Drizzt Efsanesi “Rise of the King” ile Devam Ediyor!
Kimisini sevindirecek kimisini üzecek bir haberimiz var! Drizzt’in yeni kitabı The Companions Codex serisinin 2. kitap Rise of The King dün yayınlandı!
Ülkemiz de bir seri beş kitaptan fazla olunca “Abi yazar çok bozdu sırf para kazanmak için yazıyor da yazıyor!” yorumlarını sık sık duyarız. Kitabın yazılış amacını bir kenara koyarsak Drizzt efsanesi tüm heyecanıyla devam ediyor!
Ülkemiz de en son Laika Yayıncılık tarafından Kışgörmez serisinin ilk üç kitabı çevrilmişti: Gauntlgyrm, Kışgörmez ve Charon’un Pençesi. Ancak R.A Salvatore herkesi şaşırtarak The Sundering serisine uymak amacıyla dördüncü bir kitap daha yazmıştı, The Last Threshold. Bu kitap ve sonrası Türkçeye çevrilmedi.
Bu kitaptan sonra The Sundering olayı başlamıştı. 6 kitaplık 6 ayrı yazar tarafından yazılan birbirinden bağımsız karakterleri anlatan bu serinin ilk kitabı The Companions’ı Salvatore yazmıştı. Kitabın New York Times Best Seller’a girdiğini de hemen söyleyelim.
The Companions aslında The Last Threshold’un devamı niteliğindeydi; yani ana serinin devam kitabıydı. Ardından tekrar Drizzt Efsanesi adı altında yazmaya başlayan Salvatore The Companions Codex serisine başlamış ve ilk kitabı Night of the Hunter’ı yayınlamıştı. Ki kitap incelemelerimde de belirttiğim üzere The Companions ve Night of the Hunter okuduğum en güzel Drizzt romanlarındandı. Şimdi ise yeni kitap Rise of the King satışa çıkmış bulunuyor. Kitaba elimi sürmek için sabırsızlanıyoru
Sizlerle daha önce, okuma fırsatı bulamayanlar için hazırladığım The Last Threshold ve The Companions incelemelerimi paylaşmıştım. Night of the Hunter da yolda! Okumak isteyenler için ayrıntılı incelemelerime aşağıdan ulaşabilirsiniz.
The Last Threshold: http://frpnet.ne
The Companions: Kitap çok güzel olduğu için kısa bir özet geçmek istemedim ve 4 parçaya bölerek ayrıntılı bir şekilde inceledim:
http://frpnet.ne
http://frpnet.ne
http://frpnet.ne
http://frpnet.ne
SPOILER!!
Kitabın konusunu doğrudan çevirirsek;
“New York Times best-selling serisi olan kara elf Drizzt Do’Urden’in son serisi The Companions Codex’in ikinci kitabında R.A Salvatore, çok sevilen cüce kral Bruenor Battlehammer’ın Bol-Ok orklarına karşı yürüttüğü kan davasını anlatacak!”
Eh Night of the Hunter kitabını okumayanlar pek bir şey anlamamıştır. Bruenor ne ara orklarla tekrar savaşacak duruma geldi? Night of the Hunter kitabında R.A Salvatore’un orklara bakış açısını oldukça değiştirdiğini görüyoruz. Kitaptan biraz özet geçelim ki yeni kitapta karşımıza çıkacak şeyleri bilelim:
Biliyorsunuz, Bruenor ölmeden önce o lanet orklarla Drizzt ve Drizzt’in “her yaratık kötü olmayı kendi seçmez, doğuştan kötü olmaz, sonradan kötü olur” felsefesi yüzünden barış imzalamıştı. O günden bu yana orklar kendi krallıklarını kurmuş, aradan geçen 100 yılda o kadar büyümüşlerdir ki anlaşmada yazan sınırları aşmaya başlayarak diğer ülkeleri rahatsız etmeye başlamıştır. Diğer şehirlerin sınırlarına saldırıyor, yoldaki ticaret kervanlarını yağmalıyorlardır
Bana bakarsanız olması gereken bu. Orkların hümanist düşüncede yeri yoktur, olmamalıdır. FRP oyunlarının da değişmez düşman yaratıklarıdır aynı zamanlarda. 50 yıllık geleneği böyle gereksiz düşüncelerle bozacak değiliz! Orklara ölüm!!!
Kendimi kaybettim. Neyse ne diyorduk? Ha evet. Mithril Salonu cücelerinin şu anki kralı Connerad Brawnanvil’dir. Kendisi Bruenor’un yakın akrabası ve can yoldaşlarından biri olan Banak Brawnanvil’in oğludur. Banak orklarla yapılan savaşta felç kalmış, 20-30 yıl kadar Kral olmuş ve öldükten sonra yerine oğlu Connerad geçmiştir. Bruenor, Night of the Hunter kitabında kimliğini gizleyerek yeni Kral’ı bizzat ziyaret etmiştir. Sağa sola yeni kralı sormuş ve herkesten olumlu yanıtlar alsa da hepsi “Ama bir Bruenor Battlehammer değil!” demişlerdir. Connerad orklara karşı aktif olarak karşı koymaya oldukça çekinmektedir. Halkının tekrar ve tekrar şehit düştüğünü görmek istememektedir –ve biraz da korkmaktadır.
Kitabın ismine bakarsak (Kral’ın Yükselişi) Bruenor büyük ihtimalle tekrar Mithril Salonu Kral’ı olacak ve orklara karşı büyük bir savaş başlatacak. Ama asıl sorun bu değil!
Menzoberranzan baş büyücüsü Gromph’ta korkunç bir ritüeli gerçekleştirerek tüm Silver Marches bölgesinin üstündeki güneş ışıklarını söndürmüş ve karanlık bir yer haline getirmiştir. Menzoberranzan drowları, Matron Ana Quenthel Baenre liderliğinde Silver Marches bölgesini istila etmeye hazırlanmaktadır
Silver Marches bölgesi içinde Mithril Salonu, Felbarr, Gümüşiay, Nesme, Uzunsemer, Everlund, Ay Korusu, Bol Ok Krallığı ve irili ufaklı bir sürü insan yerleşkesi vardır.
Kitap kısa süre sonra elimde olacak. Ayrıntılı bir inceleme yazmak için sabırsızlanıyoru
İlk olarak paylaşımın için teşekkürler. İkinci olarak orclar konusunda sana katılmıyorum nedeni ise Drizzt ile aynı. Kimse doğuştan kotü değildir sonradan olur. Bence jarlexe ve örgütü bunları uyaracak( zaten izletiyordu companions da) ve salonun yol arkadaşlar ile birlikte Gümüş Sınırları Menzoberranzan’a karşı birleştirecekler.
Faerun siyaseti başlasın o zaman! :) Neredeyse tamamı Evil olan koca bir krallıkta doğan yeni bir ork kötü doğmayabilir, ama o orku kaçırıp gerekli eğitimi vermediğin sürece de iyilik falan bilmez. Tek tek bütün orkları büyüyle hipnoz edip iyi yola sokarsak Drizzt’in ideal dünya düzeni anca kurulur ki bu da imkansız. Her şeyden önce dini liderleri var, ork tanrısı Gruumsh böyle bir şeye müsaade etmektense hepsini diri diri yaktırma emri verir. Acı çeken gene iyiler olur.
Tamam orcların geneli kotü ama bu iyi veya netural bir gurup orc ortaya cıkmayacağı anlamına gelmez ve çok-oklarını bence potansiyeli var. Örnek olarak drowları alalım çoğu kötü ama istisnalar var( Drizzt, Jarlaxe, Zaknafein…) Ayrıca Eilistraee takipçilerinin hepsi iyi ayrıca, Jarlaxe’nin örgütü netural idi diye hatırlıyorum. Ayrıca Zaknafein’e(
Eilistraee çok uç bir örnek. Zaten hali hazırda Lolth’a tapmayan drow toplulukları mevcuttu Faerun’da. Kimi ateist takılıyordu kimi Vhaeraun kimi Kiaransalee’ye tapıyordu. Eilistraee’nin tek yapması gereken uygun topluluklarda uygun kişilerin rüyalarına girerek onları yönlendirmek ve kendileri gibi kötülükten dönmeye hazır diğer drowları convert ettirmesiydi, ki başardı da -okumadıysan Lady Penitent üçlemesini okumanı şiddetle! tavsiye ediyorum-. Zaknafein ve Drizzt gibiler tıpkı Drizzt’in karşılaştığı Nojheim isimli köle goblin gibidir. Ne yaparsan yap en sonunda ya toplumla uyum sağlarsın ya da zor olanı başarıp Drizzt gibi o toplumdan kaçarsın. Bunu başaramadıysa zaten zamanla kişiliği de değişir o toplumla kaynaşır, Zaknafein gibi. Zaknafein kalbinde iyilik olsa da bu savaşlarda acımadan -çoluk çocuk demeden- adam öldürmesine engel olamadı. O yüzden Drizzt’in ki boş bir hayal.
merhaba,
Kışgormez serisi 4. kitapta kaldım ben. Hala yok piyasada. Bunlar ne zaman turkceye cevrılecek bilen var mı ?