çıktı.
Kurgusanat’ın haberine göre; Nefret Çağı aslında serinin roman özelliği taşıyan ikinci kitabı. İlk iki kitap, parça parça hikayelerin toplanmış haliydi. Üçüncü ve dördüncü kitaplar ise başlı başına birer roman. Hikaye, üçüncü kitap Elflerin Kanı‘nın bittiği noktadan başlıyor ve kâhinlerin beklediği çocuk Ciri’yi korumasına altına almasıyla olayların, entrikaların ve savaşların da içine dalan Geralt’ın maceralarıyla devam ediyor.
Kitap özellikle Witcher 2 oyunlarında bol bol adı geçen Thanedd Adası’na pek çok kez uğruyor ve oradaki politik çatışmaları gözler önüne seriyor. Ciri’nin başı bu sefer çok ciddi belada ve Geralt kızı gibi sevdiği Ciri’yi büyücülerin elinden kurtarmak için her şeyi göze alıyor.
Nefret Çağı, The Witcher dünyası ve gelecek kitapların temelini teşkil ettiği için serinin diğer kitaplarına göre kurgusu daha ağır ama Witcher severlerin bunu pek umursayacağını sanmıyoruz.
Kitabın konusu şöyle;
Rivyalı Geralt, kendisini büyücülerin karşısında ve korkunç bir savaşın ortasında buluyor: “Yapamam… onu yazgısına teslim edemem. yapayalnız o şimdi… oysa hiç yalnız kalmamalı, Dandelion. Sen bunu anlayamazsın. Kimse anlayamaz ama ben anlıyorum. Eğer yalnız kalırsa, bir zamanlar… bir zamanlar benim başıma gelenleri o da yaşayacak… sen bunu anlayamazsın…”
Nilfgaard imparatoru Emhyr harekete geçmek üzere. Tek bir hamleyle kuzey krallıkları’nı parçalamak, önüne çıkmak talihsizliğine düşen herkesi öldürmek veya esir almak istiyor. Geçmişte Sodden Tepesi’nde büyücüler yüzünden yenilen Nilfgaard İmparatoru bu sefer zaferle arasına hiç kimsenin giremeyeceğinden emin.
İnsanların ve devletlerin çıkar savaşlarına kesinlikle bulaşmamayı ve daima tarafsız kalmayı seçen Rivyalı Geralt bu sefer çok zor bir karar vermek zorundadır. Kehanetlerde bahsedilen, tüm dünyayı değiştirmeye yazgılı çocuk onun kendi kızı gibi sevdiği Ciri’dir. ve Ciri’yi korumak için Geralt’ın yapmayacağı şey yoktur. Nihayet bir taraf seçmek ve canını hiçe saymak dâhil.
“Bu kitabi gerçekten, gerçekten çok beğendim… Sapkowski’nin dünyasindaki hiçbir karakter siyah-beyaz değil. Geralt ve canavarlar dâhil herkes grinin bir tonu.”
– The Deckled Edge
Çevirisini Regaip Minareci’nin yaptığı 448 sayfalık kitap Pegasus Yayınları’ndan çıktı.
İyi okumalar.
