Edebiyat

Amerika’nın Irkçı Geçmişinin Suratına Atılan Fantastik Bir Yumruk: Yakarış Çemberi

P. Djèlí Clark‘ın Nebula, Locus, Dünya Fantazi ve Britanya Fantazi En İyi Novella ödüllü eseri Yakarış Çemberi, İthaki Yayınları‘ndan çıktı.

Son yıllarda adından çokça söz ettiren yazarlardan P. Djèlí Clark, Yakarış Çemberi’nde kaderini kendi eline almaya karar verip, 20. yüzyıl Amerika’sının kötülüklerine karşı ön saflarda savaş veren üç siyah kadının hikayesini anlatıyor.

1915 yılında, D. W. Griffith’in meşhur filmi Bir Ulusun Doğuşu vizyona girdi. Ancak kimse D. W. Griffith’in bir büyücü, Bir Ulusun Doğuşu’nun da Amerikan halkının kalbinin en derinliklerinde saklı tuttuğu nefreti gün yüzüne çıkarmak için yapılmış bir büyü olmasını beklemiyordu. Amerika’ya yayılan nefret dalgasından güçlenerek beslenen Klan, bir kez daha tehlikeli hâle gelmeye başlamıştı. Ve bu sefer yanlarında cehennemden şeytanlar getirmişlerdi.

Neyse ki Maryse Boudreaux’nun büyülü bir kılıcı ve ters düşmek istemeyeceğiniz arkadaşları vardı. Bir yandan içki kaçakçılığı yapan Maryse, bir yandan da arkadaşlarıyla birlikte Klan’ın dünyaya çağırdığı şeytanları avlayıp gerisingeri cehenneme gönderiyordu. Ancak bu sefer karşılaşacakları düşman her zamankinden daha güçlü ve dehşet verici olacaktı.

“Son yıllarda okuduğum en güçlü ve etkileyici spekülatif kurgulardan biri.”
‒ Tochi Onyebuchi

“P. Djèlí Clark istese bile kötü bir kitap yazamaz. Yakarış Çemberi, temelinde çok ciddi bir hikâye anlatsa da müthiş eğlenceli bir kitap.”
‒ Victor LaValle

“Yakarış Çemberi, Amerika’nın kâbus gibi geçmişine balıklamasına bir dalış.”
‒ Annalee Newitz

184 sayfalık fantastik eseri, Ceren Gürein Türkçeye çevirdi.

İyi okumalar.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu