Alayına Posta! – Diskdünya Postane Romanıyla Devam Ediyor
Terry Pratchett‘ın doğum günü yaklaşırken Delidolu Yayınları, Postane romanını da dilimize kazandırdı. Bu kitapta dolandırıcılık desen var, postalanacak adam desen var, posta pulu desen zaten ondan bolca var.
Postane, Diskdünya’nın 33. romanı. Sanayi Devrimi alt serisinin ise dördüncü kitabı. Fakat çoğu Diskdünya romanını okumak için diğerlerini okumanıza gerek olmadığını biz yine hatırlatalım. Seri her ne kadar 41 kitaptan oluşsa da Delidolu Tiffany Sızı serisini önceden yayımladığı üzere aslında tüm seriyi Türkçe okuyabilmemize sadece 5 roman kaldı. Üstelik kitapların tamamı çok sevdiğimiz Niran Elçi‘nin kalemiyle Türkçeleşiyor.
Güm! ve Para Basmak romanları da 2023 yılı bitmeden raflara gelecek.
”İnsanlar tuhaftı. Beş dolar çalarsanız sizi adi hırsız sayarlardı ama binlerce dolar çalarsanız ya hükümet olurdunuz ya da kahraman…”
(…)
”Dünya harika bir yerdi; dürüst insandan yana yoksul, dürüst insanla dolandırıcı arasındaki farkı görebileceğine inanan kişilerden yana zengin bir yer…”
Peki Postane’de bizi ne bekliyor? İşte 16 sayfalık tadımlığı burada. Ama daha okumadan eminiz ki 456 sayfa dolusu kahkaha ve eleştiri bekliyor.
Zaten Terry Pratchett’ı da en çok bu güldürürken laf sokan tavrından ötürü sevmiyor muyuz? Yanlışa yanlış derken işin içine birkaç büyücü ve kedi karıştırmasından ötürü?
Ve tabii ki bir sürü posta bekliyor! Peki semafor kuleleri yıkıldı ve klaklar artık geç geliyor diye başka diyarlarda savaşa destek veren Ankh-Morpork, bir mesajı haftalar sonra yerine ulaştıran postacıları ne yapsın? İşte bu sorunun cevabı Postane’de gizli.
“Ne savaşı, ne semaforu, ne diyorsunuz?” diyorsanız tebrikler! Siz de bir Ankh-Morpork’lu kadar olaylardan bihabersiniz. Öğrenmek için Canavar Alayı‘nı okuyabilirsiniz. Ama okumasanız da olur. Sonuçta çok önemli olsaydı duyardınız mutlaka. İyisi mi siz direkt Postane’ye girin gitsin.
Hayalî evrenlerin azametli mucidi Sör Terry Pratchett’ın benzersiz yaratımı ”Diskdünya”nın ilk kez Türkçeye çevrilen kitabı Postane, alayına posta koymaya ant içmiş özgür ruhlu insanların cirit attığı, yolsuz devlerle mücadeleye baş koyan deli delikanlıların cenge tutuştuğu, amansız bir serüven.
İyiyle kötüyü aynı ipte yürütmekten imtina etmeyerek keskin sınırlara kafa tutan Pratchett, romanında herkesin mutlaka hassas bir damarı bulunduğuna ve bunun da çoğunlukla ”açgözlülük” olduğuna atıfta bulunuyor. Parlak bir camı elmas diye yutturabilecek, Bul Karayı Al Parayı oyununun kurallarını sil baştan yazabilecek hünerde bir adam duruyor karşımızda! Dolandırıcılığın şahı, üçkâğıtların babası, sözcüklerin ustası olarak bir zamanlar kimselerin eline su dökemeyeceği Nemly şimdilerde darağacının ucunda kaderini bekliyor: Ya ölüme boyun eğecek ya da kendisini ziyaret eden kara bir meleğin iş teklifini kabul edecek!
Peh, başpostacılık mı? Hem de insanların mektup yazmaya üşendiği bir devirde! Nemly pek hevesli olmasa da, ”afili” kariyeri için keskin bir manevra yapmak zorunda. Ama zaten, Ankh-Morpork’un kadim -o kadar kadim ki artık aslında fosil- Postane’sini diriltmesi için ondan daha cesur ve pervasız başka kim düşünülebilirdi ki?
Diskdünya evrenine ”yumuşak” ama ayakları yere sağlam basan bir giriş yapmak için en ideal serüvenlerden biri olarak gösterilen Postane, sürükleyici kurgusu ve komik diyaloglarının arka planında posta hizmetlerinin tarihçesini anlatmaktan da geri kalmıyor.
Sanayi Devrimi birbirinden güzel kitaplara sahip. Ankh-Morpork’u gazetecilik kavramıyla tanıştıran Gerçek romanını herkese şiddetle tavsiye ederim. Sanki bir trol diğerine kur yapıyormuşçasına bir şiddetle hem de!
Sanayi Devrimi’nin ilk romanı Hareketli Resimler de bu ay, Terry Pratchett’ın doğum günü şerefine orijinal dilinde sesli kitap olarak yayınlanıyor. Kitabı okuyan kişi de bir büyücü üstelik! Çok sevgili Jason Isaacs, nam-ı diğer Lucius Malfoy.
Böyle güzel haberlerin ardından bize de bu ay bir Diskdünya incelemesi yayınlamak düşer. Ne dersiniz?